Ekonomi

Biyoçeşitlilik ekonomisi: Felaketlerle gelen yeni kavram

“Çeşitliliği azaltan faktörlerin tamamı toplumları başta ekonomik olmak üzere farklı zorlukların içine sürükleyebilir.

Bu yazıya bir soruyla başlamak yerinde olacak: “Biyoçeşitlilik ekonomiye ne kadar katkıda bulunur?” Ekologlar ve ekonomistler yıllardır bu tür sorulara cevap arıyorlar.[1] Özellikle gelişmekte olan ülkelerin hükümetleri farklı bakış açılarıyla cevaplarını ortaya koyuyorlar. Başarılı oluyorlar mı? Benim cevabım hayır; çünkü geride bıraktığımız iki yıla damgasını vuran çevresel felaketler ve Kovid-19 salgınıydı. Tüm bunların altında yatan da insanın doğa üzerinde kurduğu baskıydı.

Ekonomistler, sermaye ve emek gibi girdilerin üretime çevrilmesi için çözüm işlevlerini ortaya koyar. Bu işlevler, iktisatçıların iyi bildiği varsayımlar üzerine dayanır. Mesela, getiriler azaldıkça sermaye ve emeğin katkısı artar. İnsanın yaşadığımız gezegende hayatta kalmasına izin veren bileşenler solunabilir hava, içilebilir su ve tolere edilebilir sıcaklıklardır. Bunların tamamı yaşadığımız ekosistemin cansız bileşenleri olarak tanımlanır ve genellikle de hafife alınırlar. Ancak, bu bileşenlerin oluşturduğu dengedeki bozulma ekosistem içinde insana kadar gelen tüm etkileşimleri tersine çevirebilir. Bu durum, yaşadığımız gezegendeki tüm canlılar ile insanı bir darboğaza sokar.[2] Sonuç, yaşam kalitesindeki düşüşün yanı sıra, ekonomik güçlükler olarak da karşımıza çıkar.

Biyoçeşitlilik ekonomisi nedir?

Biyoçeşitlilik kelime olarak zor bir kavram gibi görünse de basitçe yaşamın çeşitliliğini anlatır. Bu çeşitliliğin içindeki dengenin bozulması, bugün, yaşadığımız gezegende baskın durumda olan insanı birçok açıdan etkiler. Fakat en önemlisi, toplumları ekonomik zorlukların içine sürükleyebilir çünkü besin üretiminden asgari yaşam standartlarına kadar tüm yaşam faaliyetlerimizin sürdürülebilirliğini çevremizdeki doğal yaşamın çeşitliliğine borçluyuz. Çeşitliliği azaltan faktörlerin tamamı toplumları başta ekonomik olmak üzere farklı zorlukların içine sürükleyebilir. Dolayısıyla, toplumların üretimi ve tüketimi arasındaki ilişkiye biyoçeşitlilik değişkenini soktuğumuzda “biyoçeşitlilik ekonomisi” denen kavram karşımıza çıkar. Biyoçeşitlilik ekonomisi, ekonomi, ekoloji ve biyoloji disiplinlerini birleştirerek biyoçeşitlilik kaybının sosyo-ekonomik nedenlerini analiz eden ve bunlara çözümler sunan bir alandır.

Ekonomistler ekolojik etkileşimleri görmezden gelmemeliler. Cambridge Üniversitesi öğretim üyesi Partha Dasgupta tarafından hazırlanan biyoçeşitlilik ekonomisi üzerine yeni bir rapor son günlerde çok dikkat çekti. Rapor, ekonomistlerin doğanın ekonomik faaliyetlerde oynadığı role yeterince dikkat çekmediklerini ve çevresel zararın neden olduğu riskleri hafife aldıklarını gösteriyordu.

Peki, görmezden gelinen nedir?

Partha Dasgupta’nın incelemesi, kutup ayılarının ekosistemden çekilmesinin dünya ekonomisi için önemli bir probleme neden olacağına işaret ediyor. Neden kutup ayıları? Sebep romantik bir bakış açısı değil. Kutup ayılarının doğaları gereği ekosisteme sağladığı hizmetler ekonomik faaliyet için vazgeçilmez bir girdi anlamına geliyor. Nasıl mı? Açık okyanustaki balık stoklarını düşünelim. Kutup ayılarının ortadan kalkması balık stoklarının okyanustaki miktarını şüphesiz değiştirecek. Bu durum, uzun vadede ekosistem içindeki besin zincirinde yer alan pek çok canlının popülasyon değerlerini etkileyecek. Kutup ayılarının beslendiği balıkların sayısı artarken, o balıkların beslendiği organizmaların sayısı olması gerekenden çok daha düşük seviyelere inecek. Doğal süreçlerin hiç bilmediği, hiç deneyimlemediği bir dengesizlik ortaya çıkacak.

Sonuç, insana kadar uzanan bir problem olarak bizlerin karşısına çıkacak. Burada yok olan kutup ayılarını ekosisteme tekrar sokmamız mümkün olmayacağı için, ekosistem içindeki denge geri dönüşümsüz olarak bozulmuş olacak. Örnekleri çoğaltabiliriz ama diğer örnekler kutup ayıları kadar belirgin olmayabilir.

Kutup ayılarının doğaları gereği ekosisteme sağladığı hizmetler ekonomik faaliyet için vazgeçilmez bir girdi. (Kaynak: Wikimedia)

Topraktaki besinleri geri dönüştüren, suyu temizleyen ve atmosferdeki karbonu emen organizmaların çoğunu gözümüzle göremiyoruz ama her biri biyoçeşitliliğin bir bileşeni ve haberimiz bile olmadan yok oluyorlar. Kutup ayısı tek bir tür ama gözümüzle göremediğimiz bu organizmalar birden fazla türle temsil ediliyorlar. Bu organizmaların ortadan kalkması, içinde yer aldığımız ekosistemdeki dengeleri şüphesiz alt üst ediyor.

Ekonominin dilbilgisi içinde biyoçeşitliliğin yeri artık çok önemli.

Tüm bu konular, ekonomistler için alışılmadık konular. Bu nedenle Partha Dasgupta’nın incelemesi, ekonomistler için farklı ama çok önemli bir kavram olan biyoçeşitliliğin ekonomi dilbilgisine girmesini sağladı. Tüm olumsuzluklarıyla deneyimlediğimiz Antroposen döneminde biyoçeşitliliği her yönüyle düşünmek zorundayız.


[1] The value of biodiversity is not the same as its price – Nature (Başyazı), 25 September 2019

[2] Perktaş U. Biyoçeşitlilik kayboldukça biz de tükeniyoruz – Yetkin Report, 4 Temmuz 2020

Utku Perktaş

Prof. Dr. Utku Perktaş, Hacettepe Üniversitesi, Biyoloji Bölümü öğretim üyesi.

Recent Posts

Terörsüz Türkiye: dışarıya demokrasi vaatleri, içeride baskıya devam

Terörsüz Türkiye projesinde bir sonraki kritik aşama olan silah bırakma işleminin ne zaman, nerede, nasıl…

18 saat ago

Suriye yaptırımları üzerine dörtlü toplantı: Erdoğan çevrimiçi katıldı

Suriye’ye uygulanan ekonomik yaptırımların kaldırılması için Suriye, Türkiye, ABD ve Suudi Arabistan’ın katılımıyla dörtlü bir…

2 gün ago

Yeni bir dönemin eşiğinde: Barış, sadece silahların susması değildir

Barış, silahların susmasıyla başlar ama orada sona ermez. Gerçek barış, zihinlerdeki hendekleri ve kalplerdeki mayınları…

2 gün ago

Bir zamanlar Hacettepe Üniversitesi: sessiz direniş ve hafıza

“Azıcık bir gelenek oluşturmak bile, bitimsiz bir tarih birikimini gerektirir.” Henry James’in bu sözü, üniversitelerin…

2 gün ago

Rusya-Ukrayna: 15 Mayıs İstanbul hala kesinleşmedi. Putin ne yapacak?

Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, alışılmadık biçimde 11 Mayıs sabaha karşı düzenlediği basın toplantısında Ukrayna’yı “İstanbul’da…

3 gün ago

PKK’nın fesih kararı ve hükümetin yanıtlaması gereken sorular

PKK’nın 12 Mayıs’ta silahlı mücadeleyi bırakma ve kendisini fesih kararı Türkiye’de yaygın siyasi şiddet döneminin…

3 gün ago