Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 25 Eylül’de Azerbaycan’ın Türkiye’yle sınırını oluşturan Nahcivan Özerk Bölgesine yaptığı günübirlik ziyaret Kafkaslardaki siyasi ve askeri dengelerin değişmesi bakımından önem taşıyor. Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in daveti üzerine kararlaştırılan ziyaret Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’da yeni bir silahlı ayaklanma başlatan Ermeni grupların teslim olmasıyla sonuçlanan 19-20 Eylül askeri harekatının hemen ardından gerçekleşiyor.
Erdoğan, temasları ardından Aliyev’le düzenlediği ortak basın toplantısında Azerbaycan’ın kısa sürede başarıyla tamamladığı operasyonun “Bölgede kapsamlı bir normalleşme için yeni fırsat pencereleri açtığını” söyleyerek; “Ermenistan’ın kendisine uzatılan barış elini tutmasını, samimi adımlar atmasını bekliyoruz” dedi. Operasyonun üzerinden henüz beş gün geçmesine rağmen, Azerbaycan’ın bütüm koşullarını kabul eden Ermenistan’ın Karabağ Ermenilerine insani malzeme naline izin verdiklerin söyleyen Aliyev ise “Karabağ bölgesinde yaşayan insanlar milli mensubiyetinden asıl olmayarak Azerbaycan vatandaşlarıdır. Onların güvenliği, Azerbaycan devleti tarafından temin edilecektir” dedi.
Son operasyonla Azerbaycan’ın 2020’de 30 yıldır işgal altındaki topraklarını ağırlıkla Türkiye’nin desteğiyle geri almasının ardından Ermenistan’la imzaladığı anlaşmayı tanımayarak silahlı ayaklanma çıkaran Karabağ’daki ayrılıkçı gruplar 25 saat gibi kısa sürede bastırılmış, Karabağ’ın Azerbaycan’la tam bütünleşmesi görüşmeleri başlamıştı. Azerbaycan Savunma Bakanlığı Ermeni grupların Dağlık Karabağ’da yaptığı silah yığınağının görüntülerini medyayla paylaşmıştı.
Paşinyan’ın durumu
ABD ve AB’nin Azerbaycan üzerine kurduğu baskıyı BM kürsüsünden kendi sınırları içinde terörle mücadele harekâtı olarak savunan Erdoğan, daha sonra sorunun Paşinyan’dan değil Karabağ’daki teröristlerden kaynaklandığını söylemişti. Paşinyan da Karabağ’da yaşayan 120 bin kadar Azerbaycan vatandaşı Ermeniden 40 bin kadarını Ermenistan’da barındırabileceklerini duyurmuştu. Karabağ’ın Azerbaycan’ın tam kontrolüne girmesini hızlandıracak bu durum Paşinyan’ın konumuyla birlikte Kafkaslarda yeni bir duruma işaret ediyor.
Erdoğan-Aliyev görüşmesinin Nahcivan’da yapılacağı gün Ermenistan’ın Başkenti Erivan’dan darbe girişimi iddialarıyla tutuklama haberlerinin gelmesi de ziyaretin önemini artırıyor. Erivan’da Paşinyan aleyhinde devam eden protestoların bir nedeni de Ermenistan’ın geleneksel koruyucusu Rusya’ya sırt çevirip ABD ve Fransa’yla işbirliğine gitmesi. Ermenistan sınırlarını halen Rus birliklerinin korumasına rağmen Paşinyan’ın Ukrayna Savaşı nedeniyle Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’e tutuklama kararı çıkaran Uluslararası Ceza Mahkemesine üyelik başvurusu yapması ve ABD ile askeri tatbikat düzenlemesi Moskova’nın tepkisini çekmişti.
Azerbaycan Türklerinin ülkedeki ikinci büyük etnik grup olduğu İran’ın konuya müdahil olmaması da Kafkaslarda yeni dengelere işaret ediyor.
Kafkaslarda yeni dengeler
Erdoğan ve Aliyev’in Iğdır-Nahçıvan doğal gaz boru hattı temelinin birlikte atıp “modernize edilen Nahcivan Askeri Kompleksini” birlikte açtılar. Azerbaycan anakarasından Zengezur koridoruyla ayrılan Nahçıvan petrol ve doğal gaz zengini Bakü’den enerji desteğini Türkiye üzerinden almış olacak. Askeri Kompleksin ise Türkiye-Azerbaycan arasındaki askeri işbirliğini güçlendireceği açık.
Erdoğan da Aliyev de Zengezur koridorunun güvenli ulaşıma açılması gerektiğini iddiasında. Böylece Çin’in Kuşak-Yol projesine katılmak daha kolay hale gelecek. 1920’de Azerbaycan’daki Sovyet yönetimi tarafından Rusya-İran bağlantısını dorudan sağlaması amacıyla Ermenistan’a devredilen Zengezur bölgesinin statüsünün değişmesi ne İran ne de Rusya’nın işine geliyor. Ancak Zengezur kobusunun Erdoğan-Aliyev görüşmesinde gündemde yer alması bekleniyor.
Ancak Dağlık Karabağ sorununun gündemden kalkması Kafkaslarda hem Türkiye hem de Rusya’nın yararına, ABD ve Fransa’nın etkisini zayıflatacak yeni gelişmelere kapı açabilir.