Siyaset

Seçim analizleri: “Cahil Halk” retoriğinden kurtulun

Ekonomisi ve diğer tüm alanları (sağlık, eğitim, güvenlik, telekom vsvs) güzel bir ülkede yaşamak istiyorsanız, “Cahil Halk” retoriğinden kurtulun, iyi bir yurttaş olarak seçim kanunlarını, siyasi parti kanunlarını ve de ilgili mevcut gelişmeleri vs yakından takip edin. En önemlisi gerçek verilere güvenin.

CHP’nin şaşırtıcı olarak yorumlanan başarısını gördüğümüz 2024 mahalli yönetim seçimlerine yönelik bazı notlarımızı bir kaç yazıda aktarmak istiyoruz. Bu yazıda YSK verilerinden hareketle, sadece mahalli seçimlerdeki “Kırsal Bölge” boyutuna değinmek istiyoruz.

14 Mayıs seçimleri arkasından yayınladığımız analizde, “tek ve çift sandıklı yerlerin” 2,3 milyon oy farkı yaratarak, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinde etkili olan faktörlerden birisi olduğunu ortaya koymuştuk. 2024 Belediye seçimlerinde ise bu etki AKP ya da Erdoğan için çalışamadı. Bunun nedenlerini bu yazıda anlatacağız.

Arkadan gelen yazılarda, veriye dayalı başka tespitlerimiz de olacak. Başlayalım…

31 Mart 2024 Seçimlerinde, Kayıtlı Seçmen Sayısı Nedir?

YSK “Açık Veri” sayfasındaki 8 nisan 23:00 itibariyle gösterilen verilerden bakarsak, seçim sonuçları aşağıdaki tabloda verilen şekilde yani il-il kayıtlı seçmen sayısı 61.430.886 olarak gerçekleşmiş. 10 ay önceki 2023 genel seçimi ile (Yurtiçinde 60.771.236) kıyaslandığında, 659.650 kişi artmış gözüküyor. Bu sayının içinde 1 milyon 32 bin 610 ilk defa oy kullanacak genç bulunuyor (demek ki 350 bin kadar vefat var).

Aşağıdaki tabloda ilk sütunda 28 Mayıs 2023 seçimlerindeki kayıtlı seçmen sayısı var. 2. kolonda 2024 Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde 30 ildeki kayıtlı seçmen sayısı bulunuyor. 3. kolon ise geri kalan 51 büyükşehir olmayan ildeki İl Genel Meclis seçimlerine kayıtlı seçmen sayısını veriyor. Sarı kolon anlamlı bir veri olduğu için ayırdık ama aslında 3. kolondaki rakamların içinde mevcut.

Dolayısıyla il-il kayıtlı toplam seçmen sayısı 5. kolonda yer alıyor. 6. kolonda 28 Mayıs 2024 cumhurbaşkanlığı seçiminden bugüne kadar geçen 10 aylık sürede artan seçmen farkını il-il görüyorsunuz. Şimdi bu tablodan bir kaç konuya işaret edelim.

Belediye Meclisi Nedir, İl Genel Meclisi Nedir?

Sarı kolon önemli dedik. Ama bunu anlatmadan önce çoğu kişinin bilmediği bir konuya açıklık getirelim.

2005 tarihli 5393 sayılı belediye kanuna bakarsanız, belediye kurulması için bir yerleşim alanında minimum 5.000 kişi yaşıyor olması gerekli :

“Köylerin veya muhtelif köy kısımlarının birleşerek belediye kurabilmeleri için meskûn sahalarının, merkez kabul edilecek yerleşim yerinin meskûn sahasına azami 5.000 metre mesafede bulunması ve nüfusları toplamının 5.000 ve üzerinde olması gerekir.”

Sarı ile işaretli bölgelerde yaşıyan 3.664.132 kayıtlı seçmen —ki çoğunluğu tek ve iki sandıklı bölgeler yazımızdaki yerlerle eşleşebiliyor– belediyelere bağlı olmadıkları için, Belediye Başkanları ve Belediye Meclisleri için oy kullanmıyor.

31 Mart 2024 mahalli yönetim seçiminde 30 Büyükşehirdeki seçmenler İl, İlçe Belediye Meclisleri için oy kullanırken, 51 büyükşehir olmayan illerde yaşayanlar, İlçe Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi için oy kullandı. Bunun nedeni ise İl Genel Meclisi’nin bağlı olduğu il özel idarelerinin, Büyükşehirlerden 2014’te yasal değişiklikle kaldırılması.

51 Büyükşehir olmayan illerde bulunan İl Genel Meclisi, İl Özel İdaresinin karar organı olarak Valiliğe bağlı. Bu illerdeki yerel halkın ihtiyacı olan hizmetler için yine seçimle gelen İl Genel Meclisi karar alıyor ve bütçesini de Valilikten temin ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “oy Vermezseniz, hizmet gelmez” tehdidinin geçerli olabileceği bir nokta budur.

65 Yaş Maaşı

Şimdi gelelim, bu sarı kolondaki kişilerle ilgili yorumumuza.

3,7 milyon kişinin yaşadığı kırsal alan belediyelere bağlı olmadıkları için, bulundukları –büyükşehir olmayan– şehrin belediye başkanına da oy verme hakkı yok dedik. Ama bu kişiler Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy verdiler. Yine takrarlayacağız, Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu bölgelerde 2,3 milyon fark oluşturdu.

Bunun çok geçerli bir nedeni de 65 yaş üstü maaşı. Ülkemizde sosyal güvencesi olmayan, çoğunluğu kırsal alanlarda yaşayan muhtemelen 900-950 bin kişi (son rakamı 2022’de verilen bir soru önergesinden 836,7 bin olarak görüyoruz) yaşlılık maaşı alıyor.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, seçimden hemen önce yani 2024 Şubatında memur maaş katsayısında yapılan düzenleme sonrası 65 yaş aylığında da ödeme miktarında artışa gidildiğini açıkladı. 65 yaş aylığı 3.184 TL’den Temmuz’da 4.747,80 TL’ye çıkarıldı. Yani seçimden 1 ay önce yüzde 49 zam oranıyla. Emeklilere “dipsiz kuyu” diyen iktidar için ne ilginç bir durum değil mi?

AKP’ye oy verenler

Yaşlılara ödenen para miktarını merak edenler için Nisan 2024’de engelli ve yaşlılık maaşları olarak 4,8 milyar TL yatırıldığını not edelim. Bu rakamın 2,6 milyar TL’si yaşlı aylığı ve 2,2 milyar TL’si engelli aylığı. 6 aylık rakam 4,8 x 6 = 28,8 ve zam oranına göre hesaplarsak, diğer 6 ay 43 milyar olmak üzere 2024 yılında yaşlı ve engellilere ödenecek para 72 milyar TL civarı oluyor.

Sosyal güvencesi olmayan kişilere devletin destek vermesini doğru buluyoruz ama burada anlatmaya çalıştığımız şey, iktidarın kendisine oy potansiyeli gördüğü halk tabakalarına destek olurken, muhtemelen oy değeri olduğunu düşünmediği kesimi ihmal ediyor olması.

Yaşlılık ya da engelli maaşı alan kişilerin ve ailelerinin AKP’ye oy vermesi anlaşılabilir bir durum. Buna ilaveten seçimde AKP’ye oy vermez ise, Valilik üzerinden köylerine ya da bölgelerine hizmet gelmemesinden korkmak da anlaşılabilir bir durum (Erdoğan genel söyledi sanıyorduk ama aslında kırsal bölgeye özel söylüyormuş). Böylece AKP bu bölgelerdeki 3,7 milyon kişiyi göbeğinden bağlamış durumda. Bunu anlamadan, “seçimi cahil halk yüzünden kaybettik” diye yorumlamamız yanlış olur.

“Cahil halk yüzünden” retoriği

Diğer taraftan, bu kişilerin Belediye Başkan ve Meclislerine oy kullanmaması da CHP’nin daha çok ilde kazanmasında önemli bir faktör olmuş olabilir.

Yazıyı bir kıssadan hisse ile bitirelim; Ekonomisi ve diğer tüm alanları (sağlık, eğitim, güvenlik, telekom vsvs) güzel bir ülkede yaşamak istiyorsanız, “Cahil Halk” retoriğinden kurtulun, iyi bir yurttaş olarak seçim kanunlarını, siyasi parti kanunlarını ve de ilgili mevcut gelişmeleri vs yakından takip edin. En önemlisi gerçek verilere güvenin. O zaman “yine mi” mutsuzluğunu yenmek mümkün olur.

Bir sonraki bölümde, başka bir açıdan değerlendirme yapacağız. Bu arada Ali Çağatay’ın bahsettiği hile konusuna da değineceğiz.

 

Kaynak: Bu yazı daha önce turk-internet.com sitesinde “Mahali Yönetim Seçimleri Analizi-1” başlığı ile yayımlanmıştır.

Füsun Sarp Nebil

Teknoloji stratejisti - Yazar

Recent Posts

Asgari ücret, işsizlik, faiz çıkmazı: 2025 ekonomisine ön bakış

2024’ü geride bırakmak üzereyiz. 2025’e girerken ekonomimiz ne durumda? Doğru yolda mıyız? Kısa bir değerlendirme…

7 saat ago

Asgari ücret Suriye harekâtından önce geldi: Şu cümleye hazır olun

“Milli birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde” diye başlayan bir cümleye hazır…

11 saat ago

Asgari ücret belirlendi: “Şubat ayında açlık sınırının altında kalacak”

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2025 yılı için geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere dördüncü toplantısını…

12 saat ago

Balıkesir’de patlayıcı fabrikasında patlama: 11 kişi öldü

Balıkesir'de Karesi ilçesinde patlayıcı üretilen fabrikada 24 Aralık'ta patlama ve çökme meydana geldi. Patlama sonucunda…

1 gün ago

Erdoğan bu Cuma Şam’a gitmiyor ama bakın nereye gidiyor?

Baştan söyleyeyim: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ona bu Cuma namazını Emevî Camiinde kıldırma yarışındaki meslektaşlarımızı hayal…

1 gün ago

Türkiye’nin Orta Doğu/Arap Politikası: AKP Öncesi ve Sonrası

Orta Doğu, güvenlik, ekonomik, kültürel, tarihi ve insanlık ilişkilerimiz açılarından dış politikamızın yaşamsal alanlarından birini…

2 gün ago