COVID-19 hayatımızı ele geçirdiğinden beri, üretim yavaşladı, araç trafiği azaldı, şehirlerin havası temizlendi. Hayvanlar şehirlere inmeye, biz de yaşam alışkanlıklarımızı ister istemez sorgulamaya başladık. Temiz hava ve temiz sudan sonra gelen temel ihtiyacımız sağlıklı gıdaya erişim hakkı ve yolları üzerinde de giderek daha fazla düşünür olduk. Sözkonusu tarım olunca birbiriyle bağlantılı pek çok konu var: tarım ilaçlarının sağlığa zararları, gıda tedarik zincileri, üreticilerin sorunları, tarım işçiliği…
Salgın ve karantina günlerinde sadece un ve maya satışları değil, fide ve tohum satışları da patladı. İnsanlar artık ev ortamında hiç olmazsa bazı gıdaları yetiştirebilmek istiyorlar.
Kitlesel göç sonucunda büyükşehire dönüşen şehirlerde yaşam yıllar içinde giderek daha zorlu hale gelince, bir süredir bir tersine göç süreci de başlamıştı: büyük kentlerden küçük kente veya kasabaya, hatta hayatında ilk kez köye yerleşenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Bugünlerde devlet de köyüne geri dönmek isteyenlere, tarım sektörüne girmek isteyen gençlere teşvik planları açıklıyor.
Bu sürecin bir sonucu da, sinemamızın popüler temaları arasında yer alan “taşra sıkıntısının” yerine “taşra sükûnetini”, hatta pastoral bir “taşra coşkusunu” ele alacak filmler yapılması olur belki de, kimbilir.
Şimdi sizi temiz hava, temiz gıda ve “sakin şehir” kavramları üzerinde düşünmeye, ilham ve umut veren, yol gösteren bir projeyi incelemeye davet ediyoruz.
Güdül, Ankara’ya 100 km uzaklıkta, yaklaşık 10.000 nüfuslu bir ilçe. “Yeşil Güdül” projesi, gerek tarımsal üretim ve tüketim, gerekse kültürel mirasın korunup sürdürülmesi bağlamında, şehir-köy işbirliğiyle hayat verilen çok-bileşenli örnek bir agroekoloji uygulaması.
Aşağıda, “Yeşil Güdül” proje ekibinin web sitelerinin açılışı vesilesiyle kaleme aldığı bilgilendirme notuna ve gerekli linklere erişebilirsiniz.
“Yoğun kimyasal girdilere, ağır toprak işleme yöntemlerine, biyoteknolojik müdahalelere, monokültüre, uzak mesafeler içeren dağıtım zincirlerine dayalı endüstriyel tarım ve gıda sisteminin sürdürülebilir olmadığı her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Covid-19 kriziyle birlikte bu sistemin oluşturduğu gıda güvencesi riskleri daha da görünür hale geldi. Böyle bir dönemde, Ankara’nın Güdül İlçesinde sürdürülen “Güdül’de Gıda Topluluklarıyla Agroekolojik Dönüşüm” projesi kapsamında yapılan çalışmalar, bilge köylü tarımına ve üretici-tüketici temasına dayalı yerel gıda sistemleri için öncü deneyimler oluşturuyor.
Kısa süre önce İç Anadolu’nun ilk Sakin Şehir’i (CittaSlow) ilan edilen Güdül ilçesinde, Buğday Derneği öncülüğünde ve Dört Mevsim Ekolojik Yaşam Derneği ortaklığıyla, UNDP SGP/GEF desteğiyle yürütülen proje kapsamında süren çalışmalar ve proje çıktıları https://yesilgudul.net/ web sitesinde yayınlandı.
Agrokoloji; doğa-dostu tarımı teşvik eden, tarımın sosyal işlevlerini destekleyen, kültürel kimlikleri besleyen ve kırsal alanları ekonomik olarak güçlendiren bir toplumsal hareketi anlatır. Köylüleri ve küçük ölçekli çiftçileri güçlendirmek ve yerel gıda sistemlerini desteklemek yoluyla toplumların gıda güvencesine katkı verir.
Projenin odağında doğa-dostu temiz tarım uygulamaları yapan öncü çiftçiler ve onlarla dayanışma içinde olan tüketiciler ve gıda toplulukları var. Projenin hedefleri: (1) agroekolojik tarım uygulamalarını örneklemek, (2) öncü çiftçilere eğitim ve danışmanlık desteği sağlamak, (3) üreticileri tüketicilerle, gıda topluluklarıyla ve STK’larla buluşturarak aracısız satış ve dayanışma ağlarına girmelerini kolaylaştırmak ve (4) Güdül’ün tarım ve mutfak mirasını belgelemek var. Projenin faaliyetleri 2020 sonuna kadar devam edecek.
Web sitesinde bakliyat, sebze, meyve, işlenmiş ürünler, mera hayvancılığı, serbest yumurta tavuğu gibi farklı üretim alanlarında faaliyet gösteren küçük üreticilerin profil sayfalarını; ilçenin halkalı domatesten enginara, sumaktan keymana, yerel nohutlardan dağ ıspanağına ve hünnaba kadar tarımsal miras öğelerini, arpa tarhanasından mancar yemeğine, keyman ve kömbeye kadar, zengin mutfak kültürünün anlatımını bulabilirsiniz: https://yesilgudul.net/“
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in yeni yönetim döneminde Türkiye'ye ilk ziyareti Suriye'de Esad…
Donald Trump’ın “Türkiye Suriye’ye çöktü” ifadesini Türk medyasındaki haberlerin pek çoğunda bulmanız mümkün değil. Trump’ın…
Asgari ücret yine gündemimizde. Bu kez temel tartışma konusu asgari ücret ve enflasyon ilişkisi. Asgari…
Suriye’de gelişmeler baş döndürücü bir hız kazandı. Beşar Esad’ın 7 Aralık akşamı Moskova’ya kaçmasından yalnızca…
CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendi dönemindeki Suriye politikası nedeniyle yeniden gündemde. Cumhurbaşkanı Tayyip…
Suriye'de Esad rejimini deviren harekatın hazırlığının bir yıldan fazla bir süredir yapıldığı, Türkiye’nin, ABD’nin ve…