10 Kasım 2021’de sosyal mecra Twitter’da en çok alıntı yapılan etiket #KemalizmdenCocuğunuKoru oldu. Bu slogan başta ürkütücü geliyor, ama katılıyorum! Ancak, Kemalizm değil bilinçsiz Kemalizmden koruyalım çocuğumuzu. Hatta yalnızca çocuğumuzu değil, kendimizi de koruyalım bilinçsiz Kemalizmden.
Ben asker bir babanın evinde geçirdim çocukluğumu. Babam benim bir Atatürk hayranı olmam için uğraşmadı. Ben, kitap okuyarak, okuduğumu özümseyerek Atatürk’ün önemli bir lider olduğunu anladım. Henüz 8 yaşındayken Şevket Süreyya Aydemir’in Tek Adam kitabını anlayabilmek için defalarca okumuş bir kişi olarak söylüyorum ki, kesinlikle korunun.
Bizim kuşağın okullarda maruz kaldığı şiirler ve yazılardaki “en büyük Türk, en muhteşem Türk, karlar üzerinde yatan adam, başkomutan”ı değil, örneğin H. C. Armstrong’un Bozkurt kitabında bir insan olarak anlatılan, zayıflıkları olan, ama ülküsündeki ülkeyi kurmuş bir lider olarak öğrenin onu. Mustafa Kemal’e saygı duyun, ona olduğundan farklı anlamlar yüklemeyin. Ona sadece ilerici ve medeniyetçi devrimlerin önderi deyin, Kemalizmden saptırmayın, farklı anlamlar üzerinde durmuyor, hiç denemeyin.
Bir Millet Yaratmak
Farklı anlamlar yüklenince, bir sürü sıfatları ekleyince ismine, yobazların ve gericilerin hedef tahtası haline getirirsiniz. Bir gün gelir devrim kelimesi yasaklanır, inkilap denir. Atatürk Devrimleri yerine Atatürk İlke ve İnkılapları dersi okullarda zorunlu ders olur. 6 oka inkilapçılık eklenir. Harf ve dil devrimi boşa çıkar darbe hükümetleri yüzünden.
Bir gün gelir Necmettin Erbakan gibi siyasetçiler çıkar ve “Okullarda çocukları ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ diye bağırtıyorlar. Bu yanlış. Türk böyle derse Kürdün de ‘Ne Mutlu Kürdüm Diyene’ deme hakkı doğar” der.
“Ne mutlu Türküm diyene” sözünü hitaplarının sonuna eklerdi. Ancak biz çekik gözlü ve sarı tenli Orta Asyalı Türklerden değiliz. Gazi bizim gibi 1. Dünya savaşından çıkmış dağınık bir topluluktan bir millet yaratmaya çalıştı. Anadolu, Mezopotamya ve Balkanlardaki karışık bir gen havuzundan bir millet yarattı. Kendi de biliyordu, ümmet devletlerin bittiğini. Millet olmazsak, dağılıp gideceğimizi de biliyordu. Şu anki Irak, Suriye ümmet kardeşliği içinde ne güzel geçinip gidiyorlar, değil mi?
İçimizdeki İrlandalılar
Bu ülke 83 yılda başka bir ilerici lider yetiştiremedi mi, içinden böyle bir devrimci daha çıkmadı mı? Kemalizmden beslenen bir ülke, bu kadar kısır mıydı, yeni bir insanı yetiştiremedi mi? Veya yetiştirdi de (Oktay Sinanoğlu, Adnan Kahveci, Recep Yazıcıoğlu, Türkan Saylan gibi) onları korumayı beceremedik mi? Kemalizm doktrinini savunanlar bu insanların daha fazla sivrilmesini mi istemedi? Aziz Sancar, Özlem Türeci veya Uğur Şahin bu toprakların insanı değil miydi, burada değil, yaşadıkları el yurdunda başarılı olabildiler?
Falih Rıfkı Atay’ın Çankaya kitabında anlatıldığı gibi İzmir’in kurtuluşuna dahi sevinemeyen “İçimizdeki İrlandalıları” (Mustafa Denizli’nin sözü, yoksa İrlandalı arkadaşlarımı bu sözden uzak tutarım) bil, bu insanların sizin aklınızı çelmesine, ahlaksızlık, yolsuzluk, adaletsizlik ve rüşvetle bizi bölmesine izin vermeyin.
Bırakın rahat uyusun
“Atatürk yolu” olan Kemalizmi bugünkü yorumuyla benimsemedim. Kendi amacım için Atatürk’ü kullanmadım, çevremdekiler kendilerinin arzuları ihtirasları için Atatürk’ü ve onun devrimlerini kullanmadı. Kemalizm yorumları bu devlete zarar verdi, onu kendi amaçları için kullananlar bu ülkeyi Kemalizmden saptırdı. 83 sene içerisinde birkaç tane daha Mustafa Kemal çıkartamadıysak, kızmayın ama pek parlak bir geleceğimiz olduğu söylenemez.
Gazi’yi de rahat bırakın, adam ebedi uykusunda rahat uyusun, Allah rahmet eylesin.