Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD ya da Türkiye sınırları içinde ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmemesinin artık haber değeri kalmadı. Ama BM Genel Kurul temasları için gittiği Nev York seyahatine davet ettiği gazetecilere söyledikleri arasında benim en çok dikkatimi çeken şu cümleleri oldu:
Erdoğan’ın bu sözleri Biden’ın Genel Kurul konuşmasında bütün dünyayı Ukrayna’nın yanında “Rus işgalcilerle” mücadeleye çağırmasının ardından söylemesi önemini artırıyor.
Biden ile Erdoğan şimdiye dek NATO veya G20 zirveleri çerçevesinde görüşüyorlardı ama 9-10 Eylül’de Yeni Delhi’deki G20 Zirvesinde o da olmadı; konferans salonunda, Erdoğan’ın deyişiyle “ayaküstü de olsa” – iddialara göre 10 dakika kadar- konuşabildiler. Biden’ın ikili ortamda görüşmediği iki, lider daha vardı 2023 BM Genel Kurul çalışmalarına dek. Biri İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, diğeri de Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman.
Netanyahu ile görüşmeme nedeni İsrail’in Ramallah’taki Filistin yönetimini boğmaya başlayan Yahudi yerleşimciler politikası ve İsrail’de tek adam yönetimine kapı açması nedeniyle büyük protestoları tetikleyen yargı reformu idi. Her iki konuda da ilerleme olmamasına rağmen Netanyahu Biden ile 20 Eylül’de, Beyaz Saray’da olmasa da BM Genel Kurulunun yapıldığı Nev York’ta görüştü.
Biden’in Prens bin Selman’la görüşme ambargosu ise Erdoğan’ın -o dönem MİT Başkanı, şimdi Dışişleri Bakanı- Hakan Fidan eliyle sunduğu kanıtlarla, Suudi muhalif Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’da öldürülmesinden onu sorumlu tutmasına dayanıyordu. Ve Suudi Arabistan’daki ağır insan hakları ihlallerine. Kaşıkçı cinayeti davası Türkiye’nin dosyayı kapatıp Erdoğan’ın cinayeti azmettirmekle suçladığı Bin Selman yönetimine vermesiyle düştü. İnsan hakları ihlalleri olduğu yerde duruyor, idam sırası bekleyen Türk vatandaşları kanıtı. Ama Biden, Selman ambargosunu 15 Temmuz 2022’de onun ayağına giderek çöpe atmıştı zaten. Zaten Erdoğan, Biden’dan önce 28 Nisan’da Suudi Arabistan’a gidip Selman’la kucaklaşmıştı.
Türkevi’ndeki buluşma Erdoğan ve Netanyahu arasında yüz yüze ilk görüşmeydi. İsrail’le 2009-2010 yıllarından itibaren düşük düzeyde, hatta zaman zaman hasmane seyreden siyasi ilişkiler de Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri’yle paralel olarak 2022’den itibaren yeniden canlanmış, yeniden Büyükelçilik düzeyine yükseltilmişti.
Netanyahu’nun Erdoğan ile görüşmesine geniş yer veren İsrail medyası Türkiye’de özellikle iktidara yakın mecralarda Netahyahu görüşmesine ilk gün hiç yer verilmemesine tepki gösterdi. Erdoğan’ın gazetecilerle sohbetinde bu konuya geniş şekilde değindiği, öne çıkardığı, iktidar yanlısı gazetelerin de 22 Eylül’de ilk sayfalarında yer verdiği görülüyor.
Türkiye-İsrail gündeminin sabit konular Filistin ve enerji zaten. Erdoğan ile Nev York’taki görüşmenin kesinleşmesiyle Netanyahu, Ağustos sonunda İsrail-Türkiye doğal gaz boru hattı projesini canlandırma işareti verdi. Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar’ın önümüzdeki günlerde boru hattı gündemiyle İsrail’e gitmesi bekleniyor.
Erdoğan Nev York’tayken ABD’deki İsrail kobisinin önemli merkezlerinden (beklenen yatırımlar açısından da önem taşıyan) Yahudi çatı kuruluşları temsilcileriyle de bütün bakanlarının katılımıyla geniş bir toplantı da yaptı.
Erdoğan’ın Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile görüşmesi sadece Doğu Akdeniz ve Ege’deki siyasi ve askeri gerilimin düşürülmesi, yasadışı göçle ortak mücadele bakımından değil, aynı zamanda turizm ve (yine) enerji başta olmak üzere ekonomik ilişişlerin geliştirilmesi için de önem taşıyordu. Biden’ın öteden beri Yunan asıllı Amerikan seçmenleri ve Yunanistan’a yakın duruşu, Miçotakis’in Biden ile tutan kimyalarıyla birleşince Ege ve Doğu Akdeniz siyasi dengesi Türkiye aleyhine bozulmuştu. Bunda Erdoğan’ın 15 Temmuz 2016 darbe girişimi ardından, F-35 uçakları programından çıkarılma pahasına Rusya’dan S-400 füzeleri almasının da etkisi oldu.
Erdoğan-Miçotakis görüşmesi hem Ankara hem Atina’yı memnun etmişe benziyor. Hem Türkiye hem Yunanistan’daki aşırı milliyetçi kesimler Kıbrıs dahil) uzlaşma havasından memnun olmasa da her iki ülke de seçimlerden yeni çıktı; yani oy baskısı altında değil.
Erdoğan’ın Türkiye’yi enerji geçiş istasyonu yapma projesinde sadece Rusya, Azerbaycan ve İran değil, İsrail ve Yunanistan’la da işbirliği hedefliyor.
Erdoğan’ın ısrarcı siyasetini Biden ile Beştepe, ya da Beyaz Saray’da görüşme konusunda bırakması beklenmemeli. Ama artık olsa da olur olmasa da havasına girdiği anlaşılıyor. Bakarsınız Kasım 2024’de Biden seçilemez, yani gelene bakılır, Erdoğan yerinde duruyor nasıl olsa.
Erdoğan, başta alıntıladığım Putin ve daha doğrusu Rusya’yla ilişkiler savunusunu ise “G20’den önce Soçi Buluşmasında Putin’le yaptığınız görüşmenin tavrı, Birleşmiş Milletler marjına yansıması nasıl oldu?” sorusu üzerine yapmış.
Ama hayır, Erdoğan’ın Biden ile Putin arasında kaldığını söylemek de yanlış olur Türkiye’nin Rusya-Ukrayna tutumunun yüzde 100 ABD’nin yanında olduğunu söylemek, Rusya’yla irtibatı koparmak da öyle. Ama Türkiye’nin daha az iniş çıkışlı bir dış politika çizgisine geçmesi ekonomi açısından da gerekli.
Baksanıza Macaristan’dan sonra Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki de Ukrayna’ya silah göndermeyi keseceğini açıkladı. Dahası, Biden’ın Ukrayna’ya yaptığı mali ve askeri yardımın şeffaf olmadığını iddia eden ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelensky’nin Kongre’ye hitabını engelledi.
Dengeler hızla değişiyor, manzara onu gösteriyor.
ABD’nin seçeceği 47’inci Başkan, Türkiye’nin 12 Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın çalışacağı 5’inci Başkan olacak. AK Parti…
İçişleri Bakanlığı 4 Kasım sabahı Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ü, Batman Belediye başkanı Gülistan…
Karl Marx’ın meşhur sözüdür: tarihte olaylar ilkinde trajedi, ikincisinde komedi olarak tekrarlanır. CHP’li İstanbul Büyükşehir…
ABD’nin Orta Doğu’dan da sorumlu Merkezi Komutanlığı (CENTCOM) 1 Kasım’da gönderileceği duyurulan ilk B-52 stratejik…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanmasını protesto etmek için düzenlenen mitingdeki…
Avrupa Komisyonu'nun üyeliğe aday ülkelerin son bir yıl içindeki gelişmelerini değerlendiren yıllık raporu, 30 Ekim…