MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın CHP lideri Özgür Özel’in önerisini de dikkate alarak Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’i dinlemesini yanıtsız bırakmayacağı tahmin ediliyordu. Ama taktik ustası olduğu kadar sitem ve tehdit ustası da olan Bahçeli’nin yaratıcılığının Erdoğan’a medya üzerinden muhtıra gibi bir açık mektup yayınlamaya dek gideceği tahmin edilemezdi. (Yazılı açıklamanın tamamını bu bağlantıdan okuyabilirsiniz.) Bahçeli, MHP’nin Medya Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir’in “X” hesabından yayınladığı yazılı açıklamasında AK Parti’nin CHP ile “geniş tabanlı” ittifak kurma niyeti varsa MHP’nin aradan çekilebileceği çıkışı yaptı.
Bahçeli’nin muhtıra gibi açıklamasının sonunda hâlâ Cumhurbaşkanına desteğe ve Cumhur İttifakına bağlı kalacağını söylemesini “Ben bırakmıyorum, bırakan sensin” türünden Ferdi Tayfur’un “Söyleten sensin” şarkısı eşliğindeki videosunun devamı saymak mümkün. İttifak akdini bozma sorumluluğunu Erdoğan’a yüklemek amaçlı bir sitem ifadesidir.
Sitemin kaynağı, Bahçeli’nin yazılı açıklamasında yanlış anlamaya imkân vermeyecek açıklıkla belirttiği üzere Ülkü Ocaklar eski Başkanı Sinan Ateş cinayetinin üstüne gidilmesidir. Bahçeli davanın bir an önce, polisin saptamasına rağmen MHP ve Ülkü Ocaklarından isimlere yer verilmeyen iddianamedeki gibi sonuçlanmasını istemektedir.
Aksi takdirde MHP’den isimler cinayetle bir şekilde irtibatlı dörünürse, siyasi dengelerin değişmesi durumunda işin ucu parti kapatma davası açılmasına dek gidebilir.
Bahçeli’nin açıklamasında şöyle bir ifade var: “Kimi isimlerin sürekli parlatılması, dahası kapı kapı gezdirilmesi, ekran ekran dolaştırılması, bir hak ve hukuk arayışından öte iç huzur ve barış ortamını zehirlemeye tam teşebbüstür.” Burada hedef kocasının cinayetinin aydınlatılması için eşine az rastlanır bir sebat gösteren Ayşe Ateş’tir.
Bahçeli, açıkçası Erdoğan’a Cumhur İttifakını bozmak istemiyorsan Sinan Ateş cinayetinin üstüne daha fazla gitme demektedir.
Dahası, Sinan Ateş davasının 1 Temmuz’daki ilk duruşmasını gerilimin odağına koymakta, mahkeme salonunda hesaplaşmadan söz etmektedir.
Muhtıra, Erdoğan’ın 11 Haziran’da CHP Genel Merkezine gitmek suretiyle Özel’le görüşmesi, ardından Ayşe Ateş ve iki kızını Beştepe’de kabul edip dinlemesi , 12 Haziran’da Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un TBMM’de gazetecilerin sorması üzerine Cumhurbaşkanı dikkatle dinledi, hiçbir şey karanlıkta kalmayacak” demesi ardından yayınlandı.
Muhtıra aslında “hatırlatma” da demek. Bahçeli Erdoğan’a kendi sayesinde iki defa Cumhurbaşkanı seçildiğini, Anayasayı birlikte değiştirdiklerini, şimdi de (elbette Meclis’te sandalye yekûnu turarsa) birlikte değiştirmeye hazır olduğunu söylüyor. Yerek ki Sinan Ateş cinayeti -altından MHP bağlantılı isimler çıkma kaygısıyla- daha fazla kurcalanmasın.
Bir ayrıntı daha: Bahçeli “normalleşme ve yumuşama arayışlarıyla” kurulmak istenen “çok bilinmeyenli yeni bir denklemden” söz ediyor. Normalleşme Özel’in, yumuşama da Erdoğan’ın ifadesidir. O çok bilinmeyenli denklemin ikisinin eseri olacağını öne sürüyor; endişesi MHP’nin bu denklemin dışında kalmasıdır. Suçladığı kesimler arasında AK Parti içinde suyu bulandırmaya çalışanlar da var ki Bahçeli’nin muhtıra gibi çıkışını daha da bilmeceye çeviriyor.
Erdoğan’ın Bahçeli’nin bu “Ya Özel, ya ben” türünden çıkışına vereceği yanıt ve sonrası siyasette yaz hararetini daha da artırmaya aday.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in yeni yönetim döneminde Türkiye'ye ilk ziyareti Suriye'de Esad…
Donald Trump’ın “Türkiye Suriye’ye çöktü” ifadesini Türk medyasındaki haberlerin pek çoğunda bulmanız mümkün değil. Trump’ın…
Asgari ücret yine gündemimizde. Bu kez temel tartışma konusu asgari ücret ve enflasyon ilişkisi. Asgari…
Suriye’de gelişmeler baş döndürücü bir hız kazandı. Beşar Esad’ın 7 Aralık akşamı Moskova’ya kaçmasından yalnızca…
CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendi dönemindeki Suriye politikası nedeniyle yeniden gündemde. Cumhurbaşkanı Tayyip…
Suriye'de Esad rejimini deviren harekatın hazırlığının bir yıldan fazla bir süredir yapıldığı, Türkiye’nin, ABD’nin ve…