Ekonomi

Can Holding Operasyonunun Arka Planında Neler Var?

Can Holding operasyonu çerçevesinde Can Medya binasını aramaya gelen Jandarma ekiplerinin otoları. (Foto: Milliyet)

İstanbul, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında 11 Eylül sabahı Can Holding sahipleri Mehmet Şakir Can, Kemal Can ve Kenan Tekdağ’ın da aralarında bulunduğu 10 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Holding bünyesindeki medya kuruluşları Habertürk, Show TV ve Bloomberg, eğitim kurumları Bilgi Üniversitesi ve Doğa Koleji ve Haramidere petrol terminali dahil 121 şirkete el konularak Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) devredildi.
İstanbul Taksim’deki Can Holding medya merkezine de jandarma ekiplerinin girdiği ve gruba ait bütün şirketlerde aramaların sürdüğü bildiriliyor. Aramaların polis yerine jandarma tarafından yapılması da dikkat çekiyor.
Henüz resmi açıklama yapılmasa da Can Holding’e el konmasının kara para aklama ve dolandırıcılık boyutu da olan ve bir süredir devam eden kapsamlı bir soruşturmanın yeni bir aşaması olduğu öne sürülüyor. Gazeteci İsmail Saymaz, Halk TV’de operasyonun bir haftadır bekletildiği ve “Saray’dan izin alınarak” başlatıldığı iddiasını duyurdu.

Sadece medya operasyonu değil

Operasyonun aralarında ABD merkezli Bloomberg ekonomi kanalının yanı sıra Türkiye’nin çok izlenen TV kanallarından Show TV ve Habertürk’ü de operasyonun medya boyutunu önce çıkardı. Bu yönüyle 2025 başında Flash TV’ye el konulması olayıyla benzeştirildi.
Ancak perde gerisinde, siyasi bağlantılar dahil, petrol kaçakçılığından vergi kaçırmaya kadar çok ciddi iddialar uçuşuyor. Bunlar arasında Saymaz’ın yanı sıra, yargı çevrelerinden iyi haber alan gazetecilerden Seyhan Avşar’ın da öne sürdüğü iddialar da bulunuyor. Bu iddialaea göre, soruşturma 2020-2021 yıllarında Can Holding Merkezinin bulunduğu Küçükçekmece’de bir vergi incelemesinde saptanan 86 milyar liralık (*) “kaynağı belirsiz para girişiyle” başlamış ve 254 milyon dolarlık kara para aklamasından söz ediliyor.

Can Holding’in hızlı yükselişi

Can Holding kamuoyunun gündemine Nisan 2019’da Bilgi Üniversitesini satın almasıyla geldi. O sırada, Üniversitenin başına geçen Mehmet Şakir Can’ın 2016’daki sigara kaçakçılığı davası medyada yer aldı, ama durum değişmedi. Satın alma bedeli olarak 90 milyon dolardan söz edilse de resmî açıklama yapılmadı.
Holding Ocak 2022’de enerji sektöründeki varlığını daha önce Petrol Ofisini satın alıp Hollandalı Vitol Grubuna satan Avusturya Şirketi OVM ve MKT’den Haramidere akaryakıt terminalini grup bünyesindeki “Enerji Petrol”e alarak güçlendirdi. Tam satın alma bedeli kamuoyuna duyurulmadı.
Ağrı, Doğubeyazıt kökenli ailenin kurduğu Holdingin eğitim alanındaki ikinci büyük yatırımı Şubat 2022’de 100’den fazla yerleşkesi ve 50 binden fazla öğrencisiyle Doğa Koleli’ni “Can Eğitim Grubu” bünyesine katmak oldu. Satınalma, o dönem (Can ailesiyle aralarında akrabalık ilişkisi bulunan) Kenan Tekdağ’ın yönetiminde bulunduğu Habertürk’ün Doğa Kolejinin 60 milyon dolara yaklaştığı öne sürülen borçları üzerine ısrarlı yayınları ardından yapıldı, borçların kapatıldığı bildirildi ama kesin satın alma bedeli açıklanmadı.

Medya ve eğitim bağlantıları

Holding medya dünyasına Aralık 2024’te Habertürk, Show TV ve Bloomberg’in dahil olduğu, Turgay Ciner sahipliğindeki Ciner Medya Grubunu satın alarak girdi. Satışın tam olarak kaça mal olduğu açıklanmadı, ancak daha önce Habertürk yönetiminde bulunan gazeteci Fatih Altaylı “800 milyon dolara yakın” bir meblağ öğrendiğini yazdı.
O tarihe dek Ciner Medya Grubunun tek adamı olarak bilinen Kenan Tekdağ, bu satışla birlikte Can Holding’e geçti ve yine medya grubunun tek yöneticisi olarak kaldı.
Can Holdingin son dönemdeki hızlı büyümesinde kamuoyuna bütün ayrıntılarıyla açıklanan satınalma ise Nisan 2025’te Türkiye’nin köklü mühendislik-müteahhitlik şirketlerinden olan Tekfen Holding’in yüzde 40 ile en büyük paydaşı haline gelmesini sağlayan, Berker ailesine 315 milyon dolarlık ödemesi oldu.
Bu arada, Doğa Kolejlerini, borçları ve Habertürk’ün yayınlarının etkisiyle Can Holding’e satan önceki sahibi Ömer Saçaklıoğlu’nun, konuyu halen tutuklu bulunan Avukat Rezan Epözdemir’e bağlayan “gayrimenkullerine çöküldüğü” iddiaları da gazeteci Lube Ayar tarafından yeniden gündeme taşındı.

“Bilgi Mütevelli” bir kaynak

Bu süreçte Can Grubuna eğitim yatırımları üzerinden dahil olan bir isim de Lale Cander oldu. Cander’in Can Holdingle ilişkisi, Holding’in Bilgi Üniversitesini satın aldığıi kendisinin de İtalyan lastik devi Pirelli’nin Türkiye icra Kurulu Başkanlığına (CEO) getirildiği 2019’da başlıyor. Cander’i, 2023’te Can Bilim Eğitim Kurumları AŞ’nin tek hissedarı ve Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti üyesi olarak Holding bünyesinde görüyoruz. Cander 2024’te de Türkiye-İtalya İş Konseyi Başkanlığına seçiliyor.
Bu süreçte Türkiye ile İtalya arasında Baykar-Leonardo anlaşması gibi savunma sanayii alanında önemli bir anlaşma pişirilip imzalanıyor. Cander ise 2024’te Formula-1 yarışlarını yeniden Türkiye’ye getirmek üzere İstanbul Park ihalesini alıyor ama ihale Şubat 2025’te iptal ediliyor. YetkinReport’a bilgi veren iş dünyası kaynakları, Cander’in “Külliyenin adını fazla kullandığı” gerekçesiyle gözden düşmesini de bu sürece bağlıyorlar.
El konulan Bilgi Üniversitesinin halen internet sayfalarında duran son Mütevelli Heyetinde, CHP’den milletvekili, AK Parti’den da Muğla belediye Başkan adayı olan Aydın Ayaydın ve eleştirel TESEV kuruculuğundan AK Parti saflarına geçen Can Paker’in oğlu Kerem Paker gibi isimler bulunuyor.

Önemli sorular

1- Can Holding hakkında kara para, kaçakçılık gibi ağır iddialarla ilgili soruşturmalar madem uzunca bir süredir (an azından Bilgi Üniversitesini aldıkları 2019’u takiban 2020’den bu yana) sürüyorsa, Doğa Koleji gibi eğitim kurumlarını, Ciner Medya gibi büyük bir medya kuruluşunu (burada RTÜK’e de sormak gerekiyor) almasına nasıl izin verildi? Devreye girenler oldu mu?

2- Soruşturma neden bekletiliyordu? Aradan ayıklanan bazı isimler, kuruluşlar oldu mu?

3- Bekletilmesi ya da düğmeye basılmasında gerçekten Beştepe’nin ya da oradan bazı isimlerin etkisi oldu mu?

4- Can Holding soruşturmasının Rezan Epözdemir soruşturmasıyla bağı var mı?

5- Operasyona başlanmasında CHP’li belediyeklere yönelik operasyonlarda bazı itirafçıların verdiği bilgiler de rol oynadı mı?

Can Holding soruşturması derinleştikçe iş dünyası, bürokrasi, yargı ve siyaset dünyasından bazı isimlere ilerleyebilir.

Not:

(*) 86 milyar lira, o günkü döviz kuruyla da bugünkü döviz kuruyla da 2 milyar dolar civarında bir meblağ tutuyor. Bu çok yüksek bir miktar, ancak iddianın aktarılması adına atıfta bulundum.

Murat Yetkin

Gazeteci-Yazar

Recent Posts

Yeni Anayasa’ya DEM Desteği İçin Üç Maddede Değişiklik Yeter mi?

TBMM Komisyonunun 4 Aralık toplantısı AK Parti-MHP ittifakının “Terörsüz Türkiye” sürecinin 2026 yılının ilk yarısındaki…

22 saat ago

Fidan: Savaş Yayılıyor, Bu Korkunç Bir Şey, Ama AB Güney Kıbrıs’a Rehin

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşının giderek daha geniş bir coğrafyaya yayıldığını, bunun “çok korkutucu…

1 gün ago

Erdoğan, Bahçeli’nin “Rezalet” Çıkışını Üstüne Almadı Barzani’yi Suçladı

İçişleri Bakanlığı 2 Aralık gecesi 22.15te Irak Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani’nin 29…

2 gün ago

CHP Operasyonları, Terörsüz Türkiye Sürecini Enfekte Ediyor

Dün, 1 Aralık, Ankara’da “Ortak Geleceğe Birlikte Bakmak” başlıklı bir çalıştay vardı. Diyarbakır merkezli araştırma…

3 gün ago

Komisyonun Karar Toplantısı Öncesi: Barış Vicdanı Olmadan Barış Olmaz

Barışın kaderi çoğu zaman masadaki teknik maddelerle, güç dengeleriyle ve takvimlerle açıklanır. Oysa eksik olan…

3 gün ago

Avrupa Kururken: Su Krizinin Sessiz Siyaseti

Avrupa’nın kuraklık haritası artık yalnızca meteoroloji raporlarında değil, uyduların yerçekimi ölçümlerinde de görünür durumda. Yirmi…

4 gün ago