Avrupa Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi 17 Nisan’da aldığı kararla Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesini Kıbrıs sorununun BM parametrelerinde çözümüne bağladı.
AB’ye sert tepki gösteren Dışişleri Bakanlığı, ilişkilerin Kıbrıs meselesine indirgenmesini “stratejik vizyon eksikliği” olarak değerlendirerek AB ile diyaloğun mütekabiliyet çerçevesinde ele alınacağını belirtti.
Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız,” ifadelerine yer verildi.
Türkiye’nin aday ülke olarak AB üyeliği konusunda kararlılığının vurgulandığı açıklamada, “Bununla beraber, işbirliğimizin seçici bir anlayışla, bazı alanlarla sınırlanmasını reddediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada:
“Zirve Sonuçlarında ülkemizle işbirliği ve karşılıklı fayda sağlamaya yönelik bir ilişki geliştirilmesinin AB’nin stratejik menfaatine olduğu vurgulanmaktadır. Buna karşın, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı/AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell ve AB Komisyonu tarafından hazırlanan AB-Türkiye ilişkilerine dair Ortak Bildirimde yer alan tavsiyelere ilişkin somut bir karar alınamaması ciddi bir tutarsızlıktır.
Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanmasıyla Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir. Çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerekmektedir. Böylesi bir zihniyet, Kıbrıs sorununa veya diğer bölgesel ve küresel meselelere olumlu ve yapıcı bir katkı sunamaz.
Aday ülke Türkiye, AB üyeliği konusunda kararlılığını korumaktadır. Bununla beraber, işbirliğimizin seçici bir anlayışla, bazı alanlarla sınırlanmasını reddediyoruz. AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız.”
Kıbrıs şartı
Brüksel’de düzenlenen AB Liderler Zirvesi’nin sonuç bildirisinde AB, “Türkiye’yle işbirliğine dayalı ve karşılıklı yarar sağlayan bir ilişki geliştirilmesinde stratejik çıkarı bulunduğunu” belirterek, bu kapsamda Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlamasına “büyük önem atfettiğini” bildirdi.
Bildiride, “Avrupa Birliği, AB-Türkiye işbirliğinin daha da geliştirilmesi bakımından Kıbrıs çözüm görüşmelerinin yeniden başlatılmasına ve bu görüşmelerde ilerleme kaydedilmesine özel önem atfetmektedir. Daha önceki kararlarını hatırlatan AB Konseyi, Kıbrıs sorununun BM çerçevesinde, ilgili BMGK kararlarına uygun olarak ve Birliğin dayandığı ilkeler ve müktesebat doğrultusunda kapsamlı bir çözüme kavuşturulması yönündeki kararlılığını sürdürmektedir,” ifadeleri yer aldı.
Ayrıca Avrupa Konseyi, Maria Angela Holguin Cuellar’ı BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi olarak atandığı duyuruldu.
Zirvenin ilk gün oturumlarının ardından açıklamada bulunan AB Konseyi Başkanı Charles Michel de Kıbrıs’a vurgu yapmıştı.
Michel açıklamasında, AB liderlerinin Türkiye ile ilişkiler konusunda stratejik bir tartışma yapmak istediğini ve oturumun sonunda görüş birliğinde olduğunu söylemiş ve “Türkiye ile olumlu yönde ilişkiler kurmak istiyoruz. İstikrarlı ilişkiler geliştirmek istiyoruz. Aşamalı, orantılı ve geri döndürülebilir bir yaklaşımla çalışmak istiyoruz” demişti.
Michel, “Kıbrıs’ın durumunun son derece önemli olduğunu vurgulamak isterim. Kıbrıs’ın durumuyla özel olarak ilgileniyoruz. Özellikle BM’nin çözüm süreciyle” değerlendirmesini yapmıştı.