Erdoğan ABD’ye çakma fırsatını nihayet Ülkü Ocaklarında buldu

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan uzun süredir ABD’ye çakma fırsatı bulamıyordu. Bir yandan F-16 alım talebi, Suriye’de PKK/YPG sorunu, diğer yandan 100 milyar dolar ticaret hacmi hayali, seçimlerde sadık taraftarı gözündeki dünya lideri bakışını pekiştirecek ABD’ye çakma söylemini kullanmasına engel oluyordu. Ancak geçen hafta öyle bir şey oldu ki, artık kendini tutmayı bıraktı. Bir zamanlar “Ayaklarımızın altına alıyoruz” dediği milliyetçiliğin kuramda ve eylemdeki temsilcilerinden Ülkü Ocaklarını ziyaretinde bu fırsatı değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı 2 Nisan’da İstanbul Bağcılar’daki Ülkü Ocakları ziyaretinde ABD’nin Ankara Büyükelçisini hedef aldı ve Beştepe’nin kapılarını Büyükelçiye kapattığını söyledi. Neden mi? ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake’in 29 Mart’ta CHP Genel Merkezinde Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyareti yüzünden.

“Kafanı çalıştır büyükelçi”

Çakma fırsatını “Amerika’ya bu seçimlerde bir ders vermemiz lazım” diye değerlendirmeye başladı Cumhurbaşkanı. Ve önceki Genel Başkanları Sinan Ateş’in katlinden konuşmaları yasaklanan Ülkücülere şunları söyledi:
• “Joe Biden oradan konuşuyor. Biden’ın buradaki büyükelçisi ne yapıyor? Gidiyor Bay Bay Kemal’i ziyaret ediyor. Ayıptır, biraz kafanı çalıştır. Sen büyükelçisin. Senin buradaki muhatabın Cumhurbaşkanıdır.”
• “Sen bundan sonra hangi yüzle Cumhurbaşkanı’ndan randevu isteyeceksin? Bizim kapılar kapandı ona, bir daha göremezsin. Niye? Haddini bileceksin. Büyükelçi olarak görevini bileceksin. Bir büyükelçi nasıl çalışır, bunu öğreneceksin. Bunu öğrenmediğin takdirde bu kapı öyle yol geçen hanı değil, giremezsin.”
Erdoğan daha önce başbakanlığı sırasında bir ABD Büyükelçisine daha bu yasağı koymuştu. Irak işgali gerilimi sürerken Büyükelçi Eric Edelman aylarca başbakandan randevu alamamış ve 2005 ortasında geri çekilmişti.
Bu sözleri okuyunca Flake’in ne dediğini bilemiyorum ama, Türkiye’nin talepleri için her kapıyı çalmak zorunda olan Türkiye’nin Vaşington Büyükelçisi Murat Mercan’ın mutluluktan uçmadığını tahmin etmek güç değil.

ABD’ye çakma oy hesabıyla

Erdoğan’ın Flake’in Kılıçdaroğlu’na gidişini ABD’ye çakma fırsatı olarak değerlendirmek istemesini 14 Mayıs seçimi hesabıyla yaptığını anlamak de güç değil.
Zaten kendisi de söylüyor “Amerika’ya bir ders vermemiz lazım” diyerek. Orada da durmaış devam etmiş Cumhurbaşkanımız:
• “Onun için de inşallah 14 Mayıs’a iyi hazırlanıyoruz, iyi koşturuyoruz. Rabbimin de lütfuyla özellikle 6 milyonu aşkın gencimiz var. Bu gençlerimizin seçimlerdeki duruşu çok çok önemlidir.”
Tercümesini şöyle de yapmak mümkün: “Ekonomik kriz sizi perişan etti gençler. Torpilsiz olanlarınızı işsiz ya da boğaz tokluğuna çalışmak zorunda bıraktı. Ama görüyorsunuz Amerika karşımızda, seçimde bana oy verirseniz ABD’yi yenmiş olacağız”.
Tutar mı? Bir ölçüde tutabilir. Yirmi yıldır devlet diye, memleket diye sadece Erdoğan’ın tanıtıldığı siyasi ortamda yetişen bazı gençleri etkileyebilir. Kaç genci etkilese kârdır diye düşünüyor. Erdoğan bir yandan “milliyetçiliği ayaklar altına alan” Hüda-Par ile ortaklık kurarken diğer yandan Ülkü Ocaklarında ABD’ye çakma demeci bu hesapla.

Rusya zamanlaması manidar

Erdoğan, Flake’in Kılıçdaroğlu’na gidişini ABD’ye çakma fırsatı olarak kullanmasından bir gün sonra, bugün, 3 Nisan’da bir Türk heyeti Moskova’ya gidiyor. Başında Dışişleri Bakan Yardımcısı Burak Akçapar bulunuyor. Rus, Suriyeli ve İranlı karşıtlarıyla Türkiye-Suriye yakınlaşmasını konuşacaklar. Anlaşırlarsa, geçtiğimiz hafta Sıfır Atık konulu BM toplantısında konuşmak üzere Nev York’a giden Emine Erdoğan’a eşlik eden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu kendi düzeyinde aynı görüşmeleri yapacak.
Burada “Bir dakika” diye itiraz edebilirsiniz; “Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad, 16 Mart’ta Moskova’da Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ile görüşmesi ardından, anca Erdoğan’la Türk askerinin Suriye’den çekerse görüşebileceğini söylememiş miydi?” evet, öyle demişti. Ama görüşmeler yapılıyor işte.
Rusya, Erdoğan’ın başta kalmasını istediğini gizlemiyor ama Erdoğan’ın işine yaradıkça o dış müdahale sayılmıyor. Geçenlerde basınla buluşan Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerkhov, Rusya’nın seçimler konusuna bakışında “bazı askeri-teknik konuların” da etkisi olduğunu söyledi. Bunun anlamı Türkiye’nin Rusya’dan s-400 füzeleri alım programının devam edip etmeyeceğiydi. (Bu arada, Flake, Kılıçdaroğlu’na S-400’ü sormamış özel olarak, onu da öğrendim.)

Beştepe Rus büyükelçisine de kapanır mı?

Tabii Kılıçdaroğlu ile Flake örneğin bir yemekte filan görüşseydi Erdoğan açısından daha iyi olabilirdi; bütün yandaş ekranlarda, manşetlerde “Gizli görüşme, talimat” filan denebilirdi.  Adam gitti CHP merkezinde ziyaret etti. Bakarsınız yarın diğer Cumhurbaşkanı adaylarından, Muharrem İnce ve Sinan Oğan’dan da görüşme talep eder, ziyaretlerine gider, onlara da seçilmeleri halinde dış politika ve özel olarak ABD ile ilişkilerde izleyecekleri hatları sorar.
Ama Flake, Erdoğan’dan randevu isterse Erdoğan artık vermeyeceğini söyledi.
Bu akla başka bir soruyu da getiriyor.
Acaba Erdoğan, tıpkı ABD Büyükelçisi gibi Kılıçdaroğlu’nu ziyarete gelen bütün büyükelçilere kızıp Beştepe’yi kapatır mı?
Örneğin Rusya Büyükelçisi Yerkhov’a? Çünkü o da Kılıçdaroğlu’nu CHP Genel Merkezinde ziyaret etmişti. Çin Büyükelçisi Liu Şaobin ve Katar Büyükelçisi Muhammed Cesim es Sani de. Kılıçdaroğlu’nun Dış Politika Baş Danışmanı Ünal Çeviköz’de tam listesi var, isteyen sorabilir: AB Daimi Temsilcisinden İngiliz, Alman, Fransız, İsrail büyükelçilerine dek Ankara’da ülkesini temsil eden pek çok Büyükelçi Kılıçdaroğlu’nu CHP Genel Merkezinde ziyaret etmiş. Belki de Erdoğan diğer büyükelçileri,n adaylık sürecinde CHP’de görünmesini istemiyor.
Ama diğerlerine çakma oy getirmiyor, ABD ve Batı Avrupalılara çakma oy getiriyor Erdoğan’a göre. Hesap bu.