Seçimlerin ardından merakla beklenen ve ekonomi politikalarında 3 yıllık yol haritasını belirleyen Orta Vadeli Program (OVP) 6 Eylül’de Ankara Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılan toplantı ile tanıtıldı.
2024-2026 dönemine ilişkin ekonomik hedeflerin yer aldığı OVP, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz’ın sunumuyla kamuoyuna açıklandı.
Yılmaz’ın kısa sunumunun ardından konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine “belirsizliklerin kalktığı” vurgusuyla başladı.
Erdoğan, “katılım düzeyi ve rekabet seviyesi itibariyle dünya siyaset literatürüne de geçen Mayıs seçimlerini tam bir demokratik olgunluk içinde tamamladık. Tüm belirsizlikler ortadan kalktı ve Türkiye’yi kimin yöneteceği belli oldu. Halkımız bir kez daha güven ve istikrar dedi,” dedi.
Programın Türkiye ekonomisi için kapsamlı bir yol haritası teşkil ettiğini belirten Erdoğan, “Ekonomik perspektifi de yerli ve yabancı yatırımcılarla paylaşmış oluyoruz. OVP’nin ülkemiz ekonomisine en üst düzeyde katkı sağlamasını diliyorum. Hükümet olarak desteğimiz tam,” dedi.
Orta Vadeli Program: Dört hedef belirlendi
Programı ana detaylarıyla sunan Cevdet Yılmaz, dört ana hedef belirlendiğini, ekonomi kurmaylarının önümüzdeki dönem için öncelikli olarak “afet yaralarının sarılması ve afet risklerinin azaltılmasına” odaklanacağını belirtti. Yılmaz, ardından OVP ile ana hedeflerin “makroekonomik ve finansal istikrarın sağlanması, enflasyonun tek haneye düşürülmesi; yatırım, istihdam üretim ve ihracat perspektifiyle büyüme ve istihdamın devam ettirilmesi; ve sosyal adalet ve refahın güçlendirilmesi” olduğunu açıkladı.
Yılmaz, mali disiplin, para politikası ve yapısal dönüşümlerin temel politika araçları olarak kullanılacağını sözlerine ekledi.
Enflasyon artacak, büyüme tahminlerin altında
Orta Vadeli Program’a göre 2023 büyüme hedefi yüzde 5’ten yüzde 4,4’e düştü. 2024 büyüme hedefi ise yüzde 5,5’tan yüzde 4’e geriledi. OVP’ye göre Türkiye’nin büyüme tahmini 2026 yılı için yüzde 5 oldu. Kişi başına gelirin 2026 sonunda 14 bin dolara yükseltilmesi hedeflendi.
Programda dikkat çeken bir başka nokta da enflasyon tahminleri oldu. Buna göre 2023 yılı enflasyon tahminleri Merkez Bankası tarafından açıklanan yüzde 58’den yüzde 65’e yükseltildi.
Yılmaz, bu beklentinin 2024’te yüzde 33’e kademeli olarak 2026’da yüzde 8,5’e çekileceğini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, istihdam beklentilerinin de yükseltildiğini işsizlik oranını 2026’da tek haneye indirmeyi hedeflediklerini belirtti.
Yapısal reformlar
Yılmaz, yapısal reformlar için öncelikli 7 alan belirlendiğini, bunların “büyüme ve ticaret, beşeri sermaye ve istihdam, fiyat istikrarı ve finansal istikrar, kamu maliyesi, afet yönetimi, yeşil ve dijital dönüşüm, iş ve yatırım ortamı,” olduğunu belirtti.
Yapısal reformlarda orta vadede somut etkiler beklediklerini belirten Cumhurbaşkanı Yardımcısı, kısa vadede beklentileri iyileştirmeyi hedeflediklerini söyledi.
Yılmaz, “Merkez Bankası’nın araç bağımsızlığı çerçevesinde üzerine düşeni yapacak” dedi.
Cevdet Yılmaz cari açığın da 2023’de iyileştirmelerle birlikte milli gelire oranla yüzde -4 civarında olacağını tahmin ettiklerini, dönem sonunda milli gelire oranla yüzde eksi 2 olarak gerçekleşmesini hedeflediklerini söyledi.
Yılmaz, yurt içi tasarruflarda 1,6 puan artış beklediklerini, dönem sonunda AB kriterleri için belirlenen bütçe açığının milli gelire oranının yüzde üç altında olmalı beklentisini karşılayacaklarını, buna deprem harcamalarının da dahil olacağını söyledi.
Erdoğan’dan orta vadeli programa “tam destek”
Yılmaz’ın sunumunun ardından konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimlerin ardından atılan adımlar ile “belirsizliklerin aşıldığı” vurgusu yaptı.
Erdoğan, “katılım düzeyi ve rekabet seviyesi itibariyle dünya siyaset literatürüne de geçen mayıs seçimlerinin tam bir demokratik olgunluk içinde tamamladık. Tüm belirsizlikler ortadan kalktı ve Türkiye’yi kimin yöneteceği belli oldu. Halkımız bir kez daha güven ve istikrar dedi. Nakit ve enerji kaybettiren krizlerin hiçbiri yaşanmadı. Seçimlerin üzerinden 1 hafta geçmeden kabine açıkladık, kurmay kadromuzu kurduk, süratle işe başladık,” dedi.
Orta Vadeli Program’ın hazırlanması ile ilgili çalışmalar için teşekkür edern Erdoğan, programa hükümet olarak “tam destek vereceklerini” açıkladı.
Büyümeyi sürdürecek
Erdoğan, ihracat odaklı büyüme politikasının önümüzdeki dönemde de merkeze alınacağını belirtirken enflasyonla mücadelede “sıkılaştırma politikalarını” da desteklediğini söyledi.
Erdoğan, “Ekonomik büyümeden kesinlikle taviz vermeyeceğiz. Sıkı para politikasının desteğiyle enflasyonu düşürecek cari işlemler dengesini iyileştireceğiz,” dedi.
“Mali disiplinle desteklenen dezenflasyon ortamı güven ortamını iyileştirecek ve ihracat odaklı sürdürülebilir bir büyüme iklimi sağlanacaktır,” dedi.
Erdoğan, “makroihtiyati sadeleşme” ile “enflasyonu besleyen tüketim artışlarının” önleneceğini, yatırım, istihdam, üretim ve ihracata dayalı ekonomi modeli çerçevesinde “reel sektörü destekleyen finansman imkanı sağlayaklarını” söyledi.
Önceki OVP’lerden farklı olarak bu programda yapısal reformlara özel bir başlık açıldığının altını çizen Erdoğan, temel konuları “programın önemli bir parçası haline dönüştürdüklerini” “finansal istikrara yeşil ve dijital dönüşümü” de eklediklerini belirtti.
Erdoğan, “yatırım istihdam üretim ve ihracatı önceleyen programımızın merkezine yeşil ve dijital dönüşümü koyduk,” dedi.
Erdoğan hukuki alanlarda da iyileştirmeye gideceklerinin altını çizdi.
İhracatta yıllık 253 milyar doların yakalandığını, ilk 6 ayda EYT ve depreme rağmen 220 bin istihdam artışı sağladığını belirten Erdoğan, MB rezervlerinin 117 milyar dolar seviyesindeki seyrini sürdürdüğünü söyledi.
İstanbul Finans Merkezinde enerji pazarı
Erdoğan, enerji konusunda da yerli üretim ile katkının sağlanmasını beklediklerini belirtti.
Erdoğan İstanbul Ataşehir’de kurulan İstanbul Finans Merkezi’nin “enerji hubı” haline getirileceğini söyledi.
Erdoğan, “İstanbul finans merkezini aynı zamanda bizim enerji hubımız haline getireceğiz. Yani doğal gaz da tüm madenler de bunların burada değerlendirmesi yapılacak, dünya buradan bunları takip edecek,” dedi.
Erdoğan, “Nasıl Londra Hamburg borsası varsa finans merkezimizin içinde aynı zamanda enerji, enerji derken burada doğalgaz maden de olacak, enerjinin tüm ürünleri nelerse bunların pazarlamasının yapıldığı bir yer olacak. Bu kulelerden birisi bu işin pazarının yapıldığı yer haline gelecek,” dedi.
Erdoğan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile 4 Eylül’de Soçi’de yaptığı toplantıda Trakya’nın da “doğalgaz hubı” olması için “planlama” yapıldığını sözlerine ekledi.
Erdoğan Rusya ile ilgili tarımda da işbirliği içinde olunduğunu, belirterek “500 bin ton domates biz sadece rusyaya göndermiş olduk. Aramızdaki dayanışmanın nereden nereye vardığını göstermesi bakımından bu çok önemli,” dedi.