Yeniden Refah Partisi (YRP) ve HÜDA-PAR’ın desteği ile büyüyen Cumhur İttifakı, AK Parti, MHP, BBP ve YRP temsilcileriyle ittifak protokolünü Yüksek Seçim Kurulu’na teslim etti.
Tutum değişikliğine giderek protokol imzalanmasına az bir süre kala ittifaka katıldıklarını açıklayan YRP lideri Fatih Erbakan, tartışma yaratan 30 maddelik talep listesi ile ilgili de mutabakata varıldığını açıkladı.
YRP’nin ve HÜDA-PAR’ın da katılımı ile Türkiye siyasi tarihinin en sağ ittifaklarından biri haline gelen Cumhur İttifakı ile ilgili ön plana çıkan konu ise 6284 sayılı kadına karşı şiddetin önlenmesi hakkındaki kanunun tekrar tartışmaya açılmasıyla ittifakın cinsiyet eşitliği ile ilgili takınacağı tutum oldu.
Geçtiğimiz hafta AK Parti Genel Başkan yardımcısı Binali Yıldırım, Yeniden Refah Partisi’ne bir ziyarette bulunmuş, parti görüşmelerinin sonucunda açıklama yapan YRP lideri Fatih Erbakan Cumhur İttifakına katılmayacaklarını, kendisinin de cumhurbaşkanı adayı olacağını duyurmuştu.
Ziyaretin ardından YRP’nin AK Parti’ye, içinde kadına karşı şiddetin önlenmesi ile ilgili düzenlemeleri içeren 6284 sayılı kanunun kaldırılması ve LGBTİ+ derneklerinin kapatılması gibi taleplerin bulunduğu 30 maddelik bir liste sunduğu, AK Parti heyetinin bu taleplerle ilgili bir itirazı olmadığı yönünde açıklamalar yapılmış, bu talepler tartışma yaratmıştı.
24 Mart’ta yeniden bir açıklama daha yapan YRP lideri Fatih Erbakan, partisinin tutum değişikliğine gittiğini duyurdu.
Erbakan, Cumhur İttifakı’na katıldıklarını, seçim bölgelerinde kendi amblemleri ve adayları ile yarışacaklarını, kendisinin de cumhurbaşkanlığı adaylığından çekildiğini duyurdu.
Erbakan, yaptığı açıklamada tekrar 30 maddelik listelerine değindi ve bu taleplerin kabul edilip edilmediği konusunda “Yeniden Refah Partimizin talep ettiği prensiplerimizin yazılı olduğu mutabakat metni AK Parti’nin ve Yeniden Refah Partimizin genel sekreterleri tarafından imza altına alındı,” dedi.
Erbakan, “Cumhur İttifakı’nın seçimi kazanması halinde bu prensiplerin uygulanmasının takipçisi olunacağı yönünde bir mutabakat sağlanmış oldu.”
Gazeteci İsmail Saymaz, iki parti arasında anlaşmaya varılan metinde kanun ile ilgili “düzenleme” isteminin kabul edildiğini, bu düzenlemenin “ailenin bütünlüğünü bozucu maddelerin ayıklanmasına ilişkin” olduğunu belirtti.
Türkiye’nin 2011’de İstanbul Sözleşmesi’ni imzalamasının ardından sözleşmeye uygun olarak hazırlanan “6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” 8 Mart 2012’de mecliste kabul edilmişti.
Kanun, şiddete uğrayan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirleri düzenliyor.
2021 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğini duyurdu. Çekilme kararına yapılan yasal itirazlar Danıştay’da görülen duruşma ile reddedildi ve Türkiye kadın derneklerinin ve insan hakları savunucularının itirazlarına rağmen resmen sözleşmeden çekilmiş oldu. Halen Anayasa Mahkemesi süreci devam ediyor.
İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararını savunan çevreler, sözleşmenin aile yapısını bozduğu, LGBTİ+ faaliyetlerinin “Türk aile yapısına uygun olmadığı” argümanlarını dillendiriyordu. Aynı şekilde nafaka ile ilgili düzenlemeler de talep ediliyordu.
Sözleşmeden çekildikten sonra aynı çevreler bu çerçevede hazırlanan 6284 sayılı kanunun da lağvedilmesi talebini yükseltti.
YRP talep listesi ile yasa üzerine yeniden bir tartışma açılırken YRP Genel Başkan Yardımcısı Doğan Aydal bir televizyon programında ikili görüşmeler sırasında kanunla ilgili “bir sorun yaşanmadığını” ifade etmesi, AK Parti içinden de eleştirilere sebep oldu.
Önce Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, bir açıklama yayınlayarak “6284 sayılı kanunun ruhuyla ve mevcudiyetiyle varlığı son derece önemlidir. Varlığının tartışmaya açılması dahi bizce kabul edilemez,” dedi.
Ardından AK Parti Milletvekili Özlem Zengin, meclis sıralarında “6284 kırmızı çizgimizdir” dedi. Zengin bu açıklamasının ardından hem AK Parti hem de YRP çevreleri tarafından ağır bir şekilde eleştirildi.
İttifakın ardından AK Parti’nin önümüzdeki süreçte yasal düzenlemeler ile ilgili ne tür tutum alacağı henüz bilinmiyor. Ancak muhalefet partileri kadar muhafazakar çevrelerden de kadınların bu düzenlemelerle ilgili eleştirileri yükselecek gibi görünüyor.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in yeni yönetim döneminde Türkiye'ye ilk ziyareti Suriye'de Esad…
Donald Trump’ın “Türkiye Suriye’ye çöktü” ifadesini Türk medyasındaki haberlerin pek çoğunda bulmanız mümkün değil. Trump’ın…
Asgari ücret yine gündemimizde. Bu kez temel tartışma konusu asgari ücret ve enflasyon ilişkisi. Asgari…
Suriye’de gelişmeler baş döndürücü bir hız kazandı. Beşar Esad’ın 7 Aralık akşamı Moskova’ya kaçmasından yalnızca…
CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendi dönemindeki Suriye politikası nedeniyle yeniden gündemde. Cumhurbaşkanı Tayyip…
Suriye'de Esad rejimini deviren harekatın hazırlığının bir yıldan fazla bir süredir yapıldığı, Türkiye’nin, ABD’nin ve…