Tarım ve Orman Bakanının yangınla mücadele savunusundan Hazine ve Maliye Bakanının kredi notu sevincine dek marifet söylemleri aslında itiraf gibi. (Foto: Türk Tarım ve Orman Dergisi)
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bir felakete dönüşen orman yangınları konusunda gelen eleştirileri bakın nasıl yanıtladı:
• “Cebimizde uçak, arazöz yok, bir yerden bir yere gidene kadar hele bir de rüzgâr varsa sizin onu kontrol altına almanız saatler alıyor, hatta günler alıyor.
Bakan, kahraman orman işçilerini övmekte yerden göğe kadar haklı, onu CHP lideri Özgür Özel de yapıyor. Ama Özel orman işçilerine neden yanmaz kıyafet alınmıyor da tişörtle çalıştırılıyor diye de soruyor, Eskişehir’deki 10 can kaybını hatırlatarak. Neden daha çok yangın söndürme uçağı, arazözü alınmıyor diye de soruyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 27 uçak, 105 helikopter, 6 bin kara aracıyla 7/24 mücadele edildiğini söylerken 25 bin personel ve 132 bin gönüllü diyor. Özel ise personel sayısının neden 2022’den bu yana 2300 azaltıldığını ve neden 29,000 boş kadroya eleman alınmadığını soruyor.
Orman Bakanı 2022-2025 arasında, emeklilik, istifa gibi nedenlerle 8095 kişinin ayrıldığını ama 17 bin 160 personelin Orman Genel Müdürlüğünde başlatıldığını , sayı vermeden personele koruyucu kıyafet dağıtıldığını söylese de, resmi rakamlara rağmen ve sanki sorumlusu iktidarları değilmiş gibi “cebimizde mi?” sitemiyle yeterli uçak, arazöz olmadığından yakınıyor. (*)
Orman yangınlarından ekonomiye
Özel lafı bir de ekonomideki İmamoğlu şokuna getiriyor: orada buharlaşan kamu kaynağıyla şu kadar uçak alınırdı diyor.
Orada da laf Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Kanal /televizyonundaki mülakatına geliyor. Şimşek şöyle konuşmuş:
• Son birkaç aydır hem iç hem dış şoklar anlamında yoğun bir dönem geçirdik. Tekrar olumlu döngüye döndük. İyi yönettiğimizi düşünüyorum. (…) Mart ayındaki gelişmeler nedeniyle içeride siyasi anlamında zor bir dönemdi.”
Mart ayında olan, 19 Mart’ta İstanbul Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması, ardından tutuklanmasıydı.
Şimşek’in söylediğinin bir benzerini de geçenlerde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi söylemiş, “19 Mart sürecinin” Türk ekonomisine “zarar verdiğini” kabul etmişti.
Şimşek, Moody’s kredi değerlendirme şirketinin Türkiye’nin notunu B1’den, Ba3’e yükseltmesi üzerine X hesabından; “Bu not artışı, süreci başarıyla yönettiğimizi ve ekonomimizin dayanıklılığını teyit ediyor” yayını yaptı.
Şimşek’in söylediğinin tercümesi
B1 ve bir tık üstü Ba3’ün de hâlâ yatırım yapılabilir değil “Yüksek getirili, spekülatif” düzeyde kaldığını, yani sıcak parayı ilgilendirdiğini hatırlatarak, Şimşek’in bu sözlerini başka türlü söylemeye biz fanilerin lisanına tercüme etmeye çalışalım.
Şimşek, İmamoğlu vakasıyla başımıza bir bela aldık, dünya parayı harcayarak anca toparlayabildik, şimdi ona seviniyoruz diyor.
Orman Bakanı Yumaklı’nın, söylediklerini de şöyle tercüme etmek mümkün: Orman yangınlarının iklim değişikliği nedeniyle de giderek arttığı dönemde daha çok yangın söndürme uçağı, yer aracı alsak, personelimize korumalı kıyafet ve teçhizat sağlasak, eğitim merkezlerini kapatıp Turizm Bakanlığına devretmesek şimdi hem bu yangınlarla daha iyi mücadele eder hem de can kaybı riskini azaltırdık. Onları yapmadığımız için muhalefetin eleştirilerine laf yetiştirmek durumunda kalıyoruz.
Marifet söylerken itirafta bulunmak dediğimiz budur.
Not
(*) 28 Temmuz 2025, saat 17.04’te güncellenmiştir.
