Uğur Becerikli
Birleşmiş Milletler, Dünya genelinde engellilerin tüm sorunlarına dikkat çekmek üzere 1992 yılında 3 Aralık tarihini Dünya Engelliler Günü olarak ilan etmişti. Peki bu günün Türkiye’deki izdüşümü nedir? Türkiye’de engellilerin durumu nedir? En başında, ülkemizde 28 Ekim 2009 tarihinde hiçbir çekince koymadan yürürlüğe konulan Birleşmiş Milletler Engelli Haklarına İlişkin Sözleşmenin düzenlediği haklar, sözleşmenin gerektirdiği şekilde tam
Cevapları pek de bilinmeyen sorularla başlamak istiyorum: Paralimpik ve Para Sporcu nedir? Engelli Olimpiyat Oyunları için kullanılan Paralimpik (Paralympic) Oyunları, ismini Yunanca ‘yanında’ veya ‘yanısıra’ anlamına gelen παρά, pará kelimesi ile, Olimpic kelimesinin birleşiminden alıyor. Dolayısıyla aslında Paralimpik, Olimpiyat Oyunlarına paralel olarak düzenlenen bir yarışmaya atıfta bulunan bir kelime. Paralimpik Oyunları ilk olarak 1960 Roma
Ülkemizde engelli bireylerin istek ve ihtiyaçları konusunda çözümlere ulaşmak çok zor. 20 yıla yakındır sağlık, eğitim, ulaşım ve bireysel destekler bir türlü düzene girmedi. Engelliler hususundaki tüm sorunların tek çözüm noktası, engelliler ile birlikte yürütülmesidir. Yürütülmediği taktirde ilerleme kaydetmek mümkün olmuyor olamıyor. Bu yazıda ele almak istediğim konu engelli bireyler için özel ayrılmış otomobil park
Türkiye, yüzüncü yılında coğrafi engelleri aşıyor, Asya’yı Avrupa’ya bağlıyor, denizin altından geçiyor ancak engelli vatandaşlarının problemlerini bir türlü aşamıyor. Enflasyondaki artış ve ekonomik kriz ile, zaten iş gücünde çok yer bulamayan engellilerin alım gücü git gide düşerken yasal düzenlemeler ile kolaylaştırılması gereken pek çok yaşam alanı da daralıyor. Bu krizlerin üzerine bir de Engelli Sağlık
Engelliler, yılın sadece törenlere konu olan bir gününde değil, her gününde toplumun bir parçasıdır; hayatın her alanında vardır. Ülke olarak yaşadığımız doğal afetler ile beraberinde ekonomik kriz hepimizin yaşamındaki zorlukları artırmaktadır. Bu zorluklar engelli birey ve aileleri daha da fazla etkilemektedir. Kahramanmaraş depremleri, Şanlıurfa’da yaşanan sel felaketi sonucunda yıkılan şehirlerde yetersiz barınma ve zorlu hava