Yetkin Report

  • English
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Hafıza Kartı
  • Hayat
  • Yazarlar
  • Arşiv
  • İletişim

Erdoğan Altılı Masa’dan korkusunu açığa vurmaya başladı

Yazar: Murat Yetkin / 18 Kasım 2022, Cuma / Oda: Siyaset

Erdoğan’ın Akşener’e “Altılı Masa’dan kalk” teklifini seçimi kazanması umudunu muhalefetin bölünmesine bağladığını da gösteriyor.Akşener’in anında reddetmesi ise bu hamleye hazırlıklı olduğunu.

Hayır, sadece reddedilme ihtimalinin yüksek olduğunu bile bile İYİ Parti lideri Meral Akşener’e “Masadan ayrıl” teklifini yaptığı için değil. Aynı beyan içinde “Haziran’dan sonra” Suriye’deki Esad rejimiyle temas kurabileceği sözleri nedeniyle de. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ilk kez Endonezya’daki G20 zirvesinden dönüşünde 2023 seçimini kaybedebileceği ve son aylarda patinaj görüntüsü sergileyen Altılı Masa’dan endişesini açığa vurmaya başladı.
Erdoğan’ın Akşener’e “Gerek bu masayı terk etmek gerekse milli ve yerli bir duruş sergilemek üzere konumunu yeniden gözden geçirme” teklifi akla ilk anda üç şey getiriyordu:
1- Anayasa değişikliği için HDP ile kurulan temasın MHP kayasına çarpıp geri teptiğini,
 2- MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Akşener’e daha önce yaptığı “Evine dön” çağrısını,
 3- Erdoğan’ın Altılı Masa’nın bölünmesini, seçimi kazanmanın garantisi gördüğünü.

Yeni “Milliyetçi Cephe” niyeti

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve AK Parti heyetinin HDP’ye gidişiyle içeride (ve dışarıda) bazı çevrelerin Erdoğan’ın MİT ve HDP üzerinden (2012-2015’te yaptığı gibi) diyalog, bir “yeni çözüm süreci” beklentisine de bu beyanla “hayır” yanıtı verilmiş oldu.
Erdoğan, Bahçeli’ye iktidar ortaklığını sürdürmek için dahi olsa MHP’ye HDP desteğini kabul ettirmektense İYİ Partiyi hazmettirmeyi daha kolay görmüş olabilir.
Denediği 1970’lerin karanlık ortamında birbiri peşine kurulan “Milliyetçi Cephe” (MC) koalisyonlarının tekrarıydı aslında. O koalisyonlar, merkez sağ Adalet Partisi lideri Süleyman Demirel tarafından İslamcı MSP lideri Necmettin Erbakan ve Türk milliyetçisi MHP lideri Alparslan Türkeş tarafından kuruluyordu. Şimdi amaçlanan yeni bir MC ise rollerin ağırlığı değişmiş olur. Artık liderlik rolü İslamcı kökleriyle AK Parti ve Erdoğan’ındır. MHP yarım asrın neredeyse her koalisyonunda -DSP lideri Bülent Ecevit başbakanlığı dahil- sabit ortaktır. Erdoğan’ın teklifi İYİ Parti’yi “Demirel’in AP’si” yapmak niyetindeki Akşener’i Altılı Masa’dan koparıp bu “yeni MC’ye” ortak etmek amaçlı olarak da okunabilir.

Akşener bu hamleye hazırlıklıydı

Aslında AK Parti’nin, İYİ Partiyle flört niyeti bir süredir Akşener’in bilgisi dahilindeydi.
Hatta AK Parti Genel Merkezinde Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı “zorlanmadan alacağı” ama AK Parti’nin TBMM çoğunluğunu yitirebileceği senaryoları çalışılırken, CHP’ye karşı İYİ Partiyle kalıcı ya da geçici ittifaklar kurma hesapları yapıldığı da Akşener’e ulaşmıştı.
Şimdi Erdoğan, tam da Akşener parti içindeki sorunları gidermek amacıyla olağanüstü kurultaya gideceğini söylemişken, Erdoğan İYİ Parti içini de karıştıracak -belki kurultay sonucuna göre MHP ya da AK Parti’ye geçişlere neden olacak şekilde Akşener’in Altılı Masa’dan ayrılmasını ve dolaylı olarak iktidar ortaklığına katılmasını teklif ediyordu.
Bunun adı da tek başına AK Parti iktidarı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle geldiği söylenen siyasi istikrar oluyordu.
Akşener teklifi, hem de ismini vermeden Cumhur İttifakını “kumar masası” olarak niteleyerek reddetmesi AK Parti’den gelmesi muhtemel hamlelere hazırlıklı olduğunu gösteriyor.

“Masa’dan kalk” teklili ve Bahçeli

Bahçeli’nin AK Parti’nin Anayasa değişikliği için HDP’ye gitmesinin Bahçeli tarafından “Doğru” karşılanıp, sonra “Bir an önce kapatılmalı” demesi bir u-dönüşü daha anlamına gelmiyor. Bahçeli kendi örtülü, dolaylı ve imalı lisanı içinde “Kapatılmadığı sürece görüşürsünüz elbette” demek istiyordu ve iki beyan arasında Beştepe’ye çıkıp Erdoğan’la görüşmüştü.
Kaldı ki Akşener’e yaptığı “Evine dön” çağrısı, Cumhur İttifakına katılma çağrısı değil, adeta bir aile büyüğünün evden kaçan küçüğünü affetmesi tonunda, küçümseyici nitelikte bir “MHP’ye dön” çağrısıydı. Anlaşılan, Erdoğan’ın Akşener’e teklifi, Bahçeli’yi de İYİ Parti’nin artık ayrı bir parti olduğunu kabul etmesi gerektiği çağrısıydı. Bu çağrının da Bahçeli ile görüşmesinden sonra geldiğine dikkat çekmek gerekiyor.
Ve üzerindeki soru işaretleri her geçen gün çoğalan İstiklal Caddesindeki kanlı terör eylemi sonrasına.

Esad’la isterse bugün de konuşabilir

Erdoğan’ın Altılı Masa’dan çekindiğini, ancak onu bölerek seçimi kazanabileceğini düşündüğünü böylesine açığa vurmasının başka işaretleri de var.
Kendisine eşlik eden bir gazetecinin “Esad’la görüşme” ihtimalini sorduğunda “Siyasette küslük olmaz, Haziran’dan sonra olabilir” demesi iktidarı kaybetme korkusunun bir başka göstergesi. Zannedersiniz daha altı ay önce MÜSİAD kongresinde dini söylem kullanıp “ensar-muhacir” benzetmesiyle “Suriyelileri katillere göndermeyeceğiz” diyen Erdoğan değildi… Şimdi Erdoğan’ın “Kazanırsam görüşürüm” demesinde öteden beri iktidara gelirlerse Suriye yönetimiyle diyalog kurup sığınmacıların güvenlik içinde dönmelerini sağlama sözü veren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve bütün siyasi propaganda hattını sığınmacıların hemen gönderileceği üzerine kuran Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ın payı yok mu?
Arada bir fark var ama. Muhalefet liderleri ancak iktidara gelirlerse konuşacakları vaadinde bulunabilirler.
Erdoğan ise iktidarda, Esad ile konuşmak istiyorsa, şimdi de konuşabilir, elini tutan olduğunu sanmıyorum.

Yeni yazılardan haberdar olun! Lütfen aboneliğinizi güncelleyin.

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun.

Aboneliğinizi onaylamak için gelen veya istenmeyen posta kutunuzu kontrol edin.

Etiketler: Devlet Bahçeli, istiklal, Kemal Kılıçdaroğlu, kumar masası, Meral Akşener, Suriyeliler, Ümit Özdağ

OKUMAYA DEVAM EDİN

Erdoğan, Trump orucunu bozdu: Netanyahu ile anlaşması dünyaya tehdit
“Milletvekillerinin Meclis’e gelmesine kimse engel olamaz”
Türkiye’nin İran sınırında Afgan mülteci alarmı
  • Yasakla koruyup baskıyla şekillendirerek yönetmeye çalışmak10 Mayıs 2025
  • Kürt sorununa PKK’nın silahsızlandırılması yoluyla çözüm kapısındayız9 Mayıs 2025
  • Avrupa Birliği ile Türkiye’nin yeni ilişki dinamiği: güvenlik9 Mayıs 2025
  • 9 Mayıs Avrupa Günü mü, Zafer Günü mü?9 Mayıs 2025
  • Özel “Hürriyet kavgası” dedi. İmamoğlu’na yasak, Yavaş’tan cevap geldi8 Mayıs 2025
  • Merz dönemi sancılı başladı: Almanya modeli sarsılıyor7 Mayıs 2025
  • Erdoğan-Bahçeli: dört ay sonra yarım saat. İmamoğlu, PKK, ABD7 Mayıs 2025
  • Anayasa Mahkemesi Erdoğan’a bağımsız yargı ve adalet için yakarıyor6 Mayıs 2025
  • Ankara’dan PKK’ya silah bırakma ve fesih kararı için son hafta uyarısı6 Mayıs 2025
  • Erdoğan’dan Trump’a, İsrail’i ancak sen durdurursun mesajı5 Mayıs 2025
Haberler arşivinde arama yapın...

Siyaset

Ekonomi

Hafıza Kartı

Hayat

Arşiv

English

Hakkımızda

Künye

Yazarlar

Yardım

Reklam & İşbirliği

Bize Ulaşın

tbtcreative.com | UFKZDN © 2024 yetkinreport.com

Kurumsal Bilgiler     ·      Yardım     ·      Kullanıcı Sözleşmesi     ·      Yasal Çekince

TOP