

Sırrı Süreyya Önderin ağabeyi Ali Önder, yeğeni Ceren Önder Kandemir’i babasının tabutunun başında teselli etmek isterken görülüyor.
15 Nisan’da geçirdiği kalp krizi ardından kaldırılıp ameliyata alındığı İstanbul Florence Nightingale hastanesinde 3 Mayıs günü “çoklu organ yetmezliği” nedeniyle 62 yaşında vefat eden TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, 4 Mayıs’ta Levent Barbaros Camiindeki Cenaze Namazı ardından İstanbul Zincirlikuyu mezarlığında toprağa verildi.
Cenaze töreni öncesinde Atatürk Kültür Merkezinde (AKM) yapılan anma törenine katılmak için Taksim’de toplanan on binlerce kişi, 7 kilometre mesafedeki camiye yürüdü. Yürüyüşte Türkçe ve Kürtçe barış sloganları atıldı.
AKM’deki törende en etkili ve duygusal konuşmayı, kızı Ceren Önder Kandemir yaptı. “Kendimi bildim bileli seni kaybetmekten korktum” diyen Önder Kandemir, konuşmasını “Barışı görmek istiyordun, çocukların yetim kalması kalbini parçalıyordu, sütten de ağzın hiç yanmıyordu. Bir tür barış mıydı bilmiyorum ama hastane koridorlarındaki sınıfsız bayraksız hüzünlü umutlu kalabalıkta barışa benzer bir şey gördüm ben. Gözün arkada aklın bizde kalmasın. Seninle gurur duyuyorum” diye bitirdi. (Konuşmanın tam metni bu bağlantıda.)
Sırrı Süreyya Önder Kürt sorununa siyasi çözüm için Ekim 2024’te başlatılan PKK’nın silahsızlandırılması, ya da “Terörsüz Türkiye” sürecinde aktif rol oynuyordu. Önder kalp krizi geçirmeden beş gün önce DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan’la birlikte Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmüş ve süreçten umutlu olduğunu açıklamıştı.
DEM Parti Önder’in “anısı ve mücadelesine sahip çıkacaklarını” açıkladı.
Türk siyasetinin, kendi görüşünden olmayanlarca da sevilen ismi Önder’in bir kızı ve bir torunu vardı.

Önder’in anısına AKM’de düzenlenen tören için binaya sığamayan onbinlerce kişi Taksim meydanını doldurdu. Kitle daha sonra cenaze namazının kılıncağı Levent Barbaros camiine dek olan 7 kilometrelik yolu topluca yürüdü. (Foto: Sendika.org)
Mücadeleyle geçen bir hayat
Sırrı Süreyya Önder, 7 Temmuz 1962’de Adıyaman’da Türkmen bir aileye doğdu.
Berber ve arzuhalci olan babası, 1960’lı yıllarda Türkiye İşçi Partisi’nin Adıyaman’da kurucusu ve il başkanı oldu. Sekiz yaşındayken babasını kaybetti, annesi ve dört kardeşi ile dedesinin evine taşındı. Bu dönemde bir fotoğrafçıda çırak olarak çalışmaya başladı. 16 yaşını bitirdikten sonra Sıtma Savaş ve Eradikasyon Teşkilatı’na mevsimlik işçi olarak girdi. 12 Eylül 1980 darbesi öncesinde Milliyetçi Cephe Hükûmeti döneminde bu işini kaybetti, lastik tamiri dükkânı açtı.
1978 yılında Adıyaman Lisesi’nde ikinci sınıf öğrencisiyken Maraş Katliamı protesto gösterisinde tutuklandı. Tahliye edilmesi ve lise mezuniyetinin ardından girdiği üniversite sınavında ilk tercihi olan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini kazandı. Öğrenciyken, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından Ankara’da gözaltına alındı, işkenceli sorguların yapıldığı Ankara Emniyet Müdürlüğünde 105 gün işkenceli sorgulara maruz kaldı. Çeşitli cezaevlerinde yedi yıl hapis yattı.
Parlamenter siyaset
BDP’nin desteklediği bağımsızlardan oluşan Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku içinde katıldığı 2011 genel seçimlerinde, İstanbul 2. Bölge’den milletvekili seçildi.
Mayıs-Haziran 2013 Gezi Parkı direnişi sürecinde biber gazı fişeğinin isabet etmesi sonucu yaralandı. 2012-2015’te hükümetle PKK arasındaki Kürt sorununa çözüm için -Dolmabahçe Mutabakatına rağmen sonuç getirmeyen- diyalog sürecinde aktif rol aldı.
2013 yılında Nevruz kutlamaları sırasında yaptığı konuşma nedeniyle 3 Aralık 2018’de 43 ay hapis cezasına çarptırıldı. 6 Aralık 2018’de Kocaeli Cezaevi’ne girdi. Anayasa Mahkemesi’nin “ifade özgürlüğünün ihlal edildiği” kararı üzerine 4 Ekim 2019’da serbest bırakıldı.
2014 yerel seçimlerinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı olarak yüzde 4,8 oy aldı.
Önder yeniden devrede
HDP saflarında katıldığı Haziran 2015 ve Kasım 2015 genel seçimlerinde Ankara 1. Bölge’den milletvekili seçilerek parlamentoya girdi. TBMM’de 24. Dönem İstanbul, 25 ve 26. Dönemlerde Ankara Milletvekili olarak görev yaptı. 2023 Türkiye genel seçimlerinde DEM Parti listesinden 28. Dönem İstanbul Milletvekili seçildi ve TBMM Başkanvekili olarak TBMM Başkanlık Divanı’na girdi.
17 Mart 2021’de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Anayasa Mahkemesi’nde açtığı HDP’yi kapatma davası kapsamında hakkında beş yıl siyaset yasağı talep edilen isimler arasında yer aldı. Kobani olaylarından yıllar sonra açılan Kobani davasında yargılandı ve Mayıs 2024’te hakkında beraat kararı verildi.
Önder, Ekim 2024’te MHP lideri Devlet Bahçeli’nin çıkışıyla başlayıp Kürt sorununa çözüm için PKK’nın silahsızlandırılması, ya da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın koyduğu isimle “Terörsüz Türkiye” sürecinde DEM Parti Milletvekili Pervin Buldan ile birlikte aktif rol alıyordu.
Sanatçı ve yazar yönü
Çok sayıda film ve dizi için senaryo yazan ve senaryo danışmanlığı yapan, rol üstlenen Sırrı Süreyya Önder, Adıyaman’daki yerel müzisyenlerin (gevende) hayatı üzerinden 12 Eylül darbesinin sıkıyönetimini anlattığı Beynelmilel filmi ile büyük yankı yarattı. Senaryosunu yazarak yönettiği ve Türkiye’de sinema tarihine geçen Beynelmilel filmi Uluslararası İstanbul, Ankara, Altın Koza film festivallerinde, Hindistan ve Pakistan’da çok sayıda ödül kazandı.
Yönetmen, senarist, senaryo danışmanı ve oyuncu olarak Emret Komutanım (senarist), Kalpsiz Adam (senaryo danışmanı), Sis ve Gece (oyuncu), Mutluluk (uyarlama), O… Çocukları (senarist), Zombilerin Düğünü (oyuncu), Ejder Kapanı (oyuncu), Mar (oyuncu), Yeraltı (oyuncu), F Tipi Film (ortak yönetmen, senarist), Düğün Dernek (oyuncu), Ferahfeza (oyuncu), İtirazım Var (senarist, oyuncu), İçimdeki Ses (oyuncu), 14 Tirmeh (oyuncu), Manyak (oyuncu), Taş Yok mu Taş (kısa film; yönetmen, senarist, oyuncu) projelerinde yer aldı.
Radikal, BirGün, Özgür Gündem ve T24’te makaleler yazdı.