Türkiye’nin yoğun gündeminde üst düzey bir Türk heyetinin 17 Temmuz’da Nijer’e yaptığı ziyaretini, kapsamlı ikili temas ve anlaşmaların olmanın ötesinde Afrika’da son zamanlarda öne çıkan Türkiye-Fransa çekişmesinin önemli bir aşaması olarak okumak gerekiyor. Batı Afrika ülkesi Nijer ile imzalanan petrol ve gaz anlaşmaları da resmi tam olarak vermiyor.
Bunun için günübirlik Nijer seyahatine katılan Türk heyetinin oluşumuna bakmak bir fikir verebilir. Dışişleri Bakanı Hakan Fiden Başkanlığındaki heyette Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Ticaret Bakan Yardımcısı Volkan Ağar ve Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün de vardı.
Özetle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dışında, üst düzey bir resmi ziyarette yer alabilecek bütün kadro oradaydı. Bunun bir nedeni Nijer yönetimin bir yıl kadar önce 26 Temmuz 2023’de bir darbeyle değişmiş olması; devlet başkanı da bu darbenin lideri General Abdurrahmane Tchiani. Erdoğan, darbeci lideri ziyaret etmek istememiş olabilir ama konumuz da tam burada başlıyor.
Dışişleri Bakanı Fidan’ın, Nijer temasları hakkında söyledikleri, medyada yer aldığı üzere “Türkiye Nijer’le uranyum anlaşması peşinde” açısının ötesinde olduğunu gösteriyor. İletişim Başkanlığı zaten uranyum haberlerini yalanladı; Rusya, Akkuyu nükleer santraline zenginleştirilmiş uranyumu kendisi getirecekti.
Nijer yönetimiyle, kendi saydığı sıra ile, “terörle mücadele, eğitim, enerji, sağlık, ticaret, güvenlik, savunma dahil birçok konuyu” görüştüklerini söyleyen Fidan’ın şu sözleri dikkat çekiyor:
• “Somali’de yaptığımız gibi Nijer’de de terörle mücadele çerçevesinde savunma sanayisini ve istihbarat kapasitesini ilerletmek için neler yapılabileceği hususunu ele aldık. Sahel bölgesindeki istikrarsızlığın ana kaynağı olan teröre karşı ne gibi adımlar atacağımızı ayrıca tartıştık.”
Sahel, Sahra Çölü altı Batı Afrika bölgesine verilen isim. Türkiye uzun süredir Afrika’nın Doğusunda Somali ile çok yakın ilişkiler kurdu. Somali sahillerini önümüzdeki 10 yıl Türkiye koruyacak ve bu arada bir Somali Deniz Kuvvetleri birlikte oluşturulacak. Türkiye petrol ve gaz arama-çıkarma hakları da alıyor.
Şimdi benzeri kapsamlı işbirliğini Batı Afrika’da, Nijer ile oluşturma siyaseti izleniyor.
Sahel bölgesi kaynıyor. Afrika’daki sömürgelerini Cezayir’den başlayarak resmen kaybeden Fransa, şimdi etki alanını da kaybetmeme mücadelesinde.
Tchiani yönetime el koyar koymaz ABD ve Fransa ile Nijer arasındaki anlaşmaları feshetti; Başkent Niamey’de artık Fransız büyükelçiliği yok. El Kaide’nin Sahil Bölgesi kolu Boko Haram ve IŞİD’in Sahil, yani Sahra Altı kolu JNIM’den gelen tehdide karşı ülkede bulunan -ama Nijer yetkililerine göre bir sonuç alamayan- Fransız ve ABD birlikleri de çekilmiş durumda.
Nijer’in iki komşusu, Mali ve Burkina Faso’da da benzeri bir durum var. Mali’de 28 Ağustos 2020 darbesiyle iş başına gelen Halkın Kurtuluşu Ulusal Komitesi adlı cuntanın başındaki Assimi Goita bulunuyor. Burkina Faso’daysa 30 Eylül 2022 darbesiyle -daha önceki darbe yönetimini devirerek- başa geçen İbrahim Traore başta. (Senegal’de de bir darbe tehlikesi seçimler yoluyla savuşturulmuştu.)
Nijer ile birlikte iki komşusunu saymamın nedeni, bu üç ülkenin üyeliklerini demokrasiye geçene dek aslıya alan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğundan (ECOWAS) ayrılarak 6 Temmuz’da, yani iki hafta kadar önce Sahil Devletler Topluluğunu (AES) ilan etti.
AES’nin ECOWAS’tan farkı hem ekonomik hem askeri işbirliği öngörmesi.
Fidan’ın “Sahel bölgesindeki istikrarsızlıktan” söz etmesi doğrudan bu yeni oluşuma atıfta bulunuyor. Fakirlik çeken üç komşu ülkenin de denize çıkışları yok; dolayısıyla ayakta durabilmeleri için dışarıdan desteğe ihtiyaçları var.
Türkiye Nijer ve AES ülkelerini güçlendirmeye çalışırken Batı Afrika’daki Fransız etkisine karşı da tutum alıyor. Bunu yaparken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 2013’te Mısır’da yönetimi darbe ile ele geçiren Abdül Fettah Sisi’ye tepkiyle Mısır’la ilişkileri kesmesi -ve şimdilerde yeniden kurmasından farklı bir çizgi izleniyor. Bu, ideolojik duruştan çok Türkiye’nin çıkarları odaklı, pragmatist bir duruşu gösteriyor.
Bir ayrıntı daha var. Üç Afrika ülkesi de El Kaide ve IŞİD’e karşı savaşlarında Rus Wagner paralı askerlerinden destek almayı düşünüyor. Amerikan ve Fransız askerlerinin yerini Rus paralı askerlerinin almasındansa NATO üyesi Türkiye’nin alması gibi bir seçenek de var ortada yani.
ECOWAS ülkelerini halen Fransa’ya bağlayan en önemli etken, ortak para birimi olarak Afrika Frankı (CFA) kullanması ki İtalya Başbakanı Giorgia Meloni bunu Fransa’nın Afrika’daki yeni sömürgecilik soygunu olarak teşhir ediyor.
Yani sadece NATO değil Avrupa Birliği içinde de Fransa’nın Afrika’daki eski sömürgeleri üzerindeki etkisi üzerinde fikir birliği görünmüyor.
Türkiye’nin Nijer açılımına bu değerlendirmelerle bakmak manzarayı netleştiriyor. Türkiye kendisini Afrika’nın doğusundan sonra batısında da o ülkelerle ortak çıkarlar temelinde öne çıkaran bir seçenek olarak kabul ettirmek istiyor ve mesafe alıyor.
MHP lideri Bahçeli’nin Öcalan açılımıyla başlayan gelişme ve tartışmaların hem MHP hem de CHP’de oy…
President Tayyip Erdoğan welcomed Donald Trump's return to the US presidency. During Trump's previous tenure,…
Türkiye’yi hedef alan iki vekil gücün liderlerine ilişkin Ekim ayında, ardı ardına önemli gelişmeler yaşandı.…
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesine memnun oldu. Bir sorun çıktığında doğrudan…
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 13 Kasım’da Ankara Büyükşehir Belediyesine usulsüz harcama soruşturma başlatmasından saatler sonra İstanbul…
Türkiye’de ana siyasi gelişmelerin birçoğunda belirleyici olan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) genel başkanı Devlet Bahçeli;…