Adalet Bakanı Yılmaz Tunç 2019’da Ordu’da öldürülen Ceren Özdemir’in katili Özgür Arduç’un infaz yasasından yararlanarak tahliye edileceği ya da iyi hal gerekçesiyle açık cezaevine alınacağı haberlerini yalanladı.
Tunç, sosyal medyada yayınladığı mesajda şunları söyledi:
- “Ordu’da evinin önünde Ceren Özdemir’i vahşice öldüren ve ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 30 yıl 58 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılan hükümlünün açık cezaevine alındığı iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.
- “Van Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan hükümlü, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildiği için kanun gereğince açık ceza infaz kurumuna ayrılamaz.”
Tunç şöyle devam etti:
- “Bu gerçek bilinmesine rağmen; kamuoyumuzda infiale sebep olabilecek bu asılsız iddianın adli yılın açıldığı bugün ortaya atılmış olması adalete duyulan güveni sarsmaya yönelik bir girişimdir. En temel basın ilkelerine dahi uyulmadan yapılan yalan haber ve dezenformasyon; en başta Ceren Özdemir kızımızın ailesini derinden üzecektir.
- “Halkın haber alma özgürlüğünü suiistimal eden, kamu barışını bozmaya yönelik, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma girişimlerine karşı hukuki süreç başlatılmıştır.”
Ceren Özdemir Vakası
20 yaşındaki üniversite öğrencisi Ceren Özdemir 3 Aralık 2019 tarihinde Ordu’daki evinin önünde cezaevi firarisi Özgür Arduç tarafından öldürülmüş, canavarca hislerle insan öldürmekten mahkûm edilmişti. Arduç yakalandıktan sonra da güvenlik aracı içinde iki polisi yaralamıştı.
“Cezaevinden kaçamamış olsaydı kısımız yaşayacaktı” diyen Özdemir’in ailesi, Arduç’un cezaevinden kaçmasında kusuru görülen kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunmuş ancak Ordu 1. Sulh Ceza Mahkemesi, Arduç’un “iyi hali” nedeniyle açık cezaevine nakledilip kaçmasında cezaevi yetkililerine atfedilecek bir kusur görmemişti. Dava Anayasa Mahkemesinde karara bağlanmayı bekliyor.
Ceren Özdemir’in babası Yılmaz Özdemir, YetkinReport’a yaptığı açıklamada Adalet Bakanlığının, kızının katilinin tahliye ya da açık cezaevine naklinin söz konusu olmadığı açıklamasını olumlu karşıladıklarını ancak “Üç buçuk yıldır Anayasa Mahkemesinin kararını beklediklerini” söyledi.
Tunç’un suçlamaları
Adalet Bakanı Tunç açıklamasını Ceren Özdemir’in katili hakkında medyada da yer alan haber ve duyumlar üzerine kendisini açıklamaya davet etmem üzerine 30 Ağustos’taki YouTube yayınıma tepki olarak yaptı.
Doğrusu, katilin infaz yasasından yararlanmayacağını açıklamasından memnuniyet duydum.
Ümit ederim, Barış Pehlivan gibi gazeteciler, aralarında Can Atalay gibi TBMM’ye de seçilmiş Gezi Davası tutuklularının yararlandırılmadığı infaz yasasından cinayet, cinsel saldırı, tecavüz, hırsızlık, mafya üyeliği gibi suçlardan mahkûm olanların “kader mahkûmu” adı altında yararlanacağı bilgisini de yalanlar.
Burada tuhaf olan benim kendisini açıklamaya davet etmemi “Adli yılın açıldığı günde” kasti olarak yapılmış bir “dezenformasyon” ve “kamu düzenini bozma” girişimi olarak suçlayarak “hukuki süreç başlattığını” açıklamasıdır. Böyle bir şeyin olmadığına kendisinin de inanarak söylediğini sanmıyorum ama bu tür davalarla ne ilk defa karşılaşıyorum ne de sonuncusu olacağını sanıyorum.
Ümit ediyorum Bakan Tunç, aynı hassasiyeti Türkiye’nin dünya ülkeleri arasında giderek gerileyen yargı bağımsızlığı sıralaması konusunda da gösterir ve kimbilir kaçıncı “sivil anayasa” çalışmalarına bu yönde ağırlığını koyar.