İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tam 50 yıl önce, 1972’de faaliyet göstermeye başlamış kâr amacı gütmeyen bir kültür kurumu. Salzburg Festivali gibi şehir festivallerini Almanya’da geçirdiği öğrencilik yıllarında takip eden Nejat Eczacıbaşı, İstanbul için benzer bir festivalin hayalini taşıyarak Türkiye’ye dönmüş ve vakfın ilk adımlarını atmış. (Benim kurumun kapısından içeri adım atışım ise 1983. Yani ilk Film Festivali. Görevim ise Şişli Kent Sineması Koordinatörlüğü.)
O günden bugüne geçen 50 yılda İKSV, güncel ve klasik müzik, sinema, sahne sanatları, güncel sanat ve tasarım alanlarında düzenlediği binlerce etkinlikte on milyonu aşkın izleyiciyi ağırladı. İKSV’nin Türkiye’de festival ve bienal olgusunun yerleşmesine, benimsenmesine önemli bir katkısı oldu. İstanbul, yılda bir geniş bir coğrafyadan sinemacıların buluştuğu, aynı zamanda yeni sinemacıların yetiştiği gözde bir kent haline 82’den beri hayatımızda olan İstanbul Film Festivali sayesinde geldi. 1987’de ilki düzenlenen İstanbul Bienali de güncel sanat alanında benzer bir aracılık üstlendi. İKSV, yıllar içinde sanatın bütün alanlarını kucakladı.
2022, İKSV’nin kültür-sanatın dününde, bugününde ve yarınında oynadığı rolün altını çizdiğimiz bir yıl olacak. Vakfın 50. yaşını, yıl boyunca etkinliklerle kutlayacağız. En genç sahnemiz Salon İKSV, iki yıldır pandemiden dolayı verdiği molaya 5 Mart’taki ilk konseriyle son verecek. Şişhane’de, Nejat Eczacıbaşı Binası’nda, yine dünyanın dört bir yanından sesleri dinlemek üzere bir araya geleceğiz. Bahara film şenliği havası getirecek 8-19 Nisan tarihlerindeki 41. İstanbul Film Festivali’nin ardından programını yakında açıklayacağımız 50. İstanbul Müzik Festivali’ni, 6-24 Haziran arasında düzenleyeceğiz. 25 Haziran-7 Temmuz arasındaki 29. İstanbul Caz Festivali’yle birlikte Salon İKSV de, 25-26 Haziran’da Gezgin Salon adını alarak bu sefer iki günlük bir açık hava festivali gerçekleştirecek. Geçtiğimiz yıl pandemi nedeniyle ertelediğimiz 17. İstanbul Bienali yine ücretsiz olarak, 17 Eylül’de kapılarını açacak, onu sonbahar film haftası Filmekimi takip edecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı faaliyetlerimizi bu yıl da destekleyecek.
İKSV’nin kültür-sanatın pek çok farklı alanına ilgi duyan geniş bir izleyici yelpazesi bulunuyor. Bu yıla özel olarak programladığımız etkinlikler serisinde de bu çeşitliliği göz önünde tuttuk. Bu seri kapsamında Zürih Balesi’nden görkemli bir Anna Karenina uyarlamasını ve Türkiye’de çok sevilen Nick Cave & The Bad Seeds’i İstanbul’da izleme fırsatını bulacağız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin işbirliğiyle yaz aylarında şehrin farklı parklarında ücretsiz etkinliklerimiz de olacak.
Bu yıl iki yeni tiyatro oyunun prodüksiyonunu üstleniyoruz. Özen Yula’nın yönetmenliğini, Filiz Ali’nin müzik direktörlüğünü yaptığı müzikli tiyatro Alelade Âşıklardan Farkımız veSerdar Biliş’in Tanpınar’ın unutulmaz eserinden uyarlayacağı Saatleri Ayarlama Enstitüsü, 2022 sonbaharında prömiyerlerini yapacak. Festival ve bienallerdeki yapım destekleri ve ödüllerle güncel kültür-sanat üretimi bu yıl da desteklenecek.
İKSV’nin etkinlikleriyle 50 yıldır pek çok nesil yetişti; İKSV genç izleyicilerine, yeni nesil sanatçılara, yeni sanat dallarına kapılarını açarak her zaman genç kalmayı başardı.
Yapılan toplumsal araştırmaların bulguları, günümüzün şartlarında genç olmanın eskisinden daha zor olduğunu gözler önüne seriyor; fakat karşılaştıkları sorunların toplumsal boyutunun en çok farkında olan ve çözümün adresi olduklarını en açık yüreklilikle dile getirenler de gençler. Çatışma istemiyorlar, özgürlük talep ediyorlar, hayatı ve kendilerini keşfetmek, hayal kurmak istiyorlar. Gençlerin hayallerini en çok besleyen alanların başında ise kültür-sanat geliyor.
Bu yıl, İKSV’yi geleceğe taşıyacak gençleri etkinliklerimizde görmeyi daha çok istiyoruz. Eczacıbaşı Topluluğu hem kendisinin 80. yılı hem de İKSV’nin 50. yılı nedeniyle bu sene İKSV’nin etkinliklerindeki öğrenci biletlerinin 10 TL’ye satılmasını sağlayan adımı attı. Eczacıbaşı Genç Bilet, 10 TL. Öğrenciler için bulunmaz fırsat. Genç Bilet projesiyle 25 bin öğrencinin sanatla buluşmasını sağlayacağız. En önemlisi de onlara bireyselleşme serüvenlerinde cesaret ve umut verecek, daha özgür bir toplumun tohumlarını ekeceğiz.
Hepimiz biliyoruz sanat ve kültür faaliyetlerine erişim özellikle genç yaşlarda çok değerli. Yaratıcılığın gelişmesi, uluslararası dünyaya eklemlenme, düşünce ufkumuzun gelişmesi, merak unsurunun oluşmasının tetiklenmesi, bunların hepsi yaratıcılık, sanat ve özgür düşünce ile bağlantılı.
İnanıyorum ki sanatla iç içe yaşayan gençlerin sayısı arttıkça geleceğin toplumu bugünden daha umut dolu, kapsayıcı, barışçıl ve adil olacak.
Mehmet Öğütçü ve Rainer Geiger Ortadoğu, yıllardır süregelen siyasi istikrarsızlık ve ekonomik çalkantıların izlerini taşıyan…
Yeni yıla girmemize sayılı gün kala, Milli Eğitim Bakanlığı sayesinde çocuklarımızı ve gençlerimizi maazallah kazara…
ABD ordusu bir kez daha Donald Trump’a Suriye resti çekiyor. Başkanlık görevini 20 Ocak’ta devralacak…
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD'nin Gazprombank için uyguladığı yaptırımlardan Türkiye'yi muaf tutacağını…
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller'ın Suriye'de Türkiye destekli Suriye Milli…
Esad gitti ama bence Suriye için en çetin meydan okuma yeni başlıyor. İsrail, ülkenin tüm…