Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD, her yıl dünya genelinde elde ettiği verilerle hazırladığı “Bir Bakışta Eğitim” raporunu 2024 yılı değerlendirmeleriyle yayınladı. Rapora göre Türkiye’de yetişkinlerin yarısı lise mezunu değil, 18-24 yaş aralığındaki her üç gençten biri ne eğitimde ne istihdamda yer alıyor.
Türkiye Eğitim Derneği’nin düşünce kuruluşu TEDMEM‘in değerlendirmesine göre “Bir Bakışta Eğitim 2024” raporunda yer alan göstergeler, Türkiye’nin eğitimde nicel açıdan önemli bir mesafe kat ettiğini ortaya koyuyor. Ancak TEDMEM, “bu kazanımların sürdürülebilirliği ve eğitim sisteminin daha ileri taşınabilmesi için politikaların odak noktasının niteliğe yönelmesi” gerektiği görüşünde.
OECD’nin “Bir Bakışta Eğitim” raporunda öne çıkan bulgulardan biri, Türkiye’deki yetişkinlerin yarısından fazlasının lise diplomasına sahip olmaması. Türkiye’nin lise mezuniyet oranları, OECD ortalamasının oldukça gerisinde kalıyor.
Türkiye, Meksika ve Kosta Rika ile birlikte, OECD ülkeleri arasında en düşük lise mezuniyet oranlarına sahip ülkelerden biri. Buna karşın, Çekya, Polonya ve Slovakya gibi ülkelerde lise diploması olmayan yetişkinlerin oranı sadece yüzde 6 civarında.
Birçok öğrenci, ortaöğretimi tamamlamadan eğitim hayatına son veriyor. Özellikle düşük gelirli ailelerden gelen ve kırsal bölgelerde yaşayan öğrenciler arasında okuldan ayrılma oranları yüksek.
Bu oran, 25-34 yaş aralığındaki genç yetişkinler arasında yüzde 30. Yani üç gençten biri lise mezunu değil.
Gençler için çarpıcı bir diğer sonuç ise 18-24 yaş arası gençlerin istihdam ve eğitimdeki yeri. Rapora göre her üç gençten biri ne eğitimde ne istihdamda yer alıyor. Yüzde 31,1 olan bu oran, yüzde 13 olan OECD ortalamasının, oldukça üzerinde.
Türkiye’de üniversite eğitimi görenlerin, lise mezunlarına kıyasla iş gücü piyasasındaki kazançları OECD ortalamasına göre oldukça düşük.
Üniversite mezunları, lise mezunlarına göre sadece yüzde 28 daha fazla kazanıyor. OECD ortalaması ise yüzde 42.
Bu düşük maddi getiri, bireylerin üniversite eğitimine olan ilgisini azaltıyor.
TEDMEM’in değerlendirmesine göre Türkiye, hem 25-64 yaş aralığındaki lise mezunları (yüzde 62) için hem de üniversite mezunları (yüzde 74) için en düşük istihdam oranına sahip OECD ülkesi. Bu oranlar OECD ortalaması için sırasıyla yüzde 77 ve yüzde 87’dir.
Türkiye’de her dört üniversite mezunu yetişkinden biri istihdamda değildir.
Ancak, Türkiye’de kadınların üniversite eğitiminden sağladığı maddi getiri, erkeklere kıyasla daha yüksek, bu da kadınların üniversite eğitimine daha fazla yönelmesini teşvik edebilir.
Buna karşın, genç yetişkinler (25-34 yaş) arasında özellikle kadınlar için eğitim seviyesinde önemli gelişmeler kaydedildi.
2016 ve 2023 yılları arasında lise mezunu olmayan kadınların oranı yüzde 49’dan yüzde 31’e düştü.
Türkiye’de eğitim sisteminde öğretmenlerin büyük bir kısmı kadınlardan oluşuyor. İlköğretim seviyesinde öğretmenlerin yüzde 70’ten fazlası kadın. Ortaöğretimde de bu dengesizlik devam ediyor.
Erken çocukluk eğitimine katılım oranları ise Türkiye’de OECD ortalamasının oldukça altında. 3 yaş altı çocukların sadece yüzde 2’si erken çocukluk eğitimine katılıyor.
Rapora göre, Türkiye’de 6-14 yaş aralığında okullaşma oranı yüzde 98,8’e ulaşırken, 15-19 yaş aralığında eğitime katılım oranı yüzde 73 olarak gerçekleşti.
3-5 yaş aralığındaki çocukların okul öncesi eğitime katılım oranı ise 2014’ten 2022’ye kadar 20 puan artarak yüzde 48’e yükseldi.
Ayrıca, ilkokul seviyesinde sınıf tekrar oranları da yüzde 4’ü aşmış durumda. Pandemi sonrası uzaktan eğitimin getirdiği zorluklar, birçok öğrencinin yeterli seviyeye ulaşamamasına ve velilerin sınıf tekrarı talep etmesine yol açtı.
Eğitim harcamaları konusunda da Türkiye’nin OECD ortalamasının gerisinde kaldığı görülüyor. Türkiye’de ilköğretimden yükseköğretime kadar öğrenci başına yapılan yıllık harcama ortalama 5.425 dolar iken, OECD ortalaması 14.209 dolar.
TEDMEM’in saptamasına göre OECD ortalamasında mesleğin en üst kıdemindeki bir öğretmen mesleğe yeni başlayan bir öğretmene kıyasla kademelere göre yüzde 61-65 oranında daha yüksek maaş almaktadır. Türkiye’de bu oran ortalama yüzde 9’dur.
OECD ortalamasında lise öğretmenlerinin maaşı okul öncesi öğretmenlerine göre yüzde 12-17 daha fazla iken Türkiye’de öğretmen maaşları çalışılan kademeye göre önemli ölçüde farklılaşmamaktadır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanmasını protesto etmek için düzenlenen mitingdeki…
Avrupa Komisyonu'nun üyeliğe aday ülkelerin son bir yıl içindeki gelişmelerini değerlendiren yıllık raporu, 30 Ekim…
Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides’in Beyaz Saray’da ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı görüşme,…
TBMM'de 2025 yılı bütçe kanun teklifi görüşmeleri başladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Plan ve…
CHP’nin kitlelere sert muhalefet sözü vermesi için başına saksı düşmesi gerekiyormuş demek ki; o saksı…
Kayyum virüsü İstanbul’a da sıçradı. AK Partili ya da MHP’li olmayan bütün belediyeleri tehdit altına…