Geçen yıl güvenoyunu kaybederek iktidardan düşen Pakistan eski başbakanı İmran Han’ın yolsuzluk iddiaları sebebiyle tutuklanmasının ardından Pakistan’da protesto gösterileri şiddetleniyor.
İmran Han kimdir? Nasıl iktidara geldi, neden düştü? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen eski başbakana destek protestoları ne anlama geliyor?
Pakistan’da protestolar: İmran Han kimdir?
Politikaya atılması öncesinde ünlü bir milli kriket oyuncusu olarak tanınan ve sevilen bir figür olan İmran Han 1952 doğumlu. Yüksek öğrenimini İngiltere’de Oxford Üniversitesinde tamamlayan Han, 20 yıldan fazla süren spor kariyerini 1992’de Dünya kupasını kazanan Pakistan milli kriket takımının kaptanı olarak tamamladı.
1996 yılında politikaya atılan Han, Pakistan Tahrik-i İnsaf (Pakistan Adalet Hareketi – PTİ)’nin kurucusu. Yürüttüğü Popülist–sosyalist, dindar, milliyetçi seçim kampanyası ve askeri kesimin de desteği ile 2018 seçimlerinde meclis çoğunluğunu kazanan Han başbakan seçildi.
Pakistan İslam Cumhuriyeti
1947’de bağımsızlığını kazanmasından beri Ordu ve İstihbarat birimleri (ISI) Pakistan İslam Cumhuriyeti’nde en önemli güç konumunda. İlk demokratik seçimlerin yapıldığı 1970 yılından beri şeçimle gelen hiçbir liderin diğer seçimlere kadar iktidarda kalmayı başaramadığı Pakistan’da neredeyse 4 yıl boyunca görevine devam etmeyi başaran İmran Han’ın bu talihsiz zinciri kıracak ilk lider olması umuluyordu.
Bu siyasi güvensizlikle bağlantılı olarak yolsuzluğun yaygın olduğu ülkede bu yolsuzluklarla mücadele vaadiyle iktidara gelen Han’ın kendisi hakkındaki yolsuzluk iddiaları Covid salgını sonrası yaşanan ekonomik krizle birleşince Han desteğinin bir kısmını kaybetti.
BBC, Han’ın güç kaybedişini İstihbarat lideri ile Ordu lideri arasındaki çekişmede Han’ın yanlış tarafa destek vermesi sonucu İstihbarat’ın desteğini kaybetmesine yoruyor.
Ancak Pakistan halkı -özellikle ‘büyük resmi gören’ Han destekçileri- olayların arkasında farklı sebepler olduğunu düşünüyor: Ekonomik krizle mücadele kapsamında Rusya ile ticari ilişkilerini canlı tutmak isteyen Han, Ukrayna savaşı sebebi ile Rusya’ya uygulanan ambargoya katılmak yerine petrol alışını arttırmaya gidince batılı ülkelerden tepki topladı.
“Büyük resim” – Taliban’a destek ve Rusya ile ilişkiler
Bunlara ek olarak Amerika’nın Afganistan’dan çekilmesi sonrasında sınır komşusu olan Taliban hükümeti ile iyi ilişkiler yürütme yoluna giden Han’ın Usame bin Ladin’in “şehit edildiği”ne dair açıklaması, Taliban’ı “kölelik zincirlerinden” kurtuldukları için tebrik etmesi ve Taliban’ın uygulamaları konusundaki benzeri destekleyici açıklamaları batıda “islami teröre destek” olarak yorumlandı.
Bu gelişmelerin ardından geçen yıl Han hakkında “BMW X6” aldığı, bir dış temsilcinin kendisine hediye ettiği saati satarak “ülkenin manevi duygularını zedelediği” gibi yolsuzluk iddiaları yayılmaya başladı. Han destekçileri bu iddiaların ardında “dış güçler”in olduğundan emin.
Pakistan’da güvenoyu süreci
Yolsuzluk iddialarının ivme kazanmasının ardından Han dış güçlerin kendisini iktidardan almak istediklerine dair açıklamalar yapmaya başladı. Mart 2022’de Pakistan’ın ABD büyükelçisi Asad M. Han’ın Pakistan dışişlerine yolladığı gizli bir diplomatik mektubu ele geçiren Han, mektubun içeriğinde dış güçlerin kendisini yönetimden almaya ve Pakistan siyasetine yön vermeye çalıştığına dair kanıt olduğunu iddia eden sansasyonel bir açıklama yaptı. Ancak Han’ın mektubun içeriğini açıklaması Pakistan Anayasa Mahkemesi tarafından devlet sırrı olması gerekçesi ile engellendi.
Bu açıklamaların hemen ardından meclis’te kendisi ile ilgili güvenoyu teklifi yapıldı, ancak Han bu güvenoyu talebinin arasında Amerika’nın olduğunu iddia ederek Cumhurbaşkanı Arif Alvi’den meclisi fesh etmesini istedi.
Alvi’nin bu talebi yerine getirmesi sonrasında yaşanan kısa süreli anayasal kriz Anayasa Mahkemesinin fesih kararını iptali ile sonlandı. Meclisin yeniden göreve başlaması sonrasında gerçekleştirilen güven oylaması ile İmran Han başbakanlığı kaybetti.
Halk desteği ve protestolar
İktidardan düşmesinin ardından hakkında açılan yolsuzluk davalarının yanı sıra bir de suikast girişimi atlatan ve diğer parti liderlerinin aksine yıllardır siyasete yön veren büyük ailelerden birinden gelmeyen Han’a halk arasında hala çok büyük bir destek var.
Han’ın ardından yönetime gelen Şahbaz Şerif, Pakistan’ın en zengin ailelerinden olan Şerif’lerin bir üyesi ve büyük bir çelik şirketinin sahibi. Şerif ve partisi olan Pakistan Müslüman Ligi (Nawaz) hakkında pek çok sayıda yolsuzluk davası vardı. Ancak Şerif’in başbakan seçilmesinin ardından bir savcının kalp krizi sonucu ölmesi, olayları araştıran bir gazetecinin Pakistan’dan kaçtığı Kenya’da öldürülmesi ve diğer davaların düşürülmesi halkta tepki yaratarak Han’a olan desteği arttırdı.
Ekim’deki seçimler
Bu desteğin devam etmesi halinde Ekim’de yapılacak olan genel seçimlerde İmran Han’ın ezici bir çoğunlukla yeniden başbakan olması kaçınılmaz. Yerel kaynaklar Han’ın tutuklanmasının ardında destekçilerinin şiddet eylemlerine yönlendirilerek PTİ’nin kapatılması ve eski başbakana siyasi yasak getirilmesi amacının olduğunu iddia ediyor.
Tutuklamanın ardından başlayan eylemlerin ve şiddetin boyutu bu olasılığı destekler nitelikte. Göstericiler Askeri merkezleri, Başbakan Şerif’in evini ve kamu kurumlarını ateşe verirken ülke genelinde mobil veri akışını durduran hükümet eylemlere ordu ile müdahale ediyor. Sosyal medya’da müdahaleler sırasında askerlerin göstericilere ateş açtığına dair iddialar dillendiriliyor.
İngiltere’de ise Pakistan kökenli vatandaşlar İmran Han’a birşey olması halinde “Amerikan ajanlarını” bulup öldüreceklerine dair ant içiyor.
İskoçya’nın Pakistan kökenli yeni başbakanı Humza Yousaf da sosyal medya hesabından bir açıklama yaparak, Pakistan’da “hukukun üstünlüğü ve demokrasi ilkelerine saygı gösterilmesi çağrısı” yaptı.
Ne olacak?
Krizin nereye varacağına dair ise öngörüde bulunmak mümkün değil. Anayasa Mahkemesi İmran Han’ın tutukluğunu haksız bularak salıverilmesi kararı verebilir. Bu durum eylemlerin önünü biraz alacak olsa da halk arasında ordu ve askerlere karşı tepki durulacak gibi görünmüyor.
Han’ın tutukluğunun devam etmesi veya öldürülmesi durumunda ise protestoların şiddetinin artacağı kesin. Bu, sonu askeri cuntaya giden bir destabilizasyona sebep olabilir. Ancak özellikle Amerika’nın Afganistan’dan çekildiği bu günlerde Pakistan, Amerikan müttefiği konumu ile stratejik olarak çok kritik bir öneme sahip.
Önümüzdeki günler Pakistan’ın kaderini belirleyecek gibi görünüyor: Yolsuzlukla boğuşan İslami Demokratik bir devlet mi, askeri bir cunta mı?