Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin kredi notunu yükseltti. Aynı gün içinde Kamu Özel İşbirliği şirketleri için vergi artışını öngören maddenin de bulunduğı vergi düzenlemesi TBMM komisyonunda kabul edildi. Projelerin bütçeye yükü, daha önce şirketlere uygulanan vergi indirimleri ve afları düşünüldüğünde ise yapılan düzenleme “devede kulak” kalıyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s 19 Temmuz’da Türkiye’nin kredi notunu iki basamak artırarak B3’ten B1’e yükseltti ve görünümü “pozitif” olarak tuttu.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Moody’s kredi notumuzu ilk defa iki kademe artırdı. Uyguladığımız program sayesinde ülke kredi notumuzu 11 yıl sonra yükselten Moody’s görünümü pozitif olarak korudu” dedi.
Şimşek, ekonomideki dengelenme, azalan dış finansman ihtiyacı, artan uluslararası rezervler ve dezenflasyon sürecinin bu artışta etkili olduğunu belirtti.
Bakan, “Görünümün pozitif olarak korunması programımıza duyulan güveni yansıtırken potansiyel not artışlarına işaret ediyor. Ekonomimizin dayanıklılığını artıran kurala dayalı ve öngörülebilir politikalarımızı uygulamaya kararlılıkla devam edeceğiz,” dedi.
Moody’s Türkiye’nin kredi notunu yükselttiğini açıklarken Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına dair Kanun teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi.
Pakette Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) şirketleri için kurumlar vergisinin yüzde 23’ten yüzde 30’a çıkarılması, Türkiye’de faaliyet gösteren çok uluslu şirketlerin kârlarından yeni vergiler alınması, yurt dışına çıkan Türk vatandaşları için çıkış vergisinin artırılması ve vergi kaçakçılığıyla mücadele için bir dizi önlem gibi düzenlemeler yer alıyor.
Yapılan değişikliklerle 3.8 milyar ile 5.4 milyar TL arasında ilave gelir hedefleniyor.
Komisyon muhalefet sıralarından gelen eleştirilerle tartışmalara sahne olurken Gazeteci Çiğdem Toker özellikle KÖİ’ler ile ilgili düzenlemelerin kamuoyunda yer bulan rahatsızlıklara bir cevap niteliğinde olduğunu ancak KÖİ’lerin bütçeye yükü düşünüldüğünde gelecek ilave gelirin ancak “devede kulak” kalacağını belirtti.
T24’teki köşesinde vergi düzenlemesini kaleme alan Toker, KÖİ projeleri için bütçeden 162 milyar TL ayrıldığını, Bakanlığın bu vergi artışıyla beklediği 557 milyon TL gelirin projelerin bütçeye yükünün yanında çok küçük kaldığını vurguladı.
Toker, düzenlemedeki bu hamlenin ancak KÖİ projelerine yönelik eleştirilerin dikkate alındığını gösterdiğini belirtiyor. Projenin yükü ile gelecek ek gelir arasındaki fark dudak uçuklatıyor: “Devletin KÖİ projeleri için müteahhitlerden aldığı Kurumlar Vergisi’nde yapacağı artışla elde edeceği vergi geliri, onlara bir yılda ödemeyi taahhüt ettiği tutarın 291’de biri kadar.”
Toker’e göre vergi artışıyla gelebilecek fiyat artışları da yine vatandaşların cebinden karşılanacak:
“Geçiş tarifelerinin, yani bizlerin ödediği tutarların müteahhitle devlet arasındaki gizli sözleşmede yazılı tutarların altında belirlenmesi, o şirketlerin bir jesti değil.
Sırf halk ödeyebilsin, o yolu kullanabilsin diye iktidarın isteğiyle yapılan bir uygulama. Aradaki farkı sonrasında zaten şirkete ödüyor. O da bütçe kaynaklarından çıkıyor.
Dolayısıyla, yeni vergi paketiyle Kurumlar Vergisi’nde, KÖİ şirketleri için yapılan 5 puanlık artıştan beklenen 557 milyon TL’nin bir kısmının 2025 yılında yine onlara gideceğini söylemek yanlış olmayacaktır.”
DW Türkçe’den Pelin Ünker’in haberine göre, Erzincan İliç’te yol açtığı siyanür sızıntısıyla bilinen Anagold’un geçen yıl silinen vergi borcu 7.2 milyon dolardı (236 milyar lira). Ayrıca İstanbul Havalimanı’nı işleten Cengiz ve Kalyon’un 1.1 milyar euro (yaklaşık 38.5 milyar lira) kira borcu 2042 ve 2043 yıllarına ertelenmişti.
Gazete Duvar’dan Bahadır Özgür’ün değerlendirmesine göre, “Zafer Havalimanı’nda yılda her 100 yolcudan uçmayan 96’sının parasını devlet ödüyor. Milyonlarca euro kaynak aktarıldı burayı işleten IC İçtaş İnşaat’a. 2023’te ödenen para 220 milyon lira. 50 milyon euroya mal olmuş havalimanı için devletin kasasından çıkacak toplam garanti ödemesi 66 milyon 369 bin euro. Benzer modelle inşa edilen havalimanlarının tamamına baktığımızda verilen yolcu garantisi tutmadığı için 2022 yılında devletin şirketlere ödediği para 178.2 milyon euro olmuştu. 2023 yılında bu rakam yüzde 12 arttı ve 199.7 milyon euroya yükseldi. Milletin yoksulluktan kırılmaya başladığı 2018-2023 arası dikkate alındığında ödenen toplam para ise korkunç. Tam 908.9 milyon euro. Yani 30 milyar liradan fazla.”
MHP lideri Bahçeli’nin Öcalan açılımıyla başlayan gelişme ve tartışmaların hem MHP hem de CHP’de oy…
President Tayyip Erdoğan welcomed Donald Trump's return to the US presidency. During Trump's previous tenure,…
Türkiye’yi hedef alan iki vekil gücün liderlerine ilişkin Ekim ayında, ardı ardına önemli gelişmeler yaşandı.…
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesine memnun oldu. Bir sorun çıktığında doğrudan…
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 13 Kasım’da Ankara Büyükşehir Belediyesine usulsüz harcama soruşturma başlatmasından saatler sonra İstanbul…
Türkiye’de ana siyasi gelişmelerin birçoğunda belirleyici olan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) genel başkanı Devlet Bahçeli;…