ABD Başkanlık seçimlerini Donald Trump’ın kazanmasının hemen ardından Türkiye’de sosyal medyada Berat Albayrak ismi TT oldu. Bu iddialara göre Trump kazanınca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da hemen Trump ile arası iyi olan damadı Berat Albayrak’ı yeniden kabineye almayı düşünmeye başlamıştı.
“Laf kaynağından ürer” diye güzel bir deyimimiz vardır ama bu defa “Albayrak geliyor” diyenler ikiye ayrılıyordu. Bir kısım, tıpkı 2018’de olduğu gibi Erdoğan’ın ekonomi yönetimini Mehmet Şimşek’ten alıp, yeniden Albayrak’a emanet edeceğini öne sürerken, bir kısım da o görevde zaten bulunup başarısını kanıtladığı için şimdi bir üst göreve getirilebileceğini iddia ediyordu; o da -Cevdet Yılmaz’ın yerine ya da yanında- Cumhurbaşkanı yardımcılığı olabilirdi ama belki Albayrak Dışişleri Bakanlığı görevini de Hakan Fidan’dan daha iyi yapabilirdi.
Şaka yapmıyorum, siyaset kulisinde bunu da fısıldıyorlar?
Bu iddialarla birlikte, Trump’ın damadı, Vaşington’daki İsrail lobisinin göz bebeği Jared Kushner’in, Erdoğan’ın damadı Albayrak’ı kayınpederinin makam odasına götürüp çektirdiği resim de yeniden gündeme geldi.
Kilit bağlantı Albayrak mı?
Birincisi o fotoğrafın verilmesinde sadece yakın dostluğun rol oynamadığını sağır sultan biliyor. Amerikan politikalarında Başkanla fotoğrafın bir bağış maliyeti var; bu da meşru sayılıyor.
İkincisi o fotoğrafın ne Türkiye ne Erdoğan ne de Albayrak’a bir faydası görüldü. Bir yıl kadar sonra Albayrak bırakıp gitti, ülke ekonomisi çöktü, Erdoğan da -kimsenin hatırlamak istemediği Nurettin Nebati deneyimi ardından- beş yıl önce işten attığı Şimşek’i kaç görüşmeden sonra daha güçlenmiş olarak göreve getirdi.
Üçüncüsü, Trump yeniden seçildiği zaman seçim kampanyası salonunda bulunan kişi Berat Albayrak mıydı? Yoksa önceki Türkiye-ABD İş Konseyi Başkanı, şimdiki Türkiye-Almanya İş Konseyi Başkanı ve aynı zamanda Bilim Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu üyeliği üzerinden Cumhurbaşkanlığıyla organik bağlantısı bulunan iş insanı Mehmet Ali Yalçındağ mı?
Türkiye’de siyaset ve ekonomiyle biraz ilgisi olan herhangi bir kişiye Türkiye’de Trump ile en iyi irtibatı bulunan kişinin kim olduğunu sorsanız alacağınız yanıt Albayrak mı olur, Yalçındağ mı olur?
Dert asgari ücret, hedef Şimşek
Albayrak döneminde “Faizi düşürelim, döviz kuru da enflasyon da düşer” zorlamasıyla ülke ekonomisinin düşürüldüğü hal ortada. Kimse Albayrak’ın 2020 son baharında, Cumhurbaşkanının “Görevden affı kabul edildi” açıklamasına muhatap olmamak için Instagram hesabından görevi bıraktığını açıklamasını hatırlamak istemiyor. Erdoğan’ın “Nas var, nas” diyerek verdiği ideolojik ve siyasi destek ile dostumuz Trump’ın “Brunson’u vermezseniz, ekonominizi mahvederim” tehdidinin de payı vardı.
Bu dönem halkın alıp gücünü düşüren, enflasyonu patlatan, gelir dağılımını daha da bozan ekonomik düzeninden memnun olanlar vardı. Onların bir kısmı şimdi Şimşek’e savaş açmış durumda. Sanki kararları Erdoğan değil de Şimşek ya da Yılmaz tek başına alıp uyguluyormuş gibi, hedefe onu koymuş durumdalar.
Bugünlerde “Albayrak gelecek mi?” sorusunu ısrarla soran belli iş grupları aslında “Şimşek asgari ücreti arttırmasın” demek istiyor.
Trump’ın yeniden seçilmesi bahane, Berat Albayrak’a da kimse bayılmıyor iş dünyasında, eski hatıraları canlanıyor. Ama dert asgari ücret ve ona bağlı artacak diğer ücret kademeleri. Dedik ya; laf kaynağından ürüyor.