Hayat

Astım hastaları Covid-19 günlerinde ne yapmalı?

Astım hastaları Covid-19 yüzünden kapalı kaldıkları ortam nedeniyle de, mevsim dolayısıyla polene maruz kalmaları nedeniyle de sıkıntı yaşıyor. (Foto: AİD Derneği)

“Çocuğumun astım krizi tuttu hastane ortamına gitmek istemiyorum ben şimdi ne yapacağım?”
Bu ve benzeri sorular bugünlerde sık sık karşımıza çıkıyor. Önceden tanı almış, zaten tedavi altında ve acil durumla daha önce de karşılaşmış bir hastada uzaktan yönlendirme yapabiliyoruz.
Covid-19 karantinası nedeni ile evlere kapandık. Ev tozu akarı, küf gibi alerjenlere duyarlı olanlarda hastalığın kapalı mekanlarda atak riski artıyor. Polen alerjisi olanlarda da bahçeye çıkmak atağı tetikliyor. Covid-19 için kullandığımız maskeler polenlerden korumuyor. Hatta bu maskeler içlerine biriken polenleri daha uzun süre almamıza neden olabiliyor. Peki ne yapacağız?
Evin havalandırılmasını, polenlerin iyice yayılıp havada yoğunluğunun azaldığı ikindi vakti ve daha sonra yapmak bir çözüm olabilir. Hem ev içi hem ev dışı alerjen duyarlığı varsa tabii ki böyle bir zaman belirlemek daha güçtür. Evi, çok fazla saat gözetmeden, sık sık havalandırmak gerekir.
Astımlı hastalar Covid-19 genel korunma önlemlerine de çok dikkat etmelidir. Temizlik için astım atağını tetikleyebilecek keskin kokulu deterjanlar yerine bol su ve sabunla sık sık el yıkama şarttır. Maske ve eldiven kullanarak enfeksiyondan korunmaya da önem vermek gerekir.

Astım atağı geldiğinde

Astım, tekrarlayan hışıltı, öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerle seyreden kronik bir hastalıktır. Doğuştan bir yatkınlık üzerine alerjenlerin ve çevresel faktörlerin etkisi ile gelişir. Çevresel faktörler arasında ev tozu akarları, polenler, küfler, hayvan tüyleri ve bazen besinler gibi alerjenler, hava kirliliği, aktif veya pasif sigara dumanına maruz kalma ve enfeksiyonlar sayılabilir. Genel olarak viral enfeksiyonlar astım atağını başlatır, iyileşmeyi güçleştirir. Hem alerjiyle, hem enfeksiyonla birlikte mücadele etmek gerekir.
Duyarlı olduğumuz alerjen, örneğin polen, vücuda ağız, burun, göz, deri teması gibi yollarla girerek alerjik nezle, göz nezlesi, astım gibi hastalıkları alevlendirir. Bu durumda bağışıklık sistemi devreye girerek bu alerjenleri yok etmeye çalışır. Alerjik bünyede bu tepki, gerekenden çok daha fazladır. Bu aşırı tepkilerle balgamlı öksürük, hırıltı, nefes alma güçlüğü olur. Bu bir astım atağıdır.
Astım atağı başladığında; önceden verilen eğitimle evde tedavinin nasıl yapılacağı biliniyorsa hemen başlanır. Sprey şeklinde nefes yolu ile alınan ölçülü doz ilaçların dozu artırılır. Nefes açıcı amaçla ve sadece gerektiğinde kullanılan ilaçlar eklenir. Yine de kötüleşme olursa; doktoru ile görüşerek onun yönlendirmesine göre acile gidilir. Bu ortamda da mümkün olduğunca sprey formunda ilaçlar kullanılmalıdır. “Nebulizer” denen elektrikli, sıvı ilacı buhar yapıp nefesle veren cihazları kullanmamak gerekir. Ancak bu kararları doktor verecektir.

Covid-19 korkusuyla ilaç kesilmemeli

Astımı kontrol altında tutan, zaten kullanmakta olduğumuz ilaçların dozu azaltılmamalı; hatta izleyen doktorla iletişime geçerek doz artırılmalı, gerekiyorsa yeni ilaçlar eklenmelidir. Covid-19’dan korkarak ilaç kesmek çok yanlış olur. Bazıları kortizon içeren ve nefes yolu ile alınan bu ilaçların Covid-19 salgını sırasında da mutlaka devam edilmesi gerekir. Zaten risk altındaki solunum yolunun polen mevsiminde de koruma altında kalması şarttır.
Bugün Dünya’da 300 milyon civarında astımlı bulunmaktadır. Bu hastalığın önemini vurgulamak, korunma, tanı ve tedavi konusunda insanları bilgilendirmek amacı ile her yıl Mayıs ayının ilk Salı günü; Dünya Astım Günü olarak değerlendirilmektedir. Astımla ilgili en önemli bilimsel kuruluşlardan birisi olan GINA (Global Initiative for Asthma); Covid-19 nedeni ile 2020 programını öteleyeceğini, yine de bu konuda yapılacak programları destekleyeceğini de duyurmuştur.

Reha Cengizlier

Prof. Dr. Çocuk Alerjisi ve İmmünoloji Uzmanı

Recent Posts

Çarpıcı anket: Yüzde 70 Türkiye nükleer silah edinmeye başlamalı diyor

Yeni sonuçlanan bir anket çalışmasına göre toplumun yüzde 70’inden fazlası Türkiye’nin nükleer silah edinmesinden yana.…

2 saat ago

İmamoğlu’nu aday yaptırmama davalarında bir gün daha: 1 yıl 8 ay

İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı…

18 saat ago

78 canın ardından: Kartalkaya yangınında mühendislik, ihmal ve adalet

21 Ocak 2025 sabahının ilk saatlerinde, Bolu'nun beyaz sessizliği Kartalkaya'da bir kabusa dönüştü. Grand Kartal…

1 gün ago

Milliyetçilik mi dediniz? ODTÜ Devrim Stadı pankartlarında arayın

13 Temmuz Pazar akşamı, ODTÜ Devrim Stadyumu’nda 2024-2025 eğitim yılı mezuniyet törenine katıldım. Bir ODTÜ…

1 gün ago

Azerbaycan-Suriye enerji anlaşması, Türkiye’nin rolü ve yeni jeopolitik

Enerji artık yalnızca bir kaynak değil—bölgesel sınırları yeniden çizen jeopolitik bir kaldıraç. Bunun en güncel…

2 gün ago

Eşzamanlı operasyonlar: Türkiye-PKK, Suriye-İsrail, Azerbaycan ve ABD

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve aynı zamanda ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack…

2 gün ago