Bir yandan orman yangınları devam eder, diğer yandan kovit koşullarında yeni eğitim ve öğretim yılının açılış belirsizliği devam ederken hükümete iki konuyla bağlantılı iki çağrı yapıldı.
Birinci çağrı orman yangılarında kamuoyunun pek dikkatini çekmeyen bir tehlikeye ilişkin. Hem uyarı hem de çözüm önerisi ile birlikte.
İkinci çağrı Boğaziçi Üniversitesindeki rektörlük sorunuyla ilgili. Boğaziçi Üniversiteliler, Melih Bulu sorununun bir daha yaşanmaması için, deyim yerindeyse “testi kırılmadan”, üniversitenin yeni öğretim yılına krizle başlamaması için önerilerini açıkladılar. Çağrı ister istemez atamayı yapacak olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yapılmış sayılabilir.
Önce yangınlara dair uzman mühendislerin yaptığı çağrı. Çünkü akut tehlike devam ediyor.
Mühendisler: yangın açık kömür stoklarına sıçramamalı
Türkiye Mimar ve Mühendis Odalarına (TMMOB) bağlı dört oda bugün, 7 Ağustos’ta ortak bir açıklama yaptı. Elektrik, Makine, Kimya ve Maden mühendisleri odaları tarafından yapılan ortak açıklamada, kamuoyunca pek bilinmeyen bir tehlikeye dikkat çekiliyor. Açıklamadan:
• “Uzman meslek odaları olarak, yangının termik santrallerin kömür stoklarına sıçraması durumuna karşı gerekli önlemlerin şimdiden alınması gerektiğini bildiriyoruz.
• “Belirli nem oranına kadar yanma artabilecek ancak yüksek oranda su kullanılarak, stokun soğutulmasıyla yangın durdurulabilecektir. En basit ve temel önlem olarak yığın üzerine nemli veya sulu uçucu kül püskürtülebilir.
• “Daha ağır sorunlarla karşı karşıya kalınmaması için halen yangın riski altında olan santrallara, açık kömür ocaklarına ve kömür stok sahalarına ulaşmadan yangının kesin olarak söndürülmesi gerekir.”
Görüldüğü gibi mühendisler sadece tehlikeyi gösterip eleştirmiyor, nasıl başa çıkılması gerektiğini de peşinen söylüyorlar. TMMOB’un hükümete bir önerisi de AFAD ya da benzeri bir kamu kuruluşunun -halen yapımı süren Akkuyu nükleer enerji santrali dahil büyük altyapı tesisleri için “Acil Durum Planlarının” bulunmasını sağlaması.
Boğaziçi’den Erdoğan’a rektör seçimi çağrısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversite bünyesinden protestolar, kamuoyundan tepkiler ve YÖK’e yansıyan intikal iddiaları ardından Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atadığı Melih Bulu’nun görevine son vermişti. O tarihten bu yana iki önemli gelişme oldu. Erdoğan YÖK Başkanı Yetka Saraç’ı da görevden aldı ve Boğaziçi öğretim üyeleri kendi içlerinde seçim yaparak muhtemel rektör adaylarının kim olabileceğini belirlediler.
Boğaziçi Üniversitesi Vakfı (BÜVAK) Mütevelli Heyeti Üyeleri 7 Ağustos itibarıyla bir çağrı yayınladı. Çağrıdan aktarıyorum:
• “Üniversitemizde, 2 Ocak – 15 Temmuz 2021 tarihleri arasında yaşanan olayların, bu güzide kurumun tarihinde kara bir leke olarak kalmaması ancak benzeri hataların tekrarlanmamasıyla sağlanabilir.
• Bu nedenle, Boğaziçi Üniversitesi’nin bir sonraki Rektörünün, Öğretim Üyelerinin büyük bir hassasiyet ve kendilerine yakışır bir şeffaflıkla yürüttükleri süreçte aday olan ve camiamızın ezici çoğunluğunun destek verdiği on yedi Boğaziçi Üniversiteli akademisyen arasından seçilmesi bizce bir gerekliliktir.
• “Amacımız, ülkemizi gerçekten muasır medeniyetler arasına sokmaksa, tek yolumuz akıl ve bilim, en önemli dayanağımız da akademik ve idari özgürlüklerini kuşanmış üniversiteler olmalıdır.”
Özetle Boğaziçililer, Erdoğan’dan yeni rektörü atarken üniversitenin “hassasiyetlerini” dikkate almasını talep ediyorlar.