CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “bizim elimizdeki bilgiler YSK’nın elinde yok” sözü hali hazırda Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) faaliyetleri ile ilgili iddialar sebebiyle veri güvenliği tartışılırken yeni soru işaretleri doğurdu. CHP yetkilileri tüm verilerin YSK’dan alındığını ancak bu bilgilerin analizini kendilerinin yaptığını açıkladı. CHP’nin dikkat çekmek istediği nokta “veri güvenliği” değil “seçim güvenliği”.
Kılıçdaroğlu, 8 Ağustos’ta Sözcü gazetesinden Ruhat Mengi’ye verdiği roportajda “bizim elimizdeki seçmen bilgileri Yüksek Seçim Kurulu’nun elinde yok. Her bir seçmeni, ilk kez sandığa gidip oy kullanacak seçmenleri biliyoruz. Evlerini, adreslerini biliyoruz. Doğum yerlerine bakıyoruz. Suriye doğumlu, Afganistan doğumlu, hepsine bakıyoruz, dolayısıyla kimlere vatandaşlık verildiğini oradan çıkarabiliyoruz,” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerinin ardından AK Parti’den tepki geldi, parti sözcüsü Ömer Çelik MYK toplantısı sonrasında CHP’nin bu bilgileri nasıl elde ettiğini açıklaması gerektiğini belirtti, İçişleri Bakanlığı kaynağı açıklamaya çağırdı.
AK Parti’nin yanı sıra, Medyascope’dan Doğu Eroğlu’nun haberiyle gündeme bir kez daha gelen ve Turk Internet’ten Füsun Sarp Nebil’in de dikkatini çektiği, BTK’nın vatandaşların kişisel verilerini ve internet kullanımını kaydettiği iddiası tartışılmaya devam ederken CHP’den gelen bu açıklama “veri güvenliği” ile ilgili de soru işareti yarattı.
YSK’dan alınan veriler ile analiz
YSK CHP Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu CHP’nin verileri YSK’dan aldığını, bu verilerin analizi sonucunda CHP teşkilatları ile birlikte çalışmalar yürütüldüğünü açıkladı. Türk İnternet’ten Nebil’e konuşan Yakupoğlu, “Elimizdeki bilgiler harfiyen doğru ve yasal, yasaya aykırı bir durum söz konusu değil,” dedi.
298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’a göre YSK yalnızca seçmenlerin adı, soyadı, baba adı, ana adı, doğum yılı, doğduğu ilçe adı, oturduğu yer adresi ve TC Kimlik numarası bilgilerine ulaşabiliyor. Adalet Bakanlığı’nın UYAP ve Merkezi Nüfus İdari Sistemleri’nden (MERNİS) hergün seçmen yaşına gelenler ile ilgili veri toplanıyor ve sistem güncelleniyor. Böylece ölen, doğan, vatandaş olan vs kişilerin verileri YSK’nın SEÇSİS sistemine işlenmiş oluyor.
Kanunen seçime girmeye hak kazanmış her parti bir seçim döneminde SEÇSİS’teki bu verilere 2 kez ulaşabiliyor. Bir başka deyişle YSK’nın kanunen görevi partilere bu verileri toplamak ve sağlamak. Seçmen listelerinin doğruluğunun kontrolünü de partiler yapıyor, bu veriler 973 ilçede kontrol ediliyor.
Yığma seçmen, mükerrer seçmen, adres değişikliği
Yakupoğlu, CHP’nin bu verileri analiz ederek kendi teşkilatları üzerinden seçim güvenliği ile ilgili çalışmalarda bulunduğunu sözlerine ekledi. Yakupoğlu, YSK tarafından verilmeyen bazı sayılara da karşılaştırma ve analiz yaparak ulaşabildiklerini açıkladı. Örneğin, yalnızca İçişleri Bakanlığında bulunan yeni vatandaşlık almış kişiler ile ilgili sayılar SEÇSİS üzerinden alınan veriler karşılaştırılarak bulunabiliyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel Füsun Nebil’e verdiği demeçte CHP’nin YSK’dan aldığı bu verilerle seçim güvenliği için tehdit oluşturabilecek uygulamaların ortaya çıkarılabildiğini açıkladı. 2009 yılından beri her seçmen ile ilgili verilerin biriktirildiğini ve bunların tarandığını söyleyen Adıgüzel bu bilgilere kendi il ilçe başkanlarının ve belediye başkanlarının ulaşabildiğini aktardı.
Adıgüzel özellikle oyların başa baş olduğu ilçelere yapılan “yığma seçmen” uygulamasının, mükerrer seçmenlerin, eski adresinde oy kullananların, öldüğü halde oy kullanmış görünen kayıtların bu verilerin üzerinden yürütülen çalışmalarla tespit edilebildiğini anlattı. Özellikle eski adreste oy kullanmanın ciddi bir problem olduğunu belirten Adıgüzel 500-600 bin kişinin bu durumda olduğunu aktardı.
Mesele veri değil seçim güvenliği
Adıgüzel, AK Partili bir belediye meclis üyesinin 120 metrekarelik dairesinde son 6 ayda soyadları farklı 37 kişinin ikamet ettiği bilgisine ulaştıklarını, bu sayede oyu fazla olan ilçelerden oyu kritik oranda düşük olan ilçelere seçmen transferi yapıldığını tespit ettiklerini aktardı. Bir adreste 100 seçmenin kayıtlı göründüğü bir durumda, imar planlarına bakılarak bu adresin arsa olduğu araştırma ile tespit edilebildi.
Adıgüzel, CHP’nin bu tür tespitlerde bulunduktan sonra ilgili ilçe seçim kuruluna başvurduğunu ve onların da iddiaları saha araştırması ile kontrol ettikten sonra verileri düzelttiklerini belirtti. Ancak, CHP’nin altını çizmek istediği konu teknolojiden ziyade vatandaşların bu konudaki duyarlılığının daha etkili olduğu:
“Seçmen listelerinin kontrolü seçim güvenliği açısından en kritik meselelerden biri. Her vatandaşımız seçim döneminde muhtarlıklarda askıya çıkan listeleri mutlaka kontrol etmeli. Yine seçim günü görevli ya da müşahit olamasa dahi her seçmen gidip oy kullandığı sandıktaki oy sayımını izleyebilir.”