Siyaset

Erdoğan’dan Hahamlar İttifakına Sıcak İsrail Mesajları

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hahambaşı İzak Haleva başkanlığındaki Türk Yahudi Toplumu ve İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakı üyelerini 22 Aralık’ta Ankara’da, Cumhurbaşkanlığında ağırladı ve sıcak İsrail mesajları verdi. (Foto: Cumhurbaşkanlığı)

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 22 Aralık’ta Cumhurbaşkanlığında ağırladığı Hahamlar İttifakı üyelerine şunları söyledi: “Türkiye-İsrail ilişkileri bölgemizin istikrarı ve güvenliği bakımından hayatidir. Tabii bu konuda özellikle sizlerin desteğini önemsiyorum. İşbirliğimizi geliştirmeye, yüksek potansiyelimizi daha iyi değerlendirmeye hazırız.”
Tam adı İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakı. Türk Yahudi Toplumunun (TYT) girişimiyle kuruldu. İlk toplantısını da 21-13 Aralık 2021’de İstanbul’da Conrad Otelinde yaptı. Türünün dünyada ilk örneği. TYT kaynaklarına göre, sadece Müslüman nüfuslu ülkelerde değil, genel olarak değişik ülkelerden hahamlar ilk kez bu kadar çok ve çeşitlilik içinde bir araya geldi. İran’dan hahamlar da katıldı kongreye, Mısır ve BAE’den de.
Kongrenin siyasi boyutu da var. Rusya Hahambaşı Berel Lazar Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakın bir isim olarak biliniyor. Kongreye Türkiye dışında hiçbir ülke tarafından tanınmayan KKTC’den Haham Chaim Hillel Azimov’ın katılması bir başka örnek. ABD’den katılan ise İran Yahudi Cemaati New York Temsilcisi Zaiman Lowenthal.
Lidere, devlete zeval gelmesin duasını David Sevi okumuş Beştepeyi kutsarken.

Türkiye Hahambaşı Haleva ve uluslararası Yahudi toplumu temsilcileri Erdoğan’a kutsal saydıkları Menora armağan ederken görülüyor. (Foto: Ekran görüntüsü)

Gelelim mesajlara

TYT Cumhurbaşkanlığına başvurmuş, Kazakistan’dan Azerbaycan’a, Özbekistan’a, Nijerya’dan Uganda’ya dek hahamlar da günübirlik Ankara’ya gelmiş.
Erdoğan’ın İslam Ülkeleri Hahamlar ittifakı üyelerine “anti-Semitizme karşıyız, İslamofobiyle birlikte mücadele edelim” diye başladığı hitabıysa “İsrail’le ilişkileri geliştirmek istiyoruz, desteğinizi bekliyoruz” şeklinde özetlenebilir.
Bazı alıntılar yapacağım:
•“Bizim İsrail hükümetine yönelik uyarılarımız meselelere Ortadoğu’nun uzun vadeli barış ve istikrarı açısından yaklaşılmasını sağlamak içindir. Kudüs başta olmak üzere Filistin meselesinde atılacak adımlar sadece Filistinlilerin değil, İsrail’in de güvenlik ve istikrarına katkı yapacaktır.
•“Gerek İsrail Cumhurbaşkanı Sayın [Yitzak] Hertzog, gerekse Başbakan Sayın [Naftali] Benett ile yeniden canlanan diyalogumuzu bu bakımdan önemsiyorum. Filistin konusundaki görüş ayrılıklarımıza rağmen İsrail ile ekonomi, ticaret ve turizm alanındaki ilişkilerimiz kendi mecrasında ilerlemektedir.”

Bundan sonra da yazının başındaki, Hahamlar İttifakından İsrail’le “hayati” ilişkileri geliştirme desteği isteme kısmı geliyor.
Erdoğan’ın ağır siyasi mesajlarında ticaret ve turizme değinmesi ve yanına kabineden sadece Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’u alması da dikkat çekici. Özellikle dış politikayla ekonomik durumun ilişkisi bakımından.

Erdoğan’ın Hahamlar İttifakını kabulüne Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ve Cumhurbaşkanı Güvenlik ve Dış Politikalar Danışmanı İbrahim Kalın da katıldı. (Foto: Cumhurbaşkanlığı)

Nereden, nereye?

İsrail’le ilişkilere sadece “Netanyahu gitti, kavga bitti” klişesiyle bakmamak lazım. 2008’de İsrail ile Suriye arasında arabuluculuk yapmaktan 2009’da “One Minute” krizine, oradan İsrailli komandoların 10 Türk vatandaşını öldürdüğü Mavi Marmara krizine ve diplomatik ilişkilerin seviyesinin düşürülmesine dek gerileyen ilişkiler söz konusu.
Öte yandan İsrail’le ilişkilerde normalleşme eğilimini 2021 başından itibaren Mısır ve BAE başta olmak üzere Beştepe’nin hasım saydığı yönetimlerle normalleşme ihtiyacı çerçevesinde görmek lazım. Bu süreçte Erdoğan hükümetinin ekonomiyi düzeltmek için dış kaynak arayışının zirveye çıktığını da hesaba katmak gerekiyor.
Sormak gerekiyor tabii. İsrail’le ilişkiler bu kadar “hayati” ise son on küsur senedir neden tersi yapıldı? Diplomasi sürdürülebilseydi ve Filistinliler arasındaki kutuplaşmada taraf olunmasaydı Filistinlilerin hakları daha iyi savunulamaz mıydı? Ticaret, turizm daha gelişmiş olmaz mıydı?
Bu durumu Abdülhamit’in de ekonominin dip yaptığı dönemlerde uluslararası Yahudi toplumuyla temasları artırmasıyla karşılaştırmak doğru olmaz belki. Türk Yahudi Toplumu neticede diyaloga hizmet eden bir girişimde bulunmuş; kuşkusuz olumlu. Öte yandan manzara Türkiye Cumhurbaşkanı İsrail’le ilişkilerin geliştirilmesi için Hahamlar İttifakından destek beklediğidir. İç politika hesaplarıyla dış politika yürütmenin sonuçlarını yaşıyoruz.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

DEM Parti’nin üç “normalleşme” ölçüsü: ilki Kobani davası

AK Parti’nin başlattığı yeni Anayasa girişimine muhalefetten en açık desteği veren Halkların Eşitlik ve Demokrasi…

3 saat ago

Çiğdem Toker: TÜİK yargı kararına rağmen bilgi karartmayı sürdürüyor

Hayat pahalılığı ve enflasyon ülkenin bir numaralı sorunu. Enflasyon oranlarını açıklamakla görevli Türkiye İstatistik Kurumu…

6 saat ago

Diyalog sürecini her iki taraf da baltalamaya çalışiyor: Ne yapmalı?

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in önce Cumhurbaşkanı Erdoğan, ardından da iktidarın gayrıresmi koalisyon ortağı MHP…

7 saat ago

CHP Lideri Özel MHP Lideri Bahçeli’yi mecliste ziyaret etti

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet…

1 gün ago

Namık Tan, Mehmet Uçum’a karşı: Gezi, Erdoğan’ın samimiyet sınavı

CHP lideri Özgür Özel’in 7 Mayıs’ta MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüşeceğinin açıklanmasından birkaç saat…

1 gün ago

Boğaziçi Olayı, komplo teorileri ve milli paranoya

Hatırladığıma göre sene 1981. Boğaziçi Üniversitesi Siyasal Bilimler ve Uluslararası İlişkiler Bölümüne Amerika’da Michigan Üniversitesinden…

1 gün ago