Siyaset

Erdoğan’ın 28 Şubat’ı: siyasi rakibini ordu üzerinden tehdit

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP lideri Özel’i “Başkomutan” sıfatıyla “ayağını denk al” diye uyarırken Milli Savunma Balanı Güler dahil komuta kademesinden dava açmasını isteyeceğini söylemesi 28 Şubat günlerini hatırlatıyor. (Foto: MSB)

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 26 Şubat’ta AK Parti İl Başkanlarına hitabında CHP lideri Özgür Özel’e “Başkomutan olarak sana sesleniyorum” diye çıkıştı; “Ayaklarını denk al, denk almazsan denk getirmesini biz biliriz! Ordunun komuta kademesine laf atma yetkisi sende değildir, haddini bileceksin.” Özel buna 27 Şubat’ta “Partinin önünde tank mı göndereceksin. Korkutamazsın” yanıtı verdi.(*) Ama neticede Cumhurbaşkanı siyasi rakibini, ana muhalefet partisinin başını, “Başkomutan” sıfatıyla tehdit ediyor, komutanları toplayıp “Milli Savunma Bakanım dahil” Özel’e karşı dava açtıracağını söylüyordu. Adeta 1990’ların ortasına, 28 Şubat günlerine benziyordu durum: Cumhurbaşkanının siyasi rakibi, ordu üzerinden uyarılıyordu.
Belli ki çarşı karışmıştı.

Özel’in kuvvet komutanlarına çıkışı

Çarşıyı karıştıran Özel’in 25 Şubat’ta CHP Meclis Grubuna hitabında geçen yıl Harp Okulu mezuniyet töreninde “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” dedikten sonra haklarında soruşturma açılan 5 teğmenin ordudan atılması için iki kuvvet komutanının özel çaba harcadığını öne sürmesiydi.
“İsimlerini vererek sadece şunu söylüyorum diyordu Özel; “Kara Kuvvetleri Komutanı Oramiral Selçuk Bayraktaroğlu ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ercüment Tatlıoğlu, ne yaptığınızı biliyorum. Tatlıoğlu’nu ihraç için psikolojik savaş taktikleri yürütmekle, konuyu “medyada köpürtmekle” suçluyordu. Bayraktaroğlu’nu ise teğmenleri ihraç kararına katılmayan Disiplin Kurulu Başkanı, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Tevfik Algan’a “mobbing uygulayarak” istifaya zorlamakla. İki komutanın da dava açacakları açıklandı. (*)
Erdoğan’ı belki de en çok “Günü gelince hesabını sormak üzere bir tarafa not ediyorum” sözü kızdırmıştı; belli ki komutanları -en az suçlamalar kadar öfkelendiren de bu tehditti. 28 Şubat süreci tersine dönmüş, roller değişmişti adeta.
Tartışma tam da Erdoğan’ın “iç cepheyi tahkim etmek” diye tarif ettiği, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Öcalan Açılımı” projesinin sonuç alma beklentisinin yükseldiği günlerde oldu.

28 Şubat’ta olmasın diye mi?

DEM heyetinin 27 Şubat’ta bu defa 7 kişiyle İmralı’ya gitmesi bekleniyor. PKK lideri Abdullah Öcalan’ın video yoluyla çağrıda bulunmasına son anda izin verilmezse, söylediklerine 7 partili tanık olsun, çarpıtma, yanlış anlama kuşkusu olmasın diye belki de. Muhtemelen Irak, Suriye ve Avrupa’dan teker teker rapor verilecek Öcalan’a.
İktidar 27 Şubat’taki bu ziyaretten sonra artık Öcalan’dan bir açıklama bekliyor; PKK’yı silah bırakmaya çağıracak mı, çağırmayacak mı?
Diyarbakır’da, Van’da kurulacak dev ekranlarla canlı yayınlanacağı söylenen açıklamanın aynı gün İstanbul’da yapılması bekleniyor. Belki de 28 Şubat gününe kalmasın diye.
Malum, 2012-2015 sürecinin oradan hızla inişe geçilen zirvesi tam 10 yıl önce, 28 Şubat 2015’teki Dolmabahçe Mutabakatı idi.
O zaman da Öcalan’ın 21 Mart Nevruz günü PKK’yı silah bırakmaya çağırması bekleniyordu; olmadı.

28 Şubat manşetleri ne olacak?

28 yıl önceki 28 Şubat sürecinin sonunda, ordu üzerinden uyarılan Millî Görüş içinden çıkan AK Parti 2002 yılında iktidara gelmişti.
10 yıl önceki 28 Şubat süreciyse iki nedenden sonuçsuz kalmıştı. PKK, Suriye iç savaşında ABD ile işbirliğine gidip 2013 protokolünü değiştirmek istemişti. Erdoğan ise Selahattin Demirtaş’ın “Seni Başkan yaptırmayacağız” sözünü tehdit saymış, öfkelenmişti.
Erdoğan Başkan oldu. Şimdi yetkilerini genişletmek için bir daha seçilmek istiyor ve bunun için DEM’i de MHP ile birlikte yanında görmek istiyor.
Öcalan’ın 27 Şubat’ta beklenen açıklaması sadece iktidarın “Terörsüz Türkiye” diye tarif ettiği hedefe -ümit edelim ki- ulaşılması bakımından değil, Erdoğan’ın yeniden aday olabilmesi için de önemli.
Erdoğan’ın Özel’e “Başkomutan” sıfatıyla “Ayağını denk getiririz” uyarısı ardından bir soru daha var. 28 Şubat günü medyada öne çıkan ne olacak? Öcalan’ın PKK’ya silah bırak çağrısı yapıp yapmayacağında mı, yoksa kuvvet komutanlarının Cumhurbaşkanının talimatıyla CHP liderine dava açıp açmayacağında mı?
İleride kitaplar yazılır bugünlere dair; ne kadar ileride bilemem.

Not

(*) 27 Şubat saat 13:32’de güncellenmiştir.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

Çarpıcı anket: Yüzde 70 Türkiye nükleer silah edinmeye başlamalı diyor

Yeni sonuçlanan bir anket çalışmasına göre toplumun yüzde 70’inden fazlası Türkiye’nin nükleer silah edinmesinden yana.…

18 saat ago

İmamoğlu’nu aday yaptırmama davalarında bir gün daha: 1 yıl 8 ay

İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı…

1 gün ago

78 canın ardından: Kartalkaya yangınında mühendislik, ihmal ve adalet

21 Ocak 2025 sabahının ilk saatlerinde, Bolu'nun beyaz sessizliği Kartalkaya'da bir kabusa dönüştü. Grand Kartal…

2 gün ago

Milliyetçilik mi dediniz? ODTÜ Devrim Stadı pankartlarında arayın

13 Temmuz Pazar akşamı, ODTÜ Devrim Stadyumu’nda 2024-2025 eğitim yılı mezuniyet törenine katıldım. Bir ODTÜ…

2 gün ago

Azerbaycan-Suriye enerji anlaşması, Türkiye’nin rolü ve yeni jeopolitik

Enerji artık yalnızca bir kaynak değil—bölgesel sınırları yeniden çizen jeopolitik bir kaldıraç. Bunun en güncel…

3 gün ago

Eşzamanlı operasyonlar: Türkiye-PKK, Suriye-İsrail, Azerbaycan ve ABD

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve aynı zamanda ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack…

3 gün ago