Hayır, edindiğim bilgilere göre yarın, 3 Temmuz’da yapılacak muhalefet koalisyonu toplantısı gündeminde Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Tayyip Erdoğan karşısına kimin ortak aday çıkarılması gerektiği başlığı bulunmuyor. Birazdan o konuya geleceğiz. Ama Altılı Masada ilk defa ilk defa dış politikadaki gelişmeleri ve ekonomiyi düzeltmek için atılması gereken adımları gündemine aldı. Dış politikayı gündeme alma önerisi bu beşinci toplantıya ev sahipliği yapacak olan İYİ Parti lideri Meral Akşener’den gelmiş.
Akşener toplantı davetini ise öncekiler gibi akşam yemeği saatine değil saat 14.00’e vermiş. Hem daha çok konuşma zamanı hem de basın açıklamasının geç saatlere kalmaması bakımından…
Ekonomide muhalefetten beklenen
Ekonomi konusunda muhalefet koalisyonu ilk çalışmasını Kurumsal Reformlar Komisyonu raporu olarak 13 Haziran’da açıklamıştı. Merkez Bankası bağımsızlığı, Ekonomik Sosyal Konsey’in yeniden işletilmesi ve Stratejik Planlama Teşkilatı kurulması önerileri öne çıkmıştı. Şimdi bu rapor ve hükümetin aradan geçen sürede GES, BDDK kararı ve asgari ücret konusundaki adımları tartışılıp yeni çalışmalar başlatılması öngörülüyor.
MetroPoll araştırma şirketinin son Türkiye’nin Nabzı araştırmasında “Ekonomik sorunları muhalefet çözer mi?” sorusuna yüzde 49,2 “hayır, yüzde 48,6 “evet” yanıtı vermiş. “Ekonomik sorunları Erdoğan çözebilir mi?” sorusuna ise yüzde 57,7 “hayır” demiş. Hala (AK Parti olmasa da) Erdoğan’ı umut gören yine de yüzde 41,1’lik bir kesim var. Bu oranlar önemli, çünkü muhalefet krizden şikayetle birlikte ekonomiyi nasıl düzelteceğine dair daha çok ipucu verirse desteği geliştirme imkânı olduğunu gösteriyor.
Seçim güvenliği Altılı Masada
Altı muhalefet liderinin gündemindeki bir diğer konu ise 6 Haziran’da açıklanan Seçim Güvenliği Raporu. Seçim güvenliği 2023 seçimlerinde en çok öne çıkan konulardan olacak gibi görünüyor. Yine MetroPoll araştırmasına göre, ankete yanıt verenlerin yüzde 60,4’ü Türkiye’de seçim güvenliği sorunu bulunduğunu söylemiş.
MetroPoll araştırmasında “Olası muhalefet adaylarından kim sandığa daha iyi sahip çıkar?” sorusunda en yüksek güveni yüzde 21,6 ile Ekrem İmamoğlu almış. Onu yüzde 19 ile Mansur Yavaş izliyor ama “Hiçbiri” diyenlerin oranı da az değil, Yüzde 20,4. Yani muhalefetin bu konuda da daha güven verici çalışması gerekiyor.
Dış politika ateşten gömlek
Dış politikanın gündeme alınması bana göre gecikmiş olsa da yerinde bir karar. Bunda son iki ayda Erdoğan’ın NATO’da İsveç ve Finlandiya’ya karşı PKK duruşu ve güvenlikçi yaklaşımının bir ay içinde Erdoğan’ın görev onayına -yine MetroPoll araştırmasına göre- yüzde 4, Ak Parti desteğine de yüzde 2 kadar katkı yaptığının görülmesi rol oynamış olabilir.
Dış politikadaki heyecanın oy oranlarına yansımasının geçici, olabileceği daha önce defalarca görülmüştü. Ancak muhalefet Erdoğan’ın iç politika ve ekonomideki sorunları dış politika ve güvenlik konularıyla kapatmadaki ustalığı yabana atarsa yanılır. Aynı şekilde dış politikada atılan adımlara refleks olarak karşı çıkma ve fazla Batı yanlısı ya da Doğu yanlısı görülmenin hoş karşılanmadığı da ortada.
Gelelim adaylık meselesine
Altılı masa toplantısıyla aynı gün Ankara’da HDP kongresi de var. Masa toplantısı gündemine adaylık meselesi alınmamış ama bu toplantı HDP’nin “Meral Akşener ve Mansur Yavaş olursa oy vermeyiz” çıkışı gölgesinde yapılıyor. Akşener’in özür dilemesiyle kapanmış görünse de İYİ Parti’den CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Alevi olması vurgusuyla yapılan çıkışlar can sıkıyor.
Erdoğan bu koşullar altında Kılıçdaroğlu’na “Aday ol ya da adayını söyle” diye yüklenmeye devam ediyor. Kılıçdaroğlu da “Seçim tarihini, açıkla biz de açıklayalım” demeye…
Seçim tarihine gelince. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de müttefiki MHP lideri Devlet Bahçeli “Normal zamanında”, yani 18 Haziran 2023’te yapılacak dese de siyaset kulisinde Nisan-Mayıs, özellikle Mayıs konuşulmaya başladı.
Ve seçim tarihine
Birkaç gerekçesi olduğu konuşuluyor. Birincisi, “Erdoğan aday olamaz” itirazını ortadan kaldırmak; isterse bir gün önce olsun, Meclis erken seçim kararı alırsa Cumhurbaşkanı ikinci dönemi yapmamış sayılır diye bir hüküm koyuldu Anayasa’ya. İkincisi, Cumhurbaşkanlığı seçimi 18 Haziran’da sonuçlanmazsa 2’inci tur 2 Temmuz 2023’te yapılacak. Oysa 2023 Kurban Bayramı 28 Haziran’da başlayacak, 1 Temmuz’da bitecek. Okullar da kapanmış, tatil başlamış olacak. Hatta belki bazı AK Partili siyasetçiler Hacca gitmek isteyecek.
Gazeteci Deniz Zeyrek geçenlerde kulislerde 14 Mayıs tarihinin, yani 1950’de Demokrat Parti’nin seçim kazandığı tarihin konuşulduğunu yazdı. Yine aktardığına göre Altılı Masa da adayını 29 Ekim’de açıklayacakmış. Gerçi bu Masa liderlerinin “Seçim tarihi açıklandıktan sonra” söylemine uymuyor ama aktarmak bizim işimiz.