Sinan Ateş cinayetinde de adı geçen Serdart Öktem cinayetine sadece çeteler arasındaki husumet diye bakılamaz, üzerine gidilmeli. Cinayet, giderek daha ciddi bir asayiş sorunu haline gelen çocuk katiller konusunu da yeniden gündeme taşıdı. (Fotoğraf ve grafik: Oksijen)
Avukat Serdar Öktem 6 Ekim 2025’te İstanbul’un ortasında, Zincirlikuyu Mezarlığı yakınlarında aracına bir başka araçtan Kalaşnikoflarla açılan ateşle öldürüldü.
İstanbul Emniyet Müdürlüğünün iki ay önce alt birimlerine Öktem’in Daltonlar çetesinin hedefinde olduğu uyarısı gönderdiği ortaya çıktı. Çünkü Öktem’in, Daltonlara rakip bir başka suç örgütü olan Casperler’in avukatı olduğu iddia ediliyordu.
Ama avukatın bir özelliği daha vardı. 30 Aralık 2022’de Ankara’da öldürülen Ülkü Ocakları’nın önceki Başkanlarından Sinan Ateş’in cinayetine karışmaktan yargılanmış, uzun süre tutuklu kalmış, 2 Ekim 2024’te adli kontrolle serbest bırakılmıştı. Ateş öldürüldüğü sırada Öktem de MHP’nin gençlik örgütü işlevindeki Ülkü Ocaklarının Başkan Yardımcısıydı, 2023 seçimlerinde MHP’den İstanbul Milletvekili adayı olmuş ancak seçilememişti.
Daltonların, Öktem’i 4 Ağustos’ta İspanya’da -iddiaya göre Casperler tarafından öldürülen üyeleri Caner Kocer’in intikamı için öldürdükleri bildirildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, olaydan kısa süre sonra 2 Kalaşnikof otomatik tüfek ve 2 tabanca ile yakalanan 6 kişiden 2’sinin 18 yaşın altında, yasalara göre çocuk yaşta olduğunu açıkladı. Savcılık daha sonra yaptığı açıklamada gözaltına alınanlarının sayısının 13’e yükseldiğini bildirdi. (*)
Çocuk katiller sorunu 24 Ocak 2025’te İstanbul, Kadıköy’de alışveriş yaparken yaşıtları tarafından vahşice öldürülen Ahmet Minguzzi cinayetinden beri gündemimizde. Minguzzi’yi öldürenler, çocuklarının hakkını arayan ailesini de bu işin peşini bırakması için, hatta mahkemede bile tehdit ediyor; arkalarında Öktem cinayetinde de adı geçen Daltonlar çetesinin bulunduğu öne sürülüyor.
10 Ağustos 2025’te Ankara, Keçiören’de, 22 yaşındaki Hakan Çakır, biri 14 diğeri 17 yaşındaki iki çocuk tarafından bıçakla öldürüldü. Çete bağlantısı henüz saptanamasa da onların aileleri de öldürülen gencin ailesini tehdit edip duruyorlar.
9 Eylül 2025’te İzmir, Balçova’da polis karakolunu tüfekle basan 16 yaşındaki bir çocuk iki polisi şehit etti, üçünü yaraladı, yaralı polislerden biri daha sonra şehit oldu. Çocuğun DEAŞ (IŞİD) sempatizanı olduğu iddia edildi.
4 Ekim’de İstanbul polisi “eylem hazırlığı içinde” iki DEAŞ üyesini yakaladığını açıkladı. Türkmenistan uyruklu iki DEAŞ zanlısı da 18 yaşın altındaydı; çocuk sayılıyorlardı.
“Suça sürüklenen” çocukların daha az ceza alması çetelerin, örgütlerin iştahını kabartıyor.
Zaten gelecek umudu olmayan çocuklar için cezaevleri birer suç eğitim kurumuna dönüşüyor. Çıktıklarında o çete ya da örgüt üyesi olarak devam etme dışında pek az seçenekleri kalıyor.
Öktem, Ülkü Ocakları Hukuk Sorumlusu olarak Sinan Ateş cinayeti davasından 35 yıl 4 ay hapse mahkûm edilen Doğukan Çep’in de avukatıydı. 2014’te bir lise kavgasında bir çocuğu öldürmek suçundan 20 yıl ceza alan, daha sonra MHP İstanbul il yöneticilerinden Ufuk Köktürk’ün, 2015’te sendikacı öğretmen Bahadır Grammeşin’i öldürenlerin avukatı da Öktem olmuştu.
Öktem, tutuklandığı sırada cep telefonu ve bilgisayarının şifresini vermemiş, Covid geçirdiği için “unuttuğunu” söylemiş, daha sonra mahkemede sorulduğunda da aynı zamanda sanık avukatı olduğu için avukatlık kanununa sığınarak saklı tutmuştu.
Öldürülen Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, Öktem’in tam da el konulan telefon şifresinin ABD’de kırılıp, kimlerle irtibatlı olduğunun anlaşılacağı içeriğinin Türkiye’ye gönderileceği sırada öldürüldüğüne dikkat çekiyor.
Bir başka gelişme de cinayetten bir gün önce Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin, hala açık olan Öktem dosyasıyla Ateş cinayetinde katillere bilgi sağladığı öne sürülen Ankara Emniyetinin eski Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ın dosyalarını birleştirmesi olmuştu. Dosya birleştirme işlemi Ateş cinayetinin siyaset ve bürokrasi içinde yeni isimlerle bağlantılarının ortaya çıkma ihtimalini doğurmuştu.
Bu çerçevede İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıklamasındaki bir cümle dikkat çekiyor:
“İlk belirlemelere göre eylemin bir organize suç örgütünün maktule karşı beslediği husumet sonucunda gerçekleştirildiği değerlendirilmektedir.”
Bu kadar karmaşık boyutları ve muhtemel siyasi, bürokratik bağlantıları olan bir kişinin İstanbul’un ortasında uzun namlulu silahlarla öldürülmesini sadece çeteler arasındaki “husumete” bağlamak, “ilk belirlemelere göre” bile dense, cinayetin arka planını hafifletme çabası izlenimi veriyor.
Yeni nesil mafya kavramı, dijital çağın imkanlarıyla sosyal medyayı da kullanarak gasp ve dolandırıcılıktan siber suçlar, para aklama, yasa dışı bahis ve uyuşturucu ticaretine dek geniş bir alanda yayılan Y ve Z kuşağı çetecileri anlatıyor.
Gelecek umudu olmayıp yasadışı da olsa kısa yoldan para ve güce erişmek isteyen çocuklar ve gençler arasında örgütleniyorlar.
Çeteler arası “husumet” onları her isteyen karanlık yapının kendi mali ya da siyasi çıkarları için kullanmasına da açık hale getiriyor.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TBMM’nin yeni yasama yılında “suça sürüklenen çocuklar” için yeni düzenleme yapılacağı, suç işleme yaşı 18’e yaklaştıkça cezanın arttırılacağı kademeli bir düzenleme öngördüklerini açıkladı. Yasayı değiştirmek önemli ama tek başına yetmeyecektir. Şehir sokaklarının, çocukları örgütleyen çeteler ile giderek daha güvensiz hale gelmesi ciddi bir ihtimaldir.
Öktem cinayeti dosyasına sadece çeteler arası husumet olarak bakılmayıp bütün bağlantılarının ortaya çıkarılması, bu bakımdan da önem taşıyor.
(*) 07 Ekim 2025, 12.06’da güncellenmiştir.
TBMM Komisyonunun 4 Aralık toplantısı AK Parti-MHP ittifakının “Terörsüz Türkiye” sürecinin 2026 yılının ilk yarısındaki…
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşının giderek daha geniş bir coğrafyaya yayıldığını, bunun “çok korkutucu…
İçişleri Bakanlığı 2 Aralık gecesi 22.15te Irak Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani’nin 29…
Dün, 1 Aralık, Ankara’da “Ortak Geleceğe Birlikte Bakmak” başlıklı bir çalıştay vardı. Diyarbakır merkezli araştırma…
Barışın kaderi çoğu zaman masadaki teknik maddelerle, güç dengeleriyle ve takvimlerle açıklanır. Oysa eksik olan…
Avrupa’nın kuraklık haritası artık yalnızca meteoroloji raporlarında değil, uyduların yerçekimi ölçümlerinde de görünür durumda. Yirmi…