Yetkin Report

  • English
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Hafıza Kartı
  • Hayat
  • Yazarlar
  • Arşiv
  • İletişim

Yoksa Erdoğan’ı kovit ölümlerinde de kandıran mı var?

Yazar: Murat Yetkin / 14 Aralık 2020, Pazartesi / Oda: Siyaset
Cumhurbaşkanı Erdoğan giderek daha çok ülkenin hem sağlık hem ekonomi için başvurduğu tam kapanma yönteminden kaçınıyor. Önlemler geciktikçe can kaybı artıyor. (Foto: Cumhurbaşkanlığı)

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan daha önce “aynı kıbleye dönüyoruz” diye samimiyetine inandığı Fethullah Gülen tarafından kandırıldığını söylemişti. Gerçeği ancak Fethullahçılar darbeye kalkıştıklarında görebilmişti. Cumhurbaşkanımızın iyi niyetinin Temmuz 2018’de Hazine ve Maliye Bakanı yaptığı damadı Berat Albayrak’a bağlı Merkez Bankası tarafından da istismar edildiğini de Kasım 2020’de gördük. Meğer kasada para kalmamıştı ama bunu bütün yürütme gücünü elinde tutan Cumhurbaşkanından saklamışlar, onu kandırmışlardı. Şimdi de insanın aklına “Yoksa Erdoğan’ı kovit ölümleri konusunda da kandıran mı var?” sorusu geliyor. Çünkü hastalığa yakalanma da ölümler de artıyor ama Cumhurbaşkanı sanki bundan habersizmiş gibi davranıyor.
Bu soru, hastalığa yakalanan insan sayısı günde 22 bine ulaştığı 13 Aralık’ta Almanya Başbakanı Angela Merkel’in 25 gün tam kapanma kararı almasıyla daha da dikkat çekici hale geldi. Çünkü aynı gün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıkladığı kadarıyla Türkiye’de 27 bine yakın kişi daha hastalanmıştı. Aynı gün 218 kişi daha vefat etmiş, toplam hasta sayısı 1 milyon 836 bin 128’e yükselmişti.

Kandıran kandırana

Sağlık Bakanlığının günlük açıklamaları da giderek güven kaybına uğruyor. Aylarca vaka sayısı, hasta sayısı ayrımıyla güya hasta sayısı az gösterilmeye çalışılırken, 10 Aralık’ta birdenbire hasta sayısının üçe katlandığına tanık olmuştuk. 12 Aralık’ta da birdenbire 1 milyon küsur kişinin bir günde iyileştiğine tanık olduk. Suni olarak ikiye ayrılan sayılar birleştirilince koronavirüs Covid-19 pandemisi kayıtlarındaki bu saçma tablo ortaya çıkmıştı.
Erdoğan’ı kovit konusunda da kandıran olup olmadığı sorusu ölümcül acılıkta bir şaka tabii ki.
Ama kovit konusunda halkı kandıran, daha doğrusu kandırmaya çalışan bir hükümetimiz olduğu açık.
Sağlık Bakanı belki de gün gelip suçlu aranmaya başlandığında “Ben her şeyi söyledim” demek için basın toplantılarında satır aralarında somut bilgi veriyor; tamamını olmasa da bir kısmını. Anadolu’daki vakaların Kurban Bayramı sonrasında patlama yaptığı açıklaması bunun örneği. Hemen öncesinde 350 bin kişiyi İstanbul’da bir meydana toplayıp aynı gün Anadolu’nun dört bir yanına dağıtan Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılışından söz etmemesi de öyle.

Kapanmadan kaçınma bahaneleri

Halkı kovit salgını konusunda kandırma girişimlerinin bir amacı Erdoğan liderliğinde AK Parti’nin başarısını göstermekti muhtemelen. Mızrak çuvala sığmayınca rakamlar alt üst oldu. Her birimizin ailemizde, arkadaşlarımız, yakınlarımız arasında kovit kurbanları var artık. Salgının sorumlusu hükümet değil, bütün dünyayı etkiliyor, ama eksik önlemler nedeniyle yeniden yayılıp daha çok can almasının sorumlusu hükümet. Başka kim olacak?
Kandırma girişimlerinin bir amacı da karantina, ya da tam kapanmadan kaçma bahanesi üretme. Yapılması gereken esnafa, küçük işletmelere, çalışanları mağdur etmeyecek ölçüde destek verip karatina ilan etmek. Bilim Danışma Kurulu üyelerinden Türk Tabipler Birliğine dek tıp insanları, hafta sonları kesintili kapanmadansa en az iki, tercihan 3-4 hafta tam kapanmayı öneriyorlar kamu sağlığı bakımından. Kendilerine ve halka saygısı olan iktisatçılar tam kapanmanın ekonomiye de daha az zarar vereceği görüşünde.
Ama hükümet dükkanlar, küçük işletmeleri, AVM ve camiler gibi topluca bulunulan mekanları kapatmak istemiyor. Çünkü -camiler bir yana- esnafa, küçük işletmelere ve emekçilere verilecek para yok, kasa boş.

Algı operasyonları ve gerçekler

Doları 7 liranın altında tutmak için devletin 100 milyar dolardan fazla paranın, hesap sormak yerine sadece görevden alınmakla yetinilen Albayrak yönetiminde havaya saçıldığı artık ortada. TBMM’de bütçe görüşmelerinde konuşan Merkez Bankasının önceki başkanlarından İYİ Partili Durmuş Yılmaz, 35 yıllık devlet memuriyetinde kasanın eksiye geçtiğini hiç görmediğini söyledi. Devlet kasası “70 sente muhtaç” hale geldiğinde dahi eksiye düşmemişti.
İcraat eksik kalınca işlerin sanki iyiye gittiğini gösteren algı operasyonlarıyla kriz yönetilmek yerine durum idare ediliyor. Bir günde 1 milyon kişi iyileşmiş görünüyor. İstanbul’un yüzde 35’i hastalıkla tanışmışken “8 ile müjde” veriliyor. Yoğun bakımlarda yatak kalmadığına bizzat tanık olmuş bir gazeteciyken, ağır vakalarda azalma olduğu demeci ekranıma düşüyor.
Algı operasyonlarına bir başka örnekle bitireyim. Diyanet İşleri Başkanlığı 11 Aralık Cuma namazında yağmur duası okuttu. Yağmur o gün başlamıştı zaten. Meteoroloji Genel Müdürlüğü de bunu üç gün önceden duyurmuştu. Bizler bunu biliyoruz ama milyonlara yağmurun, duası okunduğu için yağdığı söyleniyor.
Kandıran kim bu durumda?

Yeni yazılardan haberdar olun! Lütfen aboneliğinizi güncelleyin.

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun.

Aboneliğinizi onaylamak için gelen veya istenmeyen posta kutunuzu kontrol edin.

Etiketler: covid-19, kapanma, karantina, korona, kovit, Murat Yetkin, Sağlık Bakanı

OKUMAYA DEVAM EDİN

Covid-19 tedbirleri ve konut dokunulmazlığı
Küresel orman kaybı alarm veriyor: Türkiye felaketin eşiğinde
Balkanlar’da Sırbistan Kosova ilişkileri yine gerildi
  • ABD’nin İran saldırısı bölgede ve Türkiye’de neleri tetikleyebilir?22 Haziran 2025
  • Gazeteci Fatih Altaylı tutuklandı: Cumhurbaşkanını tehditle suçlanıyor22 Haziran 2025
  • Savaş, Orta Doğu haritası ve Avrupa’nın sınırları22 Haziran 2025
  • ABD İran’ı vurdu. Trump dünyaya meydan okudu: ne yapabileceğimiz görüldü22 Haziran 2025
  • Kömürün, piyasanın, savaşın baskısı altında zeytin ağacını savunmak21 Haziran 2025
  • Leyla Alaton AK Parti Grubunu neden izledi, Erdoğan’la ne konuştu?21 Haziran 2025
  • Savcılığın özel algoritması devrede: İmamoğlu’nun avukatı örneği20 Haziran 2025
  • İran’da rejim değişir mi? Değişirse ne olur? Türkiye ne yapmalı?20 Haziran 2025
  • Cinsiyet eşitliğinde geri sayım: Türkiye’nin 2025 kırmızı alarmı20 Haziran 2025
  • İmamoğlu’nu suçlayan MASAK raporu DEM Partinin ziyaret günü ortaya çıktı19 Haziran 2025
Haberler arşivinde arama yapın...

Siyaset

Ekonomi

Hafıza Kartı

Hayat

Arşiv

English

Hakkımızda

Künye

Yazarlar

Yardım

Reklam & İşbirliği

Bize Ulaşın

tbtcreative.com | UFKZDN © 2024 yetkinreport.com

Kurumsal Bilgiler     ·      Yardım     ·      Kullanıcı Sözleşmesi     ·      Yasal Çekince

TOP