Siyaset

İsrail’e karşı yükselen küresel dalga ABD kıyılarına ne zaman vuracak?

İsrail’in Gazze’yi işgal kararı 9 Ağustos’ta dünyanın pek çok şehrinde kınandı. Fotoğraf İstanbul’dan. İsrail’e karşı yükselen tepki dalgası henüz ABD yönetiminin netanyahu hükümetine açık desteğini etkilemedi.

Yükselen küresel dalganın ulaştığı aşamanın en açık göstergesi, sadece 9 Ağustos’ta dünyanın pek çok şehrinde milyonlarca insanın meydanları doldurup hükümetlerinden İsrail’e karşı daha sert yaptırımlar talep etmesi değildi. Aynı zamanda Almanya hükümetinin halktan gelen tepkiler üzerine almak zorunda kaldığı bir karardı.
8 Ağustos’ta Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze’yi işgal planını ilanı üzerine Almanya’nın “Gazze’de kullanılabilecek” silah ihracatını durdurduğunu açıkladı. Almanya, yüzde 30 ile İsrail’in ABS’den sonra ikinci büyük silah tedarikçisi. Sattığı askeri malzeme arasında, tüfek mermileri, kara araçları ve yüksek teknoloji cihazları da var. Bunların hangisinin Gazze’de kullanılacağını ayırt edebilecek demek ki Berlin.
Almanya, İkinci Dünya savaşı öncesi ve sırasında işbaşındaki Adolf Hitler ve Nazi yönetiminin milyonlarca Yahudiyi, sırf Yahudi oldukları için öldürmelerinin vicdani yüküyle, şimdi aynısını Filistinlilere yapan İsrail yönetimine, bu sembolik harekete kadar açık destek verdi. O nedenle Merz’in CDU’sunun ortağı, muhafazakâr CSU itiraz etmiş, “bu Hamas’a destek demektir” diye.
Buluyorlar birbirlerini…

Yükselen dalga etkisi

İsrail’in Gazze’yi işgal kararı, Batı Şeria’yı ilhak planından bahsetmesi, Dürziler üzerinden Lübnan ve Suriye’nin güneyine göz dikmesi ve SDG’ye verdiği destekle Suriye’yi daha da karıştırması Netanyahu saldırganlığının hedefinin sadece “İsrail’in var olma hakkıyla” sınırlı olmadığını herkese gösterdi.
Bu kararın açıklanmasıyla birlikte dünyanın dört bir yanındaki Filistin’le dayanışma kolektifleri 9 Ağustos’u Küresel Eylem Günü ilan etmişlerdi. Londra’dan Madrid’e, İstanbul’dan Kuala Lumpur’a dek insanlar sokağa döküldü. Yükselen tepkiler dalgaya dönüşüyor.
İstanbul’da da yüzbinler sokaktaydı. 9 Ağustos gecesi Beyazıt Meydanından Ayasofya Camiine dek yürüyüş yapıldı. Muhalefet partilerinin İsrail’i kınayıp Filistin’e destek mitinginin polis tarafından dağıtıldığı ülkemizde, Filistin’e destek yürüyüşü sivil tepkileri resmi siyasetin hanesine yazmaya çalıştığı bir gösteriyor dönüştü; yine de halkın tepkisinin değerini azaltmıyor.
Filistin’e destek yürüyüşü dünyada Tel Aviv’den sonra en çok Yahudinin yaşadığı Nev York’ta da yapıldı.
Ancak İsrail’deki ırkçı-şeriatçı saldırganlığın şu anda dünyada kayıtsız şartsız tek destekçisi, aynı zamanda dünyanın en büyük ekonomik ve askeri gücü olan ABD.

ABD Siyonizmin kalesi

ABD’de sokakların İsrail’in Gazze’deki zalimliğine karşı yükselen tepkisinin Beyaz Saray ve Kongre’de yankı bulmamasının dört büyük nedeni var:
• ABD’nin ekonomik ve mali gücü üzerinde İsrail lobisinin etkisi.
• Muhalefetteki Demokratların iktidardaki Cumhuriyetçilerle İsrail’i dizginlemek değil desteklemek için siyasi rekabet içinde olması.
• Evanjelik fanatizmin ideolojik olarak Siyonizmi Hristiyanlığın parçası sayması.
• İsrail’in Hamas, Hizbullah, DEAŞ gibi örgütlerle savaşma potansiyeline inanılması.
Kendisini hâlâ özgürlükler diyarı olarak sunan ABD’de Harvard, Columbia, Berkeley gibi dünya sıralamasının başındaki üniversiteler, bir daha İsrail’in kınanmasına izin vermeyecekleri yeminleri ve ve yüz milyonlarca fidye vererek Trump yönetiminden bilimsel araştırma bütçesi almaya çalışıyor. (*) Diğer yandan Amerikan paralı askerleri Gazze’de İsrail’in hizmetinde.
Artık İngiltere, Fransa ve şimdi Almanya gibi Avrupalı müttefiklerinin de homurdanmaya başladığı bu durum ABD ve Trump yönetimi için dahi sürdürülebilir değil. Ama ABD, İsrail’i bırakmayacağına göre, geriye tek seçenek kalıyor. ABD’deki radikal Siyonist sermayedarları Netanyahu zulmünün artık İsrail’in de ABD’nin de çıkarlarına zarar verdiğine ikna etmek.

Not:

• Ben de ne zaman bizim özgürlükçü akademisyenlerimizden birisinin, bir daha ABD’ye davet edilmemeyi göze alıp bu fiyaskoyu eleştireceklerini, Türkiye’deki üniversitelerin fiyaskolarını sık sık eleştiren bir gazeteci olarak merakla bekliyorum.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

Komisyon’da Öcalan Oldubittisi: İstenen Mesajı Vermedi mi?

TBMM’deki Terörsüz Türkiye Komisyonu'nun çok şey beklenen 4 Aralık oturumu, sürece ne faydası olacağı kuşkulu,…

39 dakika ago

5 Aralık 1934: Kadınların Seçme ve Seçilme Hakkı

Türkiye, 5 Aralık 1934’te kadınların verdiği mücadelenin sonucunda  kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıdı. Fransa’dan…

1 saat ago

Yeni Anayasa’ya DEM Desteği İçin Üç Maddede Değişiklik Yeter mi?

TBMM Komisyonunun 4 Aralık toplantısı AK Parti-MHP ittifakının “Terörsüz Türkiye” sürecinin 2026 yılının ilk yarısındaki…

23 saat ago

Fidan: Savaş Yayılıyor, Bu Korkunç Bir Şey, Ama AB Güney Kıbrıs’a Rehin

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşının giderek daha geniş bir coğrafyaya yayıldığını, bunun “çok korkutucu…

2 gün ago

Erdoğan, Bahçeli’nin “Rezalet” Çıkışını Üstüne Almadı Barzani’yi Suçladı

İçişleri Bakanlığı 2 Aralık gecesi 22.15te Irak Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani’nin 29…

2 gün ago

CHP Operasyonları, Terörsüz Türkiye Sürecini Enfekte Ediyor

Dün, 1 Aralık, Ankara’da “Ortak Geleceğe Birlikte Bakmak” başlıklı bir çalıştay vardı. Diyarbakır merkezli araştırma…

3 gün ago