Siyaset

Soylu neden istifa etti, Erdoğan neden reddetti?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İçişleri Bakanı Soylu’nun istifa kararını geri çevirmesi ardından Soylu’nun kabinedeki ve AK Parti’deki konumu güçlendi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 10 Nisan saat 24.00’te koronavirüs salgınının yayılmasını yavaşlatma gerekçesiyle başlayan sokağa çıkma yasağının 12 Nisan saat 24.00’da biteceğini ilan ettikten dakikalar sonra, 12 Nisan saat 22.00 sularında görevinden istifa ettiğini Twitter hesabından duyurdu.
Soylu’nun yazılı istifa açıklamasında AK Parti iktidarlarında alışılmadık ölçüde özeleştiri yaptığı ve Cuma gecesi sokağa çıkma yasağı ardından yaşanan kargaşanın bütün sorumluluğunu üstüne aldığı görüldü.
Soylu açıklamasında, “Gayretle ve titizlikle yürütülen bir süreçte, tamamen salgının önlenmesine yönelik hafta sonu sokağa çıkma kararının uygulanmasının sorumluluğu, her yönüyle şahsıma aittir.
Başlangıçta kısıtlı saatlerde de olsa ortaya çıkan görüntüler, mükemmel yönetilen bu süreçle uyuşmadı” dedi.
Soylu’nun “Cumhurbaşkanım beni bağışlasın” ifadesi de ilginçti. Cuma gecesi yurt çapında tepki toplayan görüntülerin yanı sıra, Soylu’nun 12 Nisan’da Hürriyet gazetesinde yayınlanan demecinde “Öngöremedim” özeleştirisini yapması, bütün eleştirileri kabul ettiğini ve talimatı verenin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olduğunu söylemesinin Erdoğan’ı kızdırdığı anlaşılıyor. Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın öğle saatlerinde CNN Türk’e evinden bağlanıp “Cuma günü kargaşa oldu” demesi zaten Soylu’nun muhalefet partilerince istifasının istendiği siyaset kulislerini karıştırmıştı.

Kalın’ın sözlerinin satır araları

Kalın şunları söylüyordu: “Sokağa çıkma yasağı meselesi gündemdeydi. Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri çerçevesinde buna ihtiyaç olduğu zaman yapalım dedik. Bununla ilgili kararlar olayın seyrine göre şekillenecek. Cuma günü kargaşa oldu. Gerekli tedbirler mutlaka alınacak, bunlar zamanlı şekilde açıklanacak.”
Bu sözleri şu şekilde tahlil etmek mümkündü:
-Bilim Kurulu ve onun başındaki Sağlık Bakanı Fahrettin Koca zaten sokağa çıkma yasağı istiyorlardı,
-Cumhurbaşkanı buna henüz “ihtiyaç” olmadığını düşünüyordu, ama Cuma günü hızla karar verilip uygulanması “kargaşaya” neden oldu,
-Gerekli tedbirler “zamanlıca” açıklanacak ifadesinin satır arasında ise, sokağa çıkma ilanının “zamanlıca” yapılmadığı gizli eleştirisi bulunuyor.
Bu gelişmelerin dönüm noktasının Soylu’nun Cuma akşamı Erdoğan’a hafta sonu havanın da güzel olmasından dolayı ahaliyi evde tutmanın mümkün olmayacağına ikna etmesi yatıyor gibi görünüyordu.

Erdoğan’ın geri çevirmesiyle birlikte…

Hatırlanacağı gibi, Soylu’nun 31 ilde sokağa çıkma yasağı ilan etmesi ardından Sağlık Bakanı Koca ve Bilim Kurulu’nun bundan habersiz olduğu ve istifasını vermek isteyen Kurul üyelerinin Koca tarafından güçlükle durdurulduğu haberleri çıkmıştı. Ankara kulislerine düşen haberlerde Koca’nın bu durumdan duyduğu rahatsızlığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yansıttığı konuşuluyordu.
Ancak Soylu’nun istifa kararını açıklamasından hemen sonra siyaset kulisinde Erdoğan’ın istifayı kabul etmeyebileceği konuşulmaya başladı. Buna karşı çıkanlar ise Ankara Valisi Vasip Şahin’in Soylu’nun yerini alabileceğini söylüyordu. İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un geceyarısına birkaç dakika kala yaptığı açıklama durumu değiştirdi. Altun, Cumhurbaşkanının Soylu’yu başarılı bulduğunu ve göreve devam etmesini uygun bulduğunu söylüyor, Soylu’nun görevine devam edeceğini duyuduyordu.
Soylu’nun istifasının kabulü, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi kabinesinin şimdiye dek en ciddi kaybı olacaktı. Hatırlanacağı gibi, daha önce Soylu AK Parti içinden eleştirilere hedef olduğunda kendisini savunanlar arasında Erdoğan’ın seçim ortağı MHP lideri Devlet Bahçeli de yer almıştı. Soylu’nun yapılan ama sonucu açıklanmayan bazı anletlerde AK Parti bünyesinde kabinenin en başarılı bakanı olarak görüldüğü kulise sızmıştı.
Şimdiyse Soylu’nun hem kabine içindeki, hem de AK Parti bünyesindeki konumu ve gücü artmış bulunuyor. Soylu’nun istifa resti ve bu restin Erdoğan tarafından görülmesinin sonuçlarını Pazartesi gününden itibaren görmeye başlayabiliriz.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

Müthiş bir dezenformasyon operasyonundan CHP’ye dersler

Cumhurbaşkanlığına bağlı bir Dezenformasyonla Mücadele Merkezinin (DMM) kuruluşunu 5 Ağustos 2022’de ilan eden dönemin İletişim…

20 saat ago

DEM uyardı, AK Parti “Üçlü ittifakı” düzeltti, CHP topa sert girdi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın PKK’nın 11 Temmuz’da ilk silah bırakışını takiben 12 Temmuz’da yaptığı konuşmada AK…

1 gün ago

Türkiye hava gücünü akıllı güce dönüştürebilir mi?

2024 Nisan’ında İsrail'in İran'a saldırması ve İranın karşılık vermesiyle tabık olduğumuz karşılıklı hava saldırıları, yalnızca…

2 gün ago

Erdoğan’ın AKP, MHP, DEM üçlüsü sözleri resmi metinlerden niye çıktı?

  Öncelikle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 11 Temmuz’da PKK’nin silah bırakmaya başlaması ardından gözlerin çevrildiği 12…

2 gün ago

İlk somut adım: PKK silah bırakmaya başladı. Devamı nasıl gelecek?

PKK 47 yıl önce Türkiye’den bir Kürdistan koparmak için çektiği silahı 11 Temmuz 2025, saat…

3 gün ago

Öcalan ne demek istedi, Erdoğan ne diyecek?

PKK 47 yıllık sürdürdüğü, Türkiye’ye on binlerce insanın canına, trilyon düzeyinde ekonomik zarara ve hesap…

5 gün ago