Categories: Siyaset

Erdoğan yüzde 50+1’den vazgeçiyor: MHP mi, ömür boyu başkanlık mı?

Cumhurbaşkanı Yüzde 50+1 mecburiyeti nedeniyle Millet İttifakını eleştirerek “Kimin eli, kimin cebinde belli değil” dedi. Seçim öncesi aynı nedenle Cumhur İttifakı da her bir oya muhtaç duruma gelmişti. Erdoğan’ın amacı bu tablodan kurtulmak mı, yoksa yeniden aday olma imkanıyla ömür boyu başkanlık ihtimali mi?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kendi icraatlarından, kendi getirdiği kurallardan vazgeçme serisine devam ediyor. İlk akla gelenleri bir çırpıda sayalım. Son yargı kriziyle yeniden tartışmaya açılan Anayasa’nın 90’ıncı Maddesine göre AİHM kararlarının üstünlüğü. Kadına şiddete karşı İstanbul Sözleşmesinden çıkılması. Değiştirilmesi tartışmaya açılan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı. Şimdi de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin taşıyıcı sütunlarından yüzde 50+1 eşiği.

Erdoğan, 17 Kasım’da Almanya seferinden dönerken uçağındaki gazetecilere şunları söyledi:

  • “Mevcutta 50+1 mecburiyeti partileri yanlış yollara sevk ediyor. Kimin eli, kimin cebinde belli değil. Yok altılı, yok on altılı masa… Bundan sonra kim bilir daha neler çıkar? Ama oy sayısı itibarıyla ‘En fazla oyu alan aday seçilir’ denildiği zaman seçim hızlıca tamamlanır.”

Yüzde 50+1 sistemi 2007’de Cumhurbaşkanının halk tarafından seçiminin kabul edildiği oylamada Anayasa’da yer aldı. İlk kez 2014’de Erdoğan’ın ilk Cumhurbaşkanı seçiminde uygulandı. Erdoğan’ın 2018 ve 2023 seçimlerini kazanmasında Devlet Bahçeli liderliğinde MHP’den aldığı desteğin payı büyüktü.

Peki, şimdi neden değiştirmek istiyor?

“Kimin eli kimin cebinde”

Aslında bu tartışma yeni değil. AK Partili Faruk Çelik 2019 yılında Yüzde 50+1 eşiğinin yüzde 40+1’e çekilmesi gerektiğini söylemiş, sorulduğunda Erdoğan bunun Meclis’in işi olduğunu söylemişti. 2021’de Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Konseyi Üyesi, önceki TBMM Başkanlarından Cemil Çiçek yüzde 50+1 eşiğinin siyasi kutuplaşmayı arttırdığını, kaldırılması gerektiğini söylemiş, MHP lideri Bahçeli’yse sert tepki göstererek bunun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin “meşruiyetinin temeli” olduğunu söylemişti.

Bu defa Erdoğan, bir gazetecinin sorusu üzerine ilk kez kendisi yüzde 50+1’in “partileri yanlış yollara sevk ettiğini” söyleyerek “en fazla oyu alan seçilir” sistemine dönülmesi gerektiğini söylüyor.

AK Parti 2002 seçimlerinde sadece yüzde 34,3 oy alarak tek başına iktidar olmuştu. Oysa 2023 seçimleri öncesinde çoğu anket AK Parti’yi yüzde 45-47 civarında gösterirken Erdoğan, Cumhur İttifakına BBP’den Hüda Par’a, Yeniden Refah’tan DSP’ye dek ortaklar almak zorunda kaldı.

Erdoğan “Kimin eli kimin cebinde belli değil” derken Altılı Masayı, Millet İttifakını işaret ediyor ama Cumhur İttifakının durumu da farklı değildi.

Yüzde 50+1 MHP yüzünden mi?

Erdoğan yüzde 50+1 konusunu böylece açınca çoğu siyasi yorumcunun ilk aklına gelen artık ayağında prangaya dönüştüğüne inandığı MHP desteğinden kurtulmak istemesi oluyor.

Erdoğan ve AK Partililerin artık Bahçeli ve MHP’ye ihtiyaçları kalmadığını düşünmeleri ihtimal dahilinde ama asli nedenin MHP olduğuna inanmak güç.

Bunun birkaç nedeni var.

Birincisi, koalisyon dönemlerinin artık son bulması olarak gerekçelendirilen yüzde 50+1 sisteminin ilk yol açtığı şey koalisyon dönemlerini mumla aratacak derecede pazarlıkların ortaya döküldüğü ittifaklar sistemi oldu.

İkincisi, seçim barajı yüzde 10’dan yüzde 7’ye düştü. Bu durum MHP’nin Meclis’e girmek için AK Parti’ye muhtaç olduğu yolundaki algı ve söylemi geçersiz kıldı. Ancak MHP’nin Cumhur Ortaklığı üzerinden özellikle yargı ile idare ve güvenlik bürokrasisinde mevziler kazandığı, ayrıca AK Parti’nin Kürt seçmen potansiyelini olumsuz etkilediği söylemi hâlâ geçerli.

Üçüncüsüyse, Erdoğan’ın Anayasa değişikliği isterken en çok güvendiği dal olan Bahçeli’yi küstürmek istemeyeceği varsayımı.

İşte burada Erdoğan’ın Yüzde 50+1 konusunu bu şekilde açarak daha keskin bir dönüşe mi hazırlandığı akla geliyor.

Yeni Anayasa, MHP ve HEDEP

Aslında MHP’nin daha 2021 yılında (yüzde 50+1 tartışması yeniden açılmadan) kamuoyuna açıkladığı 100 maddelik Anayasa önerisi Erdoğan için mayın tarlasından farksızdı. Seçimle gelecek başkan yardımcısından, bakanların Meclis’e hesap vermesi ve güvenoyuyla düşürülebilmesine, Merkez Bankasının Anayasal kurum yapılarak Cumhurbaşkanının müdahalesine kapalı hale getirilmesinden Anayasa Mahkemesinin yok mertebesine indirgenmesine kadar…

Kritik bir konu daha var. Erdoğan 2023 seçimlerinde üçüncü defa olabilmesini Anayasa’nın değiştiği, dolayısıyla 2014’teki Cumhurbaşkanlığının sayılamayacağı gerekçesine bağlamıştı. Artık bu gerekçe de geçersiz. Anayasa değişmediği sürece Erdoğan bir daha aday olamaz; ya da burası Türkiye, olmaması gerekir diyelim. Oysa Anayasa ona izin verecek bir şekilde dceğiştirilirse, Erdoğan’a fiilen ömür boyu başkanlık ihtimali açılmış demektir.

TBMM aritmetiği ise, Erdoğan’ın yeni Anayasa metnini halk oylamasına götürmek için dahi yine oy toplamak zorunda olduğunu gösteriyor ki buna HEDEP unsuru, Kürt seçmen unsuru dahil. Oysa CHP, Altılı Masa tarafından hazırlanan “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” taslağını TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a sundu: başkanlık sistemi istemiyor.

CHP’nin kapısını çalar mı?

Erdoğan’ın CHP’nin kapısını çalması halinde sadece yüzde 50+1 değil, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden vazgeçmesi, buna karşı yeniden aday olma hakkı ve seçilme şansı alması mümkün. CHP’nin yeni lideri Özgür Özel, “Anayasayı tanımayanlarla Anayasa yapılmaz” diyor ama kapıyı asıl olarak kapadığı Erdoğan’ın mevcut sistemi güçlendirerek yoluna devam etmesidir.

Yarı başkanlık türü, daha az icra yetkisiyle bir başbakanın ama güçlü Meclis’in ve yürütme müdahalesine kapalı bir yargının bulunduğu bir sistem Turgut Özal zamanından beri Ankara koridorlarında mevcuttur. Soru, Erdoğan’ın bu stratejik virajı alıp almayacağı, CHP lideri Özel ile uzlaşma niyetiyle görüşüp görüşmeyeceğidir.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

İsrail yalnızlaşıyor. Trump, Erdoğan dahil Müslüman liderlerle buluşuyor

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, ABD Başkanı Donald Trump’ın 23 Eylül’de (bugün) Birleşmiş Milletler Genel…

5 saat ago

Filistin BM’de Kazanıyor Ama İsrail Son Karış Toprağına da Göz Dikti

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu yıllık toplantılarına 21 Eylül’de başlarken 4 devlet daha Filistin devletini tanıdı:…

1 gün ago

Erdoğan, Trump’a Eli Boş Gitmiyor: ABD ürünlerine Ek Vergiyi Kaldırdı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan imzasıyla 22 Eylül 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararl göre 2018 yılından…

1 gün ago

CHP mecburiyetten güven tazeledi: Özel oy birliğiyle yeniden seçildi

Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) 21 Eylül Olağanüstü Kurultayında, kullanılan 917 oydan geçerli 835’inin tümünü alan…

2 gün ago

Erdoğan: ABD’yle alışveriş olacaksa, oğluyla değil Trump’la yaparız

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP lideri Özgür Özel’in, ABD Başkanı Donald Trump’ın oğlu ile İstanbul’da görüştüğü…

2 gün ago

NATO Türkiye’yi ne kadar korur? Babacan herkesin aklındakini soruyor

Türkiye bir saldırıya uğrarsa NATO Türkiye’yi ne kadar korur? Soruyu daha da açık, daha dar…

2 gün ago