Korkulan başa geldi. Kurban Bayramı sonrası kovit salgını tırmanmaya başladı. Tıpkı 2021’de olduğu gibi. Kurban Bayramı tatilinin başladığı 15 Temmuz günü Sağlık Bakanlığı verilerine göre koronavirüs nedeniyle 48 ölüm 7204 hasta saptanmıştı. 28 Temmuz günü 76 ölüm ve 22 bin 291 hasta ilan edildi. Artış ne yazık ki devam ediyor. Aşılanma hala ciddi bir sorun ve vatandaşın aklında üç soru var. Yeni salgın dalgası ne kadar yaygın? Yeni bir kapanma dönemi gelecek mi? Ve okullar açılacak mı?
Sadece iktidar çevreleri değil, muhalefet çevreleri de yeni bir kapanmanın ekonomiyi daha da çıkmaza sokacağından endişe ediyor. Kapanma gelirse, AK Partili iki ismin, Mehmet Özhaseki ve Yasin Aktay’ın büyük bir sorumsuzlukla “ekonomiyi ayakta tuttuklarını” söylediği kaçak göçmen işçiler de kurtaramayabilir vaziyeti. Öte yandan uzmanlara göre “Delta varyantı” daha çabuk bulaşıyor uzmanlara göre. Evet, daha az vaka ölümle sonuçlanıyor ama daha çabuk bulaşıyor ve toplumu kırıp geçiriyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın gücü Kurban Bayramı’nda tam açılma olmasını engellemeye yetmedi. Cümle aralarına tatil bölgelerinde de hastalığın arttığına dikkat çekmekle yetindi. Şimdi de -haklı olarak- aşı sorununa dikkat çekiyor. Yoğun bakımdaki hastaların yüzde 95’inin “aşısını tamamlamamış” kişilerden oluştuğunu söyledi; buna hiç yaptırmayan da dahil, bir defa yaptırıp devamını getirmeyen de.
Kapanma olmasın, aşısız girilmesin
“Kapanma olmasın, aşısız girilmesin” diye özetlenebilecek öneriyi ilk ortaya atanlardan biri İstanbul Kültür Sanat Vakfı Genel Müdürü Görgün Taner oldu. Taner, Twitter hesabında “Özellikle kapalı salonlarda yapılacak kültür faaliyetlerine (sinema,tiyatro, konser vb vb) katılım için aşı şartının getirilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi. Fransa ve İtalya’da benzeri önlemlerin getirilmesini örnek gösterdi. Yıllardır ülkede kültür sanat faaliyetinin lokomotif isimlerinden biri olan Taner, mekanlar kapalı kaldıkça sanat-kültür insanları evlerinden çıkamadıkça müthiş bir çölleşmenin yaşanacağını görmüştü.
Benzeri bir öneri Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği’nden (TURYİD) geldi. TURYİD, kapanma yerine, mekanlara girebilmek için en az ikinci doz aşı yaptırma şartının getirilmesini istedi. Nakit turizm geliri aksın diye kovit salgınının Türkkiye’den hiç de az olmadığı ülkelerden gelen turistlerden aşı değil, yalnızca test yaptırıp yaptırmadığı soruluyor. Oysa yatırımcılar artık kısa günün kârının bütün işi bitireceğini anlamış vaziyette. İzmir’de kimi lokanta ve kafelerin şimdiden giriş için aşı karnesi istediği haberleri var.
Son olarak İstanbul Ticaret Odası Balkanı Şekib Avdagiç, perakende sektöründen ulaşım ve otelcilik sektöreüne dek iş dünyasına aşı yaptıranlara fiyat indirimi uygulaması istedi. Avdagiç, “ayakta kalalım, üretimde kalalım” diyor.
Kapanma olmasın aşısız girilmesin uygulamasına aşı karşıtları itiraz edebilir ama hükümetten henüz destek gelmedi.
Turizmi açan hükümet okulları açmayacak mı?
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk 6 Eylül’de okulların açılacağını söyledi. Ancak Selçuk’un daha önce de okullar konusunda devamı gelmeyen beyanatı olmuştu; ülkede iğneden ipliğe her konuya karar verenin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdogan olduğu biliniyor.
Halk sağlığı uzmanı Nuriye Ortaylı geçen hafta YetkinReport’ta iğneleyici bir yazı yayınladı. Madem tehlike kalmadı, turzim açıldı, o zaman okullar da açılsın diye. Yine YetkinReport’ta iktisatçı Erol Taymaz milyonlarca yurttaşı ilgilendiren ve aileleri diken üstünde bekleten okulların açılması konusunda önemli bir çalışma yayınladı. Turizmin açılmasıyle elde edilen gelirden çok daha fazlasının okulların kapalı kalmasıyla kaybedildiğini rakamlarla ortaya koydu. Daha önce başkanlığını Cumhurbaşkanlığı eğitim kurulu üyesi Selçuk Pehlivanoğlu’nun yaptığı Türk Eğitim Derneği de benzeri bir çalışma yayınlamış, okulların kapalı kalmasının sadece toplumun eğitim kapasitesi değil, ekonomik kayıplarına da dikkat çekmişti. Tıpkı Prof. Dr. Taymaz gibi Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç da uzaktan eğitimin yoksul kesimleri daha kötü etkilediği ve fırsat eşitsizliğini derinleştirdiğini söyleyenlerden.
Yazık çocuklarımıza, bir nesli kaybediyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdogan artık her dediğine “isabet buyurdunuz” diyen danışmanlarına değil, gerçekten uzman kişilere danışarak gereken önlemleri almalı ve okulların yeniden yüz yüze eğitime geçmesine izin vermeli. Aç-kapa, aç-kapa türünden toplumda can kaybını, ekonomik kaybı ve moral bozukluğuna yol açan yıpratıcı uygulamalar yerine kapanma olmadan korunmayı sağlayacak önlemleri düşünmeli. Yetki de sorumluluk da kendisinin.