Derin Yoksulluk Ağı Kurucusu Hacer Foggo Fox Tv’de “Okullarda çocukların içmesi için temiz su yok” dediğinde, okullarda temiz hava ihtiyacını savunan biri olarak “çok şey mi istiyorum?” diye sordum kendime. Öylesine yoksullaştık ki, su gibi temiz hava gibi sağlığımızı etkileyen doğal taleplerimiz ulaşılamaz oldu.
Kısa bir süre sonra okullar açılacak, Covid-19 salgını etkisini artırarak sürdürüyor ve okullarda, artık ana bulaşma yolu olarak giderek daha iyi tanınan havadan bulaşmayı önlemeye yönelik hiç bir hazırlık yok.
CHP Sağlık Forumu: Okul Sağlığı
5 Mart 2022’de CHP Türkiye Sağlık Forumu’na davet edilen 100 uzmandan ve bir kaç mühendisten biriydim. CHP Covid-19 Danışma Kurulu üyelerinden Murat Emir, Kayıhan Pala ve Aylin Yaman, salgında iç hava kalitesinin önemine dair farkındalık çabamı takip edip önem verdiklerinden Sağlık Camiasının çoğunluğu oluşturduğu bu foruma beni de davet etmişlerdi.
Forum’un amacı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun açılış konuşmasında altını çizdiği gibi, sorunu yaşayanları dinleyerek, çözümleri bulmaktı. Foruma ait rapor “Türkiye’de Sağlık Sistemine İlişkin Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlığıyla geçtiğimiz günlerde yayımlandı.
11 çalışma grubunun ortaya koyduğu ve çözüm önerilerini de içeren bu rapor ile CHP’nin iktidardaki yol haritası da tanımlanmış oldu.
Bu raporun Sağlık Sisteminin her kademesi ile ilgili saptamaları çok kıymetli ve dikkatli bir şekilde irdelenmeli. Benim altını çizmek istediğim konu tam da okulların açılması öncesinde bu forumda “Okul Sağlığı”na ayrı bir başlık açılmış olması.
Eğitimin sağlıksız koşulları
Konunun uzmanı mühendisler olarak salgın sürecinde eğitimin sağlıksız koşullar nedenleriyle kesintiye uğramaması için yapılması gerekenleri anlattık ve yönetenlerin duyup önlemler almasını umduk.
Öğrenci velilerinin, öğretmenlerin kendi bütçelerinden ayırarak havalandırmaya yönelik önlemler almak için çabalarına tanıklık ettik, yol göstermeye çalıştık.
Okullarda sağlıklı bir iç ortam yaratmanın faydasının sadece salgın dönemi ile sınırlı kalmayacağını, çocuklarımızın başarısını da direkt olarak etkileyeceğini anlattık. Yapılacak yatırımların kalıcılığı ve uzun vadeli katkısını dile getirdik ve dünyanın pek çok ülkesinde okullar için ayrılan bütçeleri gösterdik.
Ancak salgın döneminde temizlik malzemelerine, hatta suya ulaşmakta zorluk çeken okullara şahitlik ettik ve daha ötesi hayal olarak kaldı.
Okullardaki yoksunluk
CHP Sağlık Forumu işte tam da bu yoksunluğun farkındalığıyla benim de içerisinde yer aldığım çalışma grubunda okul yapılarının sağlığına özel bir başlık açtı.
Grup raporunda pandemideki eksiklikler şu şekilde yer aldı:
- Okullardaki kapanmalar nedeniyle çocuk ve gençlerin ruhsal,sosyal ve bedensel sağlığının son derece olumsuz etkilenmiş olması gerçeğiyle, bu kayıpların tespit edilerek tedavi edici programların başlatılmamış olması,
- MEB’nın okulların kapalı olduğu süreçte yapması gerekli hazırlıkları yapmayıp eksik koşullarla okulları açmış olduğu,
- Sınıf sayılarının 30 öğrenci altına seyreltilememesi,
- Öğretmen – çalışan istihdamının artırılmaması,
- Okulların fiziksel eksikliklerinin giderilememesi (ek sınıf açılmaması, pencerelerin mutlaka açık olması gerektiği halde bunun mümkün olamaması ve havalandırma koşullarının düzeltilmemesi).
Okul yapılarının sağlığı: Hava kalitesi
Okul yapılarının sağlığı ile ilgili tespit ve önerilerim raporda yer aldı; ki bu benim pandemi dönemindeki mücadelemin ödülü oldu. Aslında forumdan bir süre önce okulların farklı sistem alternatifleri üzerinden havalandırılmasının maliyeti ile ilgili bir çalışmam da CHP Parti Meclisi ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na sunulmuştu. Yani CHP yönetimi okul yapılarında yapılması gerekenlerle ilgili bir duyarlılığa sahipti.
Bu duyarlılık Forum raporunda şu tespitlerle belirtilmiş oldu:
- Çocuklar iç ortamdaki kirleticilerin yarattığı sağlık etkilerine dayanıksız gruplar arasındadır,
- Vücutlarına oranla yetişkinlere göre daha fazla hava solurlar ve metabolik aktiviteleri daha fazladır.
- Sınıflardaki iç hava kalitesini etkileyen faktörler: Termal konfor, hava kirletici kaynaklar, okul binasının özellikleri, çocukların mobilite imkanıdır.
- Okullarda daha yüksek havalandırma miktarları ve iç hava kalitesinin faydaları: Test puanlarında, bilişsel işlevde artış; astım semptomları, solunum semptomları, kaçırılan okul günleri, çocuk devamsızlığı ve hastalanmada azalıştır.
- Sistem önerileri: Sınıflar, doğal ve mekanik veya hibrit şekilde iki tür havalandırma modelini kullanabilir. Kontrollü havalandırma teknolojisi, sınıf hava kalitesini iyileştirmek için etkili tasarım yöntemlerinden biridir.
İç mekan hava kalitesi için çözümler
- İç mekan hava kalitesinin ölçülmesinde özellikle karbondioksit miktarına odaklanılmaktadır. Çünkü iç hava kalitesinin karbondioksitle ilgisi kanıtlanmıştır. Sınıflardaki karbondioksit (CO₂) konsantrasyonunun çoğunlukla 1000 ppm’yi aştığı tespit edilmiştir. Tepe değer açısından, ilkokullarda yapılan bir çalışmada en yüksek karbondioksit konsantrasyonunun 5000 ppm üzerine çıkabildiği ve ortalama miktarın 1400 ile 3000 ppm arasında olduğu bulunmuştur.
- İç hava kalitesini iyileştirme yöntemine odaklanmak için birkaç farklı çalışma yapılmıştır. Taze hava değerini kişi başına 6 m³/h’den 24 m³/h’e yükseltecek bir uygulamada, karbondioksit konsantrasyonunun 1500 ppm’den 900 ppm’e düşmesi ile öğrencilerin öğrenme verimliliğinin arttığı tespit edilmiştir.
- Yeterli havalandırma sağlandığı takdirde ki bu yeterlilik hemen hemen tüm çalışmalarda karbondioksit seviyesinin 1000 ppm‘in altında tutulmasıdır, okullarda hava kalitesi sorunu büyük ölçüde çözülmektedir.
- Bir yandan (geliştirilecek) standart yöntemlerle mevcut okulların, çevresi ile birlikte iç hava kalitesinin sağlanması için çözümler getirilmelidir. Diğer yandan yeni yapılacak okullarda iç hava kalitesi problemi yaşanmaması için mimarlık ve mühendislik tasarımlarından başlayarak uygulama, test, işletmeye alma ve işletme aşamalarında (geliştirilecek) standartlara ve yöntemlere göre tedbirler alınmalıdır.
Okullar açılırken
Bu teknik açıklamaların bir siyasi partinin sağlık politikaları ile ilgili yol haritası olarak tanımlanan raporda yer almasını çok değerli ve umut verici buluyorum.
Pandemiyi azaltmak ve savunmasız popülasyonları korumak için havalandırma, filtreleme ve hava dezenfeksiyonunun önemini vurgulayan çalışmalar iyice ön plana çıkmışken, toplu halde bir arada bulunan tüm mekanlar ve özellikle okullarda gerekli önlemleri almaya yönelik vizyonu olan lider ve yöneticilere bugün daha çok ihtiyacımız var.
Aynı toplantının açılış konuşmasında Kılıçdaroğlu “Askeri hastanesi olmayan dünyadaki tek ordu bizim ordumuz. Askeri hastanelerin de olması lazım.” dedikten aylar sonra askeri hastanelerin yeniden Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanacağına dair sinyaller alıyoruz.
Belki Kılıçdaroğlu tam da eğitim dönemine girerken, okul yapılarının sağlığını dile getirir de konu hükümetin gündemine girer. “Okullara havalandırma/filtreleme/CO₂ monitörleri içeren sistemleri kuracağız.” cümlesini de duyarız. Kim bilir?