Bazen bir fotoğraf bin kelimeden çok şey anlatır. Bunu bir süre önce denemiştik. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 14 Mayıs seçimi öncesinde, 27 Nisan’da Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinde çekilip basına verilen bir fotoğraftan, Erdoğan’ın seçilmesi halinde kabinesinde kimlere yer verip vermeyeceğine dair işaretler bulunduğunu yazmıştım.
Bu görüşme, Putin’in 29 Temmuz’da Erdoğan’la yüz yüze görüşmeye seçimler öncesinden anlaştığını söylediği görüşmeydi muhtemelen; çünkü Erdoğan 28 Mayıs’ta seçimi kazanana dek Putin’le açıklanan başka görüşmesi olmamıştı. Putin’in Moskova’daki Rusya-Afrika Zirvesinin bitiminde söylediğine göre her ikisi de Erdoğan’ın kazanacağından o kadar emindi ki, seçim öncesi görüşmeleri spekülasyona yol açar diye vazgeçmişlerdi.
İşte bu kritik görüşmede dönemin MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı İbrahim Kalın’ın hazır bulunup dönemin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın bulunmaması hayatın -ve siyasetin- olağan akışına uygun değildi.
Nitekim bugün Fidan Dışişleri Bakanı, Kalın MİT Başkanı, fotoğrafta bulunan dönemin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da bugün TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı. Erdoğan yeni kabinesinde Çavuşoğlu ve Akar’a yer vermedi.
Siyaseti fotoğraftan okumak
Her zaman tutmaz. Ama işte böyle isabet kaydettiğiniz tahliller olur. İstihbaratçılıkta bu tür tahliller açık kaynaklardan istihbarat çıkarmak olarak adlandırılıyor.
Önemli anlardaki çekilmiş bir fotoğraftan yapılacak tahlil her zaman geleceğe yönelik bir işaret vermez, bazen de duruma dair bir işaret verir.
Yukarıdaki fotoğraf da bu türden ileriye yönelik ciddi kararlara işaret edecek bir fotoğraftan çok, Sovyetler Birliği dönemindeki Kremlinoloji gayretlerine benzer şekilde Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığındaki iç işleyişe dair bir nabız veriyor. Ve dışarıdan, örneğin ABD yönetimin bu duruma anlam verme çabalarından.
Fotoğraf, 11 Temmuz’da Vilnius’te yapılan NATO Zirvesi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı heyetler arası görüşmede çekilmiş; Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde de mevcut.
Fotoğrafta Türk heyetinin (Muhtemelen daha önceki temaslarından tanıdığı ABD heyetinin bir üyesine göz selamı veren Kalın hariç) bütün üyelerinin fotoğrafçıya bakarken ABD heyetindeki Biden dahil çoğu üyenin bir başka yere baktığı görülüyor.
Konumuzda geliyoruz. Amerikalılar nereye bakıyorlar, neden oraya bakıyorlar ve bakışlarından ne okunuyor?
Kim, nereye, nasıl bakıyor?
Önce gazeteci milleti için fotoğraftan önemli bir ayrıntı: Fotoğrafın odağında, tam ortasında Erdoğan ve Biden bulunmuyor. Odak, çerçevenin solunu özellikle içine almak üzere hafifçe sağa kaymış. Neden önemli ayrıntı olduğuna da geliyoruz.
Şimdi fotoğraftakileri sayalım. Soldan sağa: Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, MİT Başkanı Kalın, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Dışişleri Bakanı Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkan Biden, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, Biden’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Beyaz Saray Basın sözcüsü Karine Jean-Pierre ve Dullivan’ın Avrupa İşleri Yardımcısı olduğunu tahmin ettiğim Amanda Sloat.
Şimdi söyleyeceğimi, fotoğrafı ekranda büyüterek siz de saptayabilirsiniz; dijital teknoloji buna izim veriyor: Biden, Blinken, Austin ve Sullivan, fotoğrafın en solunda görülen Altun’a bakıyorlar.
Kararı bakıp siz verin
Muhtemelen, Altun Cumhurbaşkanlığı fotoğrafçısına bir kare daha çekmesi talimatı verdiği ve Biden’la tokalaşan Erdoğan oturmadığı için, onlar da oturup görüşmeye geçemedikleri için ona bakıyorlar. Zaten odağın iki başkanı ortalamayıp hafifçe sola kaymış olmasının nedeni de çerçeveye Altun’un da dahil etme gayreti.
Bakışlarından ne okunduğuna gelince. Sanki hepsinin yüzünde ayrı ifade var. İyisi mi, bakıp siz karar verin.