

CHP lideri Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ’ın casusluk suçlamasıyla tutuklanması ardından yanında Pelin Özkan (solda) ve Dilek İmamoğlu ile birlikte tepki verirken görülüyor. (Foto: CHP)
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile seçim kampanyası yönetmeni Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ’ın “Siyasi casusluk” suçlamasıyla tutuklandığını açıkladı. İmamoğlu’nun 26 Ekim, Pazar günü İstanbul, Çağlayan Adliyesinde ifadesinin alınması ardından açıklanan tutuklama kararı, zaten casusluk suçlamasıyla Temmuz 2025’ten bu yana tutuklu bulunan Hüseyin Gün’ün etkin pişmanlıktan yararlanmak için verdiği ifadede verdiği bilgilere dayandırılıyor.
Başsavcılık, İmamoğlu’nu, Gün’ün bazı yabancı istihbarat kaynaklarıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde (İBB) milyonlarca vatandaşın kişisel verilerini paylaşarak elde ettiği güçle “CHP’yi yasadışı yollardan ele geçirmek” ve “Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturma” amacıyla “mali suç işlemekle” suçluyor.
Casusluk Suçlaması
Casusluk suçlaması, 2019’da İmamoğlu’nun 31 Mart’ta kazandığı ama Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından tekrarı istenen 31 Mart seçimleri ardından, Hüseyin Gün’ün, pişmanlık ifadesinde Manevi annem” olarak tanıdığı Seher Erçili Alaçam aracılığıyla İmamoğlu’nun seçim kampanyası yönetmeni Necati Özkan’la irtibat kurmasına dayanıyor.
Özkan, yaptığı açıklamada Gün’ün kendisine veri analizinde kullanılabilecek bir yazılım satmak istediğini, ama anlaşamamaları üzerine bir daha görüşmediğini söylüyor. Gün ise ifadesinde Özkan ile “wickr” isimli üyelik gerektiren yazılım üzerinden, kod isimler kullanarak defalarca görüştüğünü, onun önerisiyle İBB verilerinin “Osint” adı verilen istihbarat sisteminde yer alıp almadığına baktığını, onun aracılığıyla İmamoğlu’na yabancı istihbarat kaynaklarının yardımıyla vardığı sonuçları ilettiğini ve “Manevi annesi” ile 10 dakikalık bir ziyarette bulunduğunu öne sürüyor. Tutuklama kararında İmamoğlu’nun Gün ve öne sürülü casusluk faaliyetiyle ilişkisi, bu kısa görüşmede yardımları için teşekkür etmesine ve İmamoğlu’nun 31 Mart 2019 öncesinde AK Parti yönetimindeki İBB’de veri araştırması için müfettiş görevlendirmesine dayandırılıyor.
Suç Örgütü Etiketi
Merdan Yanardağ ise, kendisinin reddetmesine karşın Gün’den elden para almakla ve onun yönlendirmesiyle İmamoğlu’nu övücü yayınlar yapmak suretiyle casusluk örgütlenmesinin “medya ayağı” olmakla suçlanıyor.
Gerek Başsavcılık açıklaması gerekse tutuklama kararında, 20 Ekim’deki “Aziz İhsan Aktaş Suç Örgütü” iddianamesinde olduğu gibi, “Ekrem İmamoğlu Çıkar Amaçlı Suç Örgütü” ifadesi kullanılıyor.
İmamoğlu hakkındaki yolsuzluk iddialarına dair iddianame halen yayınlanmadığı halde bu ifadenin kullanılması, kamuoyunu fikren hazırlama çabasını akla getiriyor.
Kayyım Atanma İhtimali
İktidar çevrelerinde İmamoğlu’nun casusluktan suçlu bulunması durumunda İBB’ye kayyım atanması ihtimali konuşuluyor. Yani daha öncesinde yargılama sürecinin sonuçlanması gerekiyor.
Başsavcılığın soruşturmayı Terör Suçları birimi üzerinden açmasına rağmen TCK 220’inci maddedeki siyasi casusluk suçlaması, TCK 314’teki “terör suçu” kapsamına doğrudan girmiyor.
Ancak eğer İçişleri Bakanlığı, bu eylemleri “terör örgütlerine yardım” (örneğin FETÖ veya PKK benzeri yapılarla ilişkilendirerek) olarak yorumlarsa veya ayrı bir terör soruşturması açılırsa, kayyım yolu açılabilir. Yani İçişleri Bakanlığının bu yolu zorlamaması halinde kayyım ihtimali güçlenmiyor.
CHP lideri Özgür Özel ise hem bu ihtimali hem de CHP’ye kapatma davası açılması ihtimalini “cesaret edemezler” diye reddediyor.
Özel: Kızgınız, Tepkiliyiz
Özel, tutuklama kararı ardından yaptığı tepki konuşmasında özetle şunları söyledi:
• “Elbette yorgunuz, kızgınız, tepkiliyiz. Ama hiçbiri ümit etmesin ki ne moralsiziz ne bizi yıkabildiler ne de yıkabilecekler. Bugün yukarıda bu kanunlara son derece hâkim, son derece yetkin avukatların ortak değerlendirmesi şuydu. Demek ki bu kadar aciz bir duruma düştüler.
• “Demek ki diğer suçlamalarda vatandaşı ikna edemediler. Ekrem İmamoğlu’ndan ve arkadaşlarımızdan ne terör örgütüyle ilişkiyi ne hırsızlığı ne yolsuzluğu ispat edemediler. Neredeyse sekiz ay oldu. Ellerine ayaklarına bulaştırdılar, dolandırdılar. En sonunda son çare yeni baştan bir şey yapalım. Biz bu sefer bunlara casusluk suçlamasında bulunalım dediler.
• “Bugün bir bitiş değil bir başlangıçtır. Biten varsa bu acizler bitmiştir. Onlar yolun sonunda biz daha yolun başındayız. Onlar yolun sonuna geldi. Biz daha ilk adımlara atıyoruz.”


