Hafıza Kartı

19 Mayıs: Türkiye tarihinde bir dönüm noktası

Atatürk, 1927’de TBMM’de okuduğu Nutuk’a “19 Mayıs günü Samsun’a çıktım” cümlesiyle başlamıştı. Türkiye tarihindeki dönüm noktasını saptıyordu.

Bundan 103 yıl önce, 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’dan başlattığı yolculuk Türkiye tarihinin önemli dönüm noktalarından biri oldu. Bazı başlangıçların başlangıç olduğu, olduğu sırada anlaşılmaz, sonradan adı konur. 19 Mayıs da öyleydi. Gelişmeler, Türkiye’nin Osmanlı Hanedanının iflasıyla bitme noktasına geldiği aşamada 19 Mayıs’ın dipten sekip yukarı tırmanışına başladığı gün olduğunu gösterdi.
Geriye bakınca Mustafa Kemal ve kurtuluşçu arkadaşlarının işgal güçlerine ve onların işbirlikçisi Saray’a direniş bayrağını açtığı yer ve zamanın 22 Haziran 1919 Amasya olduğunu görürüz. Ancak Amasya Genelgesini hazırlayan koşullar 19 Mayıs’ta Samsun’da atılmıştır.
Atatürk, 15 Ekim 1927’de TBMM’de okunması dört gün sürecek Nutuk’a “1919 senesi Mayıs’ın 19’uncu günü Samsun’a çıktım. Ülkenin genel durumu ve görünüşü şöyledir” diye başlar.

19 Mayıs’taki görünüm

Görünüm şöyledir: 15 Mayıs 1919’da yani Mustafa Kemal Samsun’a doğru yola çıkmadan bir gün önce İngiltere destekli Yunanistan orduları İzmir’e çıkmıştır. 1918 Mondros Mütarekesiyle yenilgiyi kabul eden Türkiye’nin elinde kalan son vatan Anadolu ve Trakya’nın her yanı işgal altındadır. Güney illeri, Adana, Urfa, Antep Fransızların, Antalya ve Konya İtalyanların, Samsun ve Merzifon İngilizlerin işgali, Kars, Erzurum, Artvin, Rize, Gürcü ve Ermeni ordularının tehdidi altındadır. İstanbul’da Payitaht İngilizlerin kontrolündedir ve İngilizler henüz resmen olmasa da fiilen İstanbul’a deyim yerindeyse çökmüşlerdir.
Nutuk’un sonundaki gençliğe hitabında “bundan daha vahim ve elim olmak üzere” diye ifade edeceği üzere, “Saltanat ve hilâfet mevkiini işgal eden Vahdettin mütereddit (kararsız), şahsını ve yalnız tahtını temin edebileceğini tahayyül ettiği denî (alçak, zavallı) tedbirler araştırmakta, Damat Ferit Paşa’nın riyâsetindeki kabine âciz, haysiyetsiz, cebin (korkak), yalnız Padişahın iradesine tâbi ve onunla birlikte şahısların vikâye (kayırma, kollama) edebilecek herhangi bir vaziyete razıdır”.

Karamsar olmak, ümitsiz olmak

İsyan başladığında artık pek çok şey göze alınır. Nitekim Payitaht Mustafa Kemal ve arkadaşları hakkında (yazar Halide Edip dahil) idam fermanı yayınlar. Aleyhlerinde müthiş bir karalama kampanyası başlatılır. Direniş ve kurtuluş hareketinin din düşmanlarının bölücü ve yıkıcı girişimi olduğunu söyleyen el ilanları Anadolu’da İngiliz ve Yunan uçaklarıyla havadan dağıtılır.
Bugünkü iktidar sahiplerinden kimilerinin “Keşke Yunan kazansaydı da şeriat, hilafet kalkmasaydı” diyebilen Kadir Mısıroğlu gibilerini baş tacı etmesi boşuna değildir. Çünkü kimilerimizin dedeleri kurtuluş için savaşırken, kurtuluş safında yer tutarken, kimilerimizin dedeleri işbirlikçilerin safındaydı. Bu gerçekle yüzleşmemiz lazımdır: Kurtuluş Savaşı sadece dış düşmanlara karşı verilen bir işgali defetme savaşı değil, onların işbirlikçilerine karşı verilen bir iç savaş niteliğindeydi.
Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik, siyasi, toplumsal tablo kimilerini kötümserliğe, karamsarlığa çekiyor. Ancak karamsar olmak, ümitsiz olmak demek değildir.
19 Mayıs 1919’dan daha kötü durumda değil Türkiye, o zaman ümit varsa, şimdi fazlasıyla vardır.
Atatürk’ü anma, Gençlik ve Spor Bayramınız kutlu olsun.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum, muhalefet ayakta

İçişleri Bakanlığı'nın tartışmalı bir kararla Tunceli ve Ovacık belediye başkanlarını görevden alarak yerlerine kayyum ataması,…

14 saat ago

Yargı reformu için tek hedef: Tek celse yargılama hem âdil hem kolay

Kendimden korkuyorum artık. Bıkkınlık gelip Stockholm Sendromuna yenik düşmekten, sahte mutluluk yaşayıp adalet mücadelesini bırakmaktan…

2 gün ago

Netanyahu ve Gallant’a Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden tutuklama emri

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında…

2 gün ago

Kılıçdaroğlu davası, siyasete yargı baskısı ve CHP’nin durum

CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün 22 Kasım'da Ankara’da yargılanmaya başlaması Türkiye’de siyaset üzerindeki…

2 gün ago

MHP’lilere dair kaçakçılık zannını Bahçeli’ye Erdoğan mı söyledi?

Üç MHP milletvekilinin istifası haberi 20 Kasım akşam saatlerinde siyaset kulisine bomba gibi düştü. Beklenen…

2 gün ago

Ankara’da 500 madenci özelleştirmeye karşı kendini madene kapattı

Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Çayırhan Termik Santrali’nde yaklaşık 500 madenci özelleştirme kararına karşı kendilerini maden…

2 gün ago