Türkiye’nin Yeni Tip Denizaltı projesi kapsamında üretilen ilk denizaltısı olan Piri Reis Denizaltısı 24 Ağustos’ta düzenlenen Aksaz Tershanesi Komutanlığı Açılış ve Deniz Platformları Teslim Töreniyle hizmete alındı.
Muğla’nın Marmaris ilçesinde gerçekleştirilen törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetlerini daha da güçlendirmek için çalışmaların sürdürüleceğini söyledi.
Erdoğan, “topraklarımızda huzur içinde yaşamak için hem Mavi Vatanımızda hem de uzak coğrafyalarda güçlü ve etkin bir donanmaya sahip olmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu anlayışla 2002’den beri ‘Güçlü Türkiye Güçlü Ordu’ şiarıyla Türk Silahlı Kuvvetlerini her alanda güçlendirmenin çabası içindeyiz,” dedi.
Erdoğan, “Ordumuzu güçlendirme hedefimizin bel kemiğini ise donanmamızın kapasitesini ve caydırıcılığını artırma çalışmalarımız oluşturmaktadır,” dedi.
“Daha güçlü ordu”
Açılış töreninin ardından Havadan Bağımsız Tahrik Sistemli Denizaltı Projesi kapsamında inşa edilen ilk denizaltı Piri Reis hizmete girdi. Piri Reis “Yeni Tip Denizaltı Projesi” kapsamında üretilen 6 adet “reis” sınıfı denizaltılardan ilki olarak göreve başlamış oldu.
Törenle birlikte HızırReis Denizaltısı bayrak çekme ve seyir deneyimlerine MuratReis Denizaltısı ise havuz donatım faaliyetlerine başladı. Ayrıca Yakıt 2-3-4 akaryakıt gemileri ve 3000 tonluk Denizaltı Havuzu da hizmete alındı.
Proje kapsamındaki diğer denizaltıların ise 4 yıl içinde aşamalı olarak hizmete alınması planlanıyor.
Törende konuşan Erdoğan, Piri Reis’in şimdiye kadar 380’in üzerinde fabrika liman ve seyir kabul testini başarıyla yapıldığını, “dünyadaki emsallerine kıyasla çok daha üstün özelliklerle donatıldığını” belirtti.
Erdoğan, “Piri Reis kendi güdümlü mermilerimiz ATMACA ve GEZGİN’İN yanı sıra kısa süre harp atışıyla etkisini gördüğümüz gururumuz AKYA torpidomuzu da kullanacaktır,” dedi.
Erdoğan, “Hızır Reis denizaltımızı 2025 yılında, havuz donatım faaliyetlerini başlattığımız Murat Reis denizaltımızı 2026 yılında hizmete almayı planlıyoruz,” dedi.
Erdoğan dördüncü denizaltı Aydın Reis’in inşaat faaliyetlerinin sürdüğünü, tüm denizaltıların 2029 yılına hizmete alınmasının planlandığını belirtti.
“Tüm imkanlarımızı seferber ettik”
Cumhurbaşkanı, Deniz Kuvvetleri’nin ihtiyacı olan platform ve sistemlerin tedariki için “tüm imkanların seferber edildiğini” belirtti.
Erdoğan, Türkiye’nin kendi denizaltını inşa etme hedefi olan MİLDEM projesi ile ilgili çalışmaların da sürdüğünü söyledi.
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çok önemli projeleri hayata geçirdik. Milli hücumbot, yeni tip mayın avlama gemisi, açık deniz karakol gemisi, yeni tip çıkarma aracı gibi önemli platformların inşası devam ediyor. Deniz Kuvvetleri’mizde çığır açacak TF2000 hava savunma harbi, milli denizaltı ve milli uçak gemisinin dizayn çalışmaları sürüyor.
TF2000 ile ülkemizin hava savunmasını denizden itibaren kademeli olarak sağlayacağız. Hava tehdidine karşı TCG Anadolu ve milli uçak gemisi gibi kritik kabiliyetlerimizin korunmasını temin edeceğiz. Milli uçak gemimizde HÜRJET, KIZILELMA, TB3 ve ANKA3 yerli hava araçlarımız ile denizaşırı etki alanlarındaki hak ve menfaatlerimiz korunacaktır.
Tüm bu projelerimizin devreye girmesiyle Deniz Kuvvetleri’miz çok daha üstün kabiliyetlere kavuşacak, Mavi Vatan’daki haklarımız etkin bir şekilde savunulacaktır.”
3 adet yakıt gemisi
“Bugün Deniz Kuvvetleri’nin muharip unsurlarına lojistik destek sağlayacak milli tersanemizde inşa edilen her biri 200’er tonluk 3 adet yakıt gemisini hizmete alıyoruz. Deniz Kuvvetleri’miz ile sahil güvenlik komutanlığımıza bağlı yüzer unsurların lojistik ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabileceğiz.
Çok kısa sürede nasıl büyük mesafeler kat ettiğimizi görebiliyoruz. 22 yılda savunma sanayiinde araştırma kuruluşları teknoloji merkezleri, askeri özel sektör tersaneleri ile adeta bir devrim gerçekleştirdik. 2002’de ülkemizde 62 olan savunma sanayii sayımız 1031’e, 56 olan savunma sanayi firmamız 3 bin 500’e çıktı.
Gemilerimizin ihtiyaç duyduğu farklı özellikteki radarların geliştirilmesi, yakın savunma sistemimiz GÖKDENİZ’in üretimlerin tamamlanarak gemilerimize entegrasyonu gibi pek çok faaliyeti büyük bir kararlılıkla yürütüyoruz.
200 adet deniz platformu ile 40 adet su üstü ve su altı otonom denizaltı projemiz hala devam ediyor. Türkiye çok daha fazlasını başaracak kapasiteye sahiptir.”