Ankara’nın siyaset, İstanbul’un ekonomi kulislerinde günün ortak konusu Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın 28 Ocak’taki basın toplantısıydı. Bu toplantının, sermayenin dört büyük örgütünün Ağbal’ın ilan ettiği fiyat istikrarı politikasına 26 Ocak’ta yazılı destek vermesinin tamamlayıcısı olduğu yorumları yapılıyor.Basın toplantısı ise iki bakımdan ilginç bulunuyor. Birincisi, saygın ekonomi gazetecilerine göre uzun zaman ardından ilk defa Merkez
“Acı reçeteden” söz etmesi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonomi politikasının yanlış olduğunun, başına damadı Berat Albayrak’ı getirerek daha büyük bir yanlış yaptığının kabulüdür. “Acı reçete” ifadesinin, kamu harcamalarının azaltılması, ücret artışlarının frenlenmesi anlamına geldiğini herkes biliyor. Bir başka boyutu da “dev yatırımlara” ayrılacak paranın kesilmesi gereği. Kesintinin en azından bir kısmının da koronavirüs Covid-19 salgını nedeniyle
İktisatçı değilim, ekonomi gazetecisi de değilim ama ev ödevlerini yapmaya çalışan bir siyaset gazetecisi olarak önümüzdeki bazı gelişmeleri uzmanlarıyla konuşarak ve okuyarak görmeye çalışıyorum.İsteyenlerle ayrıntılara ve rakamlara girmek de mümkün ama görebildiklerimin bir özetini sizinle paylaşmak isterim. Evet, neticede bir iktisatçı çok daha ayrıntılı bir tablo çizip fikir verebilir ancak Türkiye’nin ufkunda görünen belli başlı