MetroPoll araştırma şirketinin kurucusu ve yöneticisi Özer Sencar, 31 Mart yerel seçimlerinden iki hafta önce yaptıkları araştırmada İstanbul’da CHP Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun rakibi AK Parti adayı Murat Kurum’dan 9 puan önde olduğunu açıkladı.
Sancar, son haftalarda İmamoğlu’nun 3 puanlık farkı 9 puana çıkarmasının arkasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kampanyaya dahil olması ve Kurum’un doğru aday olmaması olduğunu belirterek, bunun sebebi “İmamoğlu’nun gösterdiği performans değil iktidarın söylem ve davranışlarının seçmen üzerindeki etkisidir,” dedi.
Türkiye’nin Nabzı Mart ayı araştırması 15-18 Mart tarihleri arasında 1663 kişi ile İstanbul’un 39 ilçesinde tabakalı örnekleme ve ağırlıklandırma yöntemi ile MetroPoll Araştırma Şirketi tarafından gerçekleştirildi.
0,95 güven sınırları içinde +/- 2,40 hata payı ile CATI (Bilgisayar Destekli Telefonda Anket) yöntemiyle gerçekleştirilen araştırmanın hata Payı: Genel: +/- 2,40, AK Parti: +/- 3,96, CHP: +/- 4,34, MHP: +/- 10,51, DEM Parti: +/- 11,03, İYİ Parti: +/- 12,87.
İmamoğlu 9 puan önde
Türkiye’nin Nabzı son İstanbul araştırmasına göre Ekrem İmamoğlu, rakibi Murat Kurum’un 9 puan önünde görünüyor.
Araştırmaya göre kararsız oylar dağıtılmadan Ekrem İmamoğlu yüzde 39,2, Murat Kurum ise yüzde 30 oy alıyor. MetroPoll’ün bir önceki araştırmasında İmamoğlu’nun oyu yüzde 34,7, Kurum’un oyu ise yüzde 32 olarak görünüyordu. Bir aylık bir süre içerisinde MetroPoll araştırmasında iki rakip arasındaki fark yüzde 3’den yüzde 9’a çıktığı görüldü.
Ayrıca bir önceki araştırmada İstanbulluların yüzde 46’sı İmamoğlu’nun yüzde 36’sı ise Kurum’un kazanacağını düşünüyordu. Bir aylık süre içerisinde İmamoğlu’nun kazanacağını düşünen İstanbulluların sayısı yüzde 48’e yükselirken, Kurum’un kazanacağını düşünenlerin oranı yüzde 32’ye düştü.
İmamoğlu’nun oyu diğer adaylara dağıldı
Aralık ayında henüz yalnızca İmamoğlu ve Kurum’un adaylığı kesinleşmişken ilk araştırmalarını yaptıklarını belirten Özer Sencar, ilk araştırmada aradaki farkın 15 puan civarında olduğunu, daha sonra diğer partilerin adaylarının kesinleşmesiyle İmamoğlu’nun 20 puanlık bir oyunun diğer partilere dağıldığını, farkın zamanla 3 puana indiğini belirtti.
Sencar, Metropoll’ün Mart ayı araştırmasında farkın 3 puandan 9 puana, kararsızlar dağıtıldıktan sonra bu farkın 10 puana yükseldiğini belirtti.
Adayların çıkmasıyla ilk başta Ekrem İmamoğlu ve Murat Kurum’un oylarının diğer adaylara dağılmaya başladığını belirten Sencar, en büyük düşüş İmamoğlu’nda olduğunu, CHP adayının oyunun yüzde 56’dan 36’lara düştüğünü belirtti.
Sencar, kampanyaların sonuna gelindiğinde İmamoğlu ile Kurum arasındaki farkın açılmaya başladığını belirterek, “Adayların kişisel başarıları ve güçleri, hitabetleri, ehil olup olmadıkları insanlar tarafından tanınmaya başladı. Kurum ilk ölçümden sonra fazla bir artış sağlayamadı. Aralık ayında 41 olan oyu Ocak ayında 43, Şubat ayında ise tekrar yüzde 40’a düştü. Bu ay ise yüzde 37 civarına indi,” dedi.
Sencar DEM Partililerin yüzde 50’sinin, İYİ Partililerin ise yüzde 65’inin İmamoğlu’na oy vereceğini belirterek, İmamoğlu’nun tabanda muhalefet partilerinden destek aldığını, “adeta taban ittifakını sağlamış göründüğünü” belirtti. Sencar İmamoğlu’na MHP’den yüzde 10 oy, AK Parti’den ise yüzde 8 civarında oy gittiğini belirtti.
“İktidar Kurum için değil, İmamoğlu için çalışıyor”
İmamoğlu’nun oy farkını açmasının arkasında pek çok sebep olabileceğini belirten Sencar, “aradaki farkın 3’lerden 9’lara çıkaran İmamoğlu’nun gösterdiği performans değil iktidarın söylem ve davranışlarının seçmen üzerindeki etkisidir,” dedi.
Erdoğan “başından beri arka arkaya ölümcül hatalar yapıyor,” diyen Sencar, Erdoğan’ın öncelikle yanlış bir adayla işe başladığını Kurum’un İmamoğlu karşısında “zayıf” kaldığını belirtti.
İkinci olarak Erdoğan’ın bunun yanında İmamoğlu’nun rakibi olarak kendini kampanyada ön plana çıkardığını ve devletin tüm imkanlarını Kurum için seferber etmesinin seçmen nezdinde ters etki yarattığını söyledi.
Sencar, “yani Erdoğan’ın sahneye çıkması doğal birşeydir ama şu anda bana göre iktidar Murat Kurum için değil, çok trajik bir şey bu, Ekrem İmamoğlu için çalışıyor,” dedi.
İçişleri Bakanı, Dışişleri Bakanı gibi üst düzey devlet görevlilerinin yerel seçime dahil olmasının “Kurum’a değil İmamoğlu’na yaradığını” belirten Sencar, “bütün devlet kadroları cumhurbaşkanı dahil seçime müdahil oldular ve burada Kurum çok zayıf kaldı, Kurum görünmez oldu,” dedi.
YRP ve DEM Parti önemliydi
Sencar Kurum’un İmamoğlu karşısında zayıf kaldığını son aylarda oy oranının açılmasının arkasında İmamoğlu’nun başarısından ziyade seçmenin Murat Kurum’u tanıması olduğunu belirtti.
Erdoğan’ın bir diğer hatasının Yeniden Refah Partisi’ni küçümsemesi olduğunu belirten Sencar, YRP’nin Mayıs ayında 2,5 olan oy oranını yüzde 5’e yükselttiğini Erdoğan’ın “5 puan oyu olan bir partiyi küçümsemsei veya görmezden gelmesi yanlıştı. Yapacağı şey YRP’yi ikna edip seçime girmemesini sağlamaktı,” dedi. Sencar ayrıca DEM Parti’nin oyunun da önemli olduğunu belirterek DEM ile görüşme yapılmamasını da hata olarak niteledi.
Neden iktidarın neredeyse yüzde 10 oyunun İmamoğlu’na kaydığı sorusunu da yanıtlayan Sencar, “tüm partilerde emekliler, dar gelirliler işsizler var. Ve iktidar bu insanları memnun edemedi. Değişik açıklamalarla onlara sabır tavsiye etti, ileride çözeceğiz dedi. Ama, domatesin taneyle satıldığı günlere geldik. Bu fakirliğin çok yaygın olduğu, dar gelirliliğin geniş kapsamlara ulaştığını gösteriyor ve bu insanların bir şikayeti var,” dedi.
5 kişiden 1’i oy vermiyor
MetroPoll araştırmasına göre araştırmaya katılanların yüzde 20’si, yani beşte biri kararsız, cevapsız ve protesto oy kullanıyor. Daha önceki araştırmalarda da benzer bir tablo olduğunu belirten Sencar, genellikle seçime yaklaşıldığında kararsızların azalmasını beklediklerini ancak bu sefer bu azalmanın olmadığını söyledi.
Sencar, “Seçime bir hafta kala bunların yüzde 10-13 bandına düşmesi gerekirdi. Hem İktidar cenahından hem muhalefet partisinden sandığa uzak duran bir seçmen kitlesi var,” dedi.
Sencar, “Bu bahsettiğiniz şey, Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra muhalefette yüzde 40’a ulaşmıştı. Bu yüzde 20 seçime intikal ederse katılım yüzde 80’lerde kalacak” dedi.
Katılımın yüzde 80’nin altına inmesinin siyasetten sandıktan ciddi bir uzaklaşmaya sebep olduğunu belirten Sencar, İstanbul özelinde katılım oranının düşmesinin İmamoğlu’nun aleyhine olacağını belirtti.
Sencar, “İstanbul’da katılımın artması İmamoğlu’na yarar. Ankarada katılımın artması Yavaş’a yarar, çünkü hakim oy kitlesine sahipler,” dedi.
Seçim güvenliği kritik
Özer Sencar, özellikle İstanbul’da muhalefetin sandıkların korunması için yeterli gönüllü vatandaşı bulmakta zorlandığını, Ankara’da ise CHP adayı ve mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın kendi sandık ekibinin olmadığını belirtti.
“CHP şimdiye kadar hiçbir seçimde sandıkları kontrol edebilmiş bir parti değildir. Dolayısıyla Ankara’nın taşrasında hala risk faktörü olduğunu düşünüyorum,” dedi.