

Trump’ın ailesinden biri gibi gördüğü muhafazakâr aktivist Charlie Kirk 31 yaşındaydı. Foto: Wikimedia
10 Eylül 2025’te Utah Valley University’de düzenlenen “American Comeback Tour” adlı etkinlik sırasında muhafazakâr aktivist ve Turning Point USA kurucusu Charlie Kirk, kalabalığın önünde konuşurken tek bir kurşunla vurularak yaşamını yitirdi. Yaklaşık üç bin kişinin katıldığı açık hava etkinliğinde Kirk, sahnenin yaklaşık 180 metre uzağındaki bir çatıdan ateş ettiği belirtilen bir keskin nişancı tarafından hedef alındı.
ABD Başkanı Donald Trump 12 Eylül’de katil zanlısının yakalandığını açıkladı. Utah Valisi Spencer Cox ise, sonra düzenlediği basın toplantısında saldırganın 22 yaşındaki Tyler Robinson olduğunu, suçunu itiraf ettiğini ve tek başına hareket ettiğinin düşünüldüğünü söyledi.
31 yaşındakli Kirk, Başkan Trump’a en yakın isimlerdendi. Kurşunun hedefi olduğu etkinlikse, bu yıl başlatılmış olan ve Kirk’in ABD genelinde çeşitli üniversite kampüslerinde çok sayıda öğrenciyle biraraya gelerek konuşma yapıp tartışma zemini oluşturması üzerine kurulu programın bir parçasıydı. Kirk cinayetinin duyurulmasının ardından Beyaz Saray’da bayraklar yarıya indirildi.
Soruşturma hızlı biçimde başlatıldı. Yetkililer, olay yerinde sürgülü, profesyonel işi bir tüfek bulunduğunu açıkladı. Kamera kayıtları ve görgü tanıkları, şüphelinin siyah uzun kollu gömlek, koyu renk şapka ve güneş gözlüğü takmış olduğunu; olaydan önce çatıya çıktığını ve çatıdan atladıktan sonra kaçtığını bildirdi. Fiziksel deliller arasında ayak izi, avuç içi izi ve tüfek boş kovanlar incelemeye alındı. Vali, şüphelinin bir aile ferdinin kuşkusunu bir yakınına söylediğini, onun da polisi haberdar etmesi üzerine Robinson’un yakalandığını açıkladı. Robinson’un cinayeti neden işlediğininse henüz açıklık kazanmadığı bildiriliyor. (*)
Tepkiler ve sonrası
Olay kamuoyunda şok etkisi yarattı. Utah Valisi Spencer Cox, suikastı “siyasi cinayet” olarak nitelendirdi ve halktan şüphelinin yakalanması için yardım talep etti. FBI da olaya ilişkin fotoğrafları ve video görüntülerini yayımladı; şüpheliyle ilgili yedi binden fazla ihbar alındığı bildirildi. Soruşturmanın saydamlıkla yürütüleceği, delillerin analiz edildiği, motive dair net bir bulgunun henüz belirlenmediği ifade ediliyor.
Başkan Donald Trump ise Kirk’ün öldürülmesini şiddetle kınarken, Kirk’e, ölümünden sonra ABD’nin en yüksek nişanı olan Başkanlık Özgürlük Madalyası (Presidential Medal of Freedom) verileceğini duyurdu. Ayrıca Trump, bu suikastın siyasi şiddetin bir tezahürü olduğunu ve “radikal sol” söylemlerin bu tür olaylara zemin hazırladığı yönünde suçlamalar yöneltti.
Cumhuriyetçi ve Demokrat yetkililerden gelen çağrıların yanı sıra, bazı yabancı uyruklu kişiler ya da grup ve liderlerin, suikastı överek ya da haklı çıkararak ifadeler kullanmaları halinde yaptırımlar gelebileceği uyarısı yapıldı. Ayrıca Başkan Yardımcısı JD Vance’ın Kirk’ün naaşının Başkanlık uçağıyla Arizona’ya taşınmasına bizzat nezaret ettiği, cenaze töreni hazırlıklarının da başladığı bildiriliyor.
Komplo teorileri ve toplumsal tepkiler
Olaydan hemen sonra sosyal medyada ve sağ medya kanallarında farklı komplo teorileri yayılmaya başladı. En yaygın iddia; suikasttan sonra saldırganın bir özel jet ile Provo Havalimanı’ndan kaçtığı yönünde. Ancak bu iddialar, resmi uçuş kayıtları ve yetkililerce yapılan açıklamalarla çürütüldü.
Suikaste kurban giden Kirk’ün Trump’ın destekçisi Magacılar içindeki pozisyonu da ilginç. Kirk, Epstein doayalarının tamamen açıklanmasını isteyen ve o dosyalardan ismi geçenlerin cezalandırılmasını isteyen Magacılardandı.
Medya kuruluşlarındaki yorumcular ve politikacılar arasında sert tartışmalar yaşanıyor. Örneğin Fox News ve diğer sağ medya organları, Kirk’ü “şehit” olarak tanımlayıp, olayın sol kesimin söylemleriyle ve politik atmosferle ilintili olduğunu öne sürüyor. Bir MSNBC analisti Matthew Dowd, olay öncesinde Kirk’ün kendi söylemlerinin sorumluluğu üzerine yorum yapmış, bu yorumu nedeniyle işten çıkarılmıştı.
Aynı zamanda sosyal medya kullanıcıları arasında dezenformasyon hızla yayılıyor: Gerçek olmayan başlıklar, olayla ilgili yanlış zamanlar, sahte bilgi paylaşımları dikkat çekiyor.
Siyasi cinayetlerin artma korkusu
Soruşturma sürüyor, halktan görgü tanıklarından, video sahiplerinden yardım isteniyor. Suikastçının hangi amaçla Kirk’ü öldürdüğü belirsiz, saldırının siyasi bir mesaj mı taşıdığı, yoksa kişisel bir husumetin sonucu mu olduğu kesinleşmiş değil.
Birçok uzman bu suikastı sadece Kirk’ün ölümü olarak değil, Amerikan demokrasisi için bir test olarak değerlendiriyor. Siyasi şiddetin tırmanışı, sosyal kutuplaşmanın derinleşmesi ve kamusal söylemlerdeki sertleşme, bugünkü tabloyu besleyen faktörler olarak görülüyor.
Komplo teorileri, medyanın sorumluluğu tartışmaları ve siyasi liderlerin suçlamaları bu olayı daha da kutuplaştırıyor. Halk ve medya, doğru bilgiye ulaşmak isterken aynı zamanda bu tür olayların nasıl tekrarının önlenebileceği düşünülüyor.
Charlie Kirk suikastı, Amerika’da siyasi cinayetler kavramının yeniden tartışılmasına yol açtı.
Not:
(*) 12 Eylül 2025, saat 18.00’te güncellenmiştir.


