Yargıtay’ın toplam 324 üyesinden 193’ünün oyları ile Ömer Kerkez 2028 yılına kadar dört yıl görev yapmak üzere Yargıtay başkanlığına seçildi. Sonuç Türkiye’ye, Yargıtay ve yargı camiasına hayırlı olsun. Görev süresi 2028 cumhurbaşkanlığı adaylarının kesinleşeceği tarihten sonraya kadar sürecek olan, makul, işlerinde titiz ve çalışkan, sosyal yönü güçlü bir yargıç olarak bilinen Sayın Kerkez’e zor görevinde üstün başarılar diliyorum.
Tecrübeli yargı gazetecisi Alican Uludağ’ın, Yargıtay başkanlığına, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesi sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın lehine devreye girdiği Mehmet Akarca’nın seçileceğini ima ettiği tweeti yanlış çıkardıkları için Yargıtay üyelerini ayrıca kutluyorum.
Yargıtay üyelerinin Cumhuriyet Başsavcısı seçimlerinde de benzer bir tablo çıkarmalarını, kamuoyuna Yargıtay’ın siyasetin üzerinde ve hukukun teminatı olduğu mesajını daha güçlü vermelerini diliyorum.
Yargıtay üyelerinin tahminen beş ayrı tarikattan olduklarına, Yargıtay içinde güç mücadeleleri olduğuna, siyasetçilerden gelecek işarete göre başkanın belirleneceğine dair söylentiler karşısında bu seçim, aklıselimin, en azından Yargıtay’da, siyasete galip geldiğini gösteriyor.
Yargıtay genel kurulu, gerçek hâkim teminatlarına sahip, mesleğinde temayüz etmiş olan, emekli olmaya yaklaşmış 324 kıdemli yargıçtan oluşuyor. Yargıtay üyeleri 12 yıl süre ile görev yapmak üzere seçiliyor. Seçimlerini, cumhurbaşkanının çoğunluk üyelerini belirlediği, ilaveten kendi atadığı Adalet Bakanı vasıtasıyla her bir kararına hâkim olduğu Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) yapıyor.
Ancak Yargıtay üyeleri seçildikleri andan itibaren HSK’nin etki alanından çıkıyor ve Yargıtay üyeliğinin istisnai teminatlarına sahip oluyorlar: Görevden alınamazlar, başka bir yere tayin edilemezler ve özlük hakları kısıtlanamaz. İşledikleri suçlardan dolayı soruşturulmaları ise kendi mesai arkadaşlarının izin vermesine bağlı. Yargılamaları Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi’nde yapılır.
Yargıtay üyeleri, kendilerini atayan iktidara ileri derecede sadık değillerse ya da hür iradelerini iktidara ipotek eden gizli saklı işleri yoksa vicdanlarına göre hareket edebilirler.
Bu seçim sonuçları, farklı siyasi görüşlere sahip olsalar da Yargıtay üyelerinin kahir çoğunluğunun Yargıtay’ı siyasi tartışmaların ve eleştirilerin konusu olmaktan çıkarma yönünde bir asgari müşterekte buluştuğunu gösteriyor.
Seçimin sonucu Sayın Erdoğan’ın Yargıtay üzerindeki etkisinin azaldığına da emare.
Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, Anadolu Ajansı’nın aktardığına göre seçilmesi üzerine Yargıtay üyelerine yaptığı konuşmada “Sizlerle beraber, hep birlikte yargımız için, Yargıtayımız için ne yapılması gerekiyorsa bunlara bakacağız. Başka hiçbir şeyle uğraşmaya zamanımız da yok, enerjimiz de yok” demiş ve “Yargıtay’ın itibarını korumak için elinden geleni yapacağı” sözünü vermiş.
Kerkez, son dönemde yargı organlarının ve Yargıtay’ın sürekli konuşulur, tartışılır hale geldiğini belirterek “Bu olumsuz tartışmaların en azından bizden kaynaklı sorunlarını mutlaka bir an önce çözmemiz gerekiyor. Biz yargı için zaten büyük fedakarlıklarla görev yapıyoruz. Bunu hiç esirgemeden sonuna kadar devam ettirmemiz gerekiyor” demiş.
Sayın Kerkez’in sözlerinin olumlu etkilerini yakın zamanda görebilmeyi dilerim. Hemen akla gelen ayyuka çıkmış konularda etkisi nasıl olacak acaba?
Yargıtay üyelerinin tam şeffaf ve hesapverir olması, yolsuzluğa bulaşmaları veya bundan şüphe edilmesi durumunda ya şüphenin haksızlığını ya da varsa yolsuzluğu net ve kamuoyunun ikna olacağı şekilde makul olarak ortaya çıkaran soruşturmalar yapabilecek mi?
Kerkez’in yargı tarihine geçmeyi hak eden şu sözleri Yargıtay başkanlığının nitelikli bir hukukçuya teslim edildiğini gösteriyor:
“Türk yargısı insan haklarına, temel hak ve özgürlüklere saygı fikrini aklına, bağımsızlığın gücünü kararına, tarafsızlık ve adalet duygusunu yüreğine kazımış gerçek hâkim ve savcıların sırtında yükselecektir.”
Kerkez bu sözlerini, yanına avukatları ve adlî görevlilerini de ekleyip “… kazımış hâkim, savcı, avukat ve adlî görevlilerden oluşan gerçek hukukçuların sırtında yükselecektir” diye geliştirerek, çerçeveletmek, tüm adliye binalarına, hâkim odalarında ve mahkemelerde hâkimlerin tam karşısına asmak gerek.
Üç MHP milletvekilinin istifası haberi 20 Kasım akşam saatlerinde siyaset kulisine bomba gibi düştü. Beklenen…
Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Çayırhan Termik Santrali’nde yaklaşık 500 madenci özelleştirme kararına karşı kendilerini maden…
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın üç MHP milletvekilinin istifasının istendiğini, istifa…
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın beraberindeki heyet ile birlikte CHP Genel Merkezi'ne gitti,…
Almanya, Fransa, İtalya, İspanya ve İngiltere dışişleri bakanları Polonya Dışişleri Bakanının ev sahipliğinde 19 Kasım’da…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeni bir nükleer doktrin imzalamasıyla ilgili…