Naci Görür, 2018’den beri Kahramanmaraş depremi konusunda uyarı yapıyor. Ben de 2010’dan beri telekom altyapısının ne kadar kırılgan olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Anlaşılmadığını şimdi yeniden görüyoruz.
Telekom altyapısı kırılgan çünkü gördüğümüz manzara şu ; “tasarruf adı altında uydurma gerekçeyle” altyapının çoklu olması engelleniyor. Bunun temel nedeninin Türk Telekom’un altyapıda tekel kalmasını sağlamak olduğu anlaşılıyor. Belki biraz parayı konsolide etmek, ama daha çok haberleşmeyi kontrol altında tutmak amaçlı olduğu düşünülüyor. Ancak bu durum bir tehlike yaratıyor; ne tehlikesi olduğunu bugün depremle görüyorsunuz.
Ukrayna savaşında Rusya’nın ilk işi internet altyapısını çöktürmekti. Ne kadar çok altyapı, o kadar güçlü, hemen yıkılmayan haberleşme bu nedenle gerekli. Bu sefer bahsettiğimiz km miktarı da değil. Birden fazla altyapı (şebeke) olması gerekliliği. Bu bir milli güvenlik sorunu.
Bu sadece normal zamanlardaki internetimiz ve teknolojiden yararlanmamız için değil, böylesine afet, savaş vs durumları için çok önemli. Deprem bölgesinde haberleşmenin kötülüğü acaba neler mal oldu?
Bugün Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan’ı bir YouTube yayınında bir süre izledim ve üzüldüm. Neden üzüldüğümü yarın daha detaylı yazacağım ama ilk etapta sadece şunu söyleyeyim; tüm telekom firmalarının ve tabii ki daha önemlisi hükümetin, Ulaştırma Bakanlığının ve asıl sorumlu olan BTK’nın size söylemediği nedir biliyor musunuz?
“Eğer altyapı lisansı verilen 14 firmanın önü kesilmemiş olsaydı, bugün bölgenin ses ve internet trafiği kesilmezdi. Birisinin şuradaki baz istasyonları yıkıldıysa, öbürünün üzerinden devam ederdi, Diğerinin burada hatları koptuysa, öbüründen devam ederdi”
Ne demek istiyorum anlatayım;
Mevcut “BTK’nın verdiği altyapı yetkilendirmelerini”n listesine bakalım. Şurayı tıklayarak ulaşacağınız sayfadan 14 firmanın lisans aldığını, 5’inin (herhalde zaten yapamıyoruz, neden lisansı uzatalım ki dediler) iptal ettiğini görüyoruz. O sayfadan kopyalayarak kimlerin lisans aldığını aşağıya koyalım;
Peki bu kadar altyapı firması ne yaptı?
2 sene önce Covid-19 salgının başlarında yayınlanan “Devlet Telekom’da Altyapı Konusunda Maytap mı Geçiyor?” başlıklı yazımızda yine altyapının önemine değinmiş ve şöyle demişiz;
“Devlet eğer çalıştırmayacak, altyapı yapılmasını engelleyecek ise, o zaman neden lisans verdi. Lisans için neden 200 bin $ aldı? Neden bu kadar altyapı firmasının yıllarını harcadı? Neden “kardeşim biz altyapı, maltyapı yaptırmayacağız, bizbize yeteriz” demedi? Yokolan sadece mali varlıklar değil. Yanısıra bir sürü gencin istikbali ve kariyerleri de yok oluyor”
Bugün AKP’nin altyapıyı engelleme stratejisinin sonucunu sadece mali kayıplar değil, sadece gençlerin istikballerinin ve kariyerlerinin kaybı ile değil, haberleşmenin gerçekleşemediği anlarda bilemediğimiz kayıplarla görüyoruz.
Nasıl engellendiğini görmek için 2013 tarihli şu yazımıza bakın : “3 yıldır İstanbul’da 1 metre bile Yasal Kazı İzni Verilmedi.” 13 yıl oldu hala da kazı izinleri verilmiyor.
Üstüne enkaz altındaki insanların haberleşmelerine yarayan Twitter’ı engelleme cüreti bile gösterildi.
Bütün bunların nedeni neydi? Türk Telekom’un tekel olarak sürmesi ve bu yolla haberleşmenin kontrol altında tutulması. Turkcell’de AKP ağırlığı yokken altyapı yaptırılmamasını şikayet eden Murat Erkan’ın bugün kendi elemanlarının nasıl sıkıntı çektiğini, baz antenleri taşıyan evlerin yıkılması sonucu meydana gelen erişim kesintilerini anlatmasının yanında asıl bu sorunu ve telekom altyapısındaki sıkıntıları anlatmasını beklerdim. Hele bugün.
Altyapıyı engellediniz bari duyun; 5 gündür Wi-Fi diyoruz…
Bu arada bizim Türksat’ımız var diyen yetkililer Starlink’i reddetti ama o Türksat nerede göremedik. Üstelik Ulaştırma Bakanı olan yetkili 3 sene önce 56 GB’den bahsediyordu. Yani o da “mış gibi yapıyordu”.
Ama bari uydudan yapamadınız, 5 gündür TV’lardan ve yazılarla uydudan ya da lazer gibi bir teknoloji ile Wi-Fi sağlayın diyoruz.
Alooooo… orada duyan birileri yok mu? O kadar plansız ve programsızlar ki, bunu bile 5 gündür yapamadılar.
Madem altyapıyı engellediniz bari Wi-Fi ile çözüm yaratın (duyumlarımıza göre bu yönde gelen teklifleri, güvenlik diyerek yani insan hayatını öne almadan kendi kontrollerini öne alarak reddetmişler).
Bu altyapı engellemeyi aslında ortadan kaldırması gereken ve haberleşme daha iyi olsun diye çalışmak için kurulmuş olan BTK için bugünkü Birgün gazetesindeki genç arkadaşlarım aradığında da sordum; 2000 yılında telekom sektörünün tüketici lehine düzenlenmesi amacıyla kurulan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ne iş yapıyor?
Söyleyeyim, haberleşmenin iyileşmesi yerine istihbarat ve erişim engelleme yapıyor.
İstihbarat nasıl yapıyor derseniz; CHP milletvekili Onursal Adıgüzel’in Fişleme Skandalı ile ortaya koyduğu açıklama maalesef vatandaşlar tarafından gerektiği tepkiyi göremedi. İlgili davada İdare mahkemesi de topu taca attı ve BTK’nın bu verileri isteme nedenini sorgulamadan Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na soruldu mu diye sormakla geçiştirdi. Üstelik aynı davadaki “abone deseni” için bunu derken “log deseni” olayına aldırmadı bile. Oysa Avrupa Birliği’nde Facebook’un başı -çok daha az veri için- dertte.
Erişim Engelleme olayına bakarsanız, daha dün Twitter’ı engellediler. Daha ne anlatayım.
Özetle bugün deprem bölgesinde sorun varsa, bunun en baş kabahatlisi AKP, Ulaştırma Bakanlığı ve BTK’dır. Bunu 2019’daki 5,8’lik İstanbul Depreminde de yazmışız
Ama tek kabahatli onlar sanmayın; daha sonra bu durum karşısında “mış gibi yapan” 4 büyük Telekom firması (Türk Telekom, Turkcell, Vodafone, Türksat) ve ses çıkarmaya korkan yöneticileri de çok kabahatli. Onları tarih farklı hatırlayacak.
Daha az kabahatli olsalar da, buna itiraz etmeyen kullanıcılarda da, “ben bu telekom hizmetine razı değilim” diyerek protesto yapmayan, dava açmayan kullanıcılar ve tüketici dernekleri de kabahatli tabii ki.
Bu yazı altyapı yazısı olsa da önemli bir konuya da değinelim; Bir başka sorun kamudaki acil haberleşme olayı. Onu da 1 kere değil, her depremden sonra yazdık, çizdik. Bunu yeniden daha geniş yazacağız, burada hatırlatalım sadece.
1999 depremi sonrası halkın telsiz haberleşmesi için düşünülen bir olanak yine AKP tarafından yok edildi. 2 yıl önce vefat eden emekli Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Tahir Dengiz, Amatör Telsizciler Birliği Antrak’ın da kurucuydu. 2000 yılında yapılan bir düzenleme ile Antrak için Türksat uydusu üzerinden ayrılan bir alan sayesinde telsiz haberleşmesi sürecekti ama 2002’de AKP gelir gelmez bunu iptal etti. Acaba neden?
Bu kadar tatsız haberin yanında, yakın gelecek için güzel bir haber vereyim. Deprem durumunda, bu “MIŞ gibi yapan” aslında bizi oyalayan telekom firmalarına da yakında ihtiyaç kalmayacak.
Apple geçtiğimiz günlerde Globalstar ile anlaştı ve normal cep telefonlarının uydudan acil mesajlaşma yapmasına yönelik büyük bir proje üzerinde çalışılıyor. Uydulara bir parça eklenmesi ile sağlanacak. Iridium uydu sistemi ise aynı çalışmayı Iridium, Qualcomm ve Samsung ile yapıyor. Yani yakın gelecekte uydudan normal cep telefonlarına haberleşme sağlayacaklar.
Kaynak: https://turk-internet.com/btk-altyapi-sirketlerini-engellemeseydi-bugun-haberlesme-cokmezdi/
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanmasını protesto etmek için düzenlenen mitingdeki…
Avrupa Komisyonu'nun üyeliğe aday ülkelerin son bir yıl içindeki gelişmelerini değerlendiren yıllık raporu, 30 Ekim…
Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides’in Beyaz Saray’da ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşme,…
TBMM'de 2025 yılı bütçe kanun teklifi görüşmeleri başladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Plan ve…
CHP’nin kitlelere sert muhalefet sözü vermesi için başına saksı düşmesi gerekiyormuş demek ki; o saksı…
Kayyum virüsü İstanbul’a da sıçradı. AK Partili ya da MHP’li olmayan bütün belediyeleri tehdit altına…