Hayat pahalılığı ve enflasyon ülkenin bir numaralı sorunu. Enflasyon oranlarını açıklamakla görevli Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon oranları ise İstanbul Ticaret Odası (İTO) ya da ENAG gibi ayrı enflasyon hesapları yapanların her zaman altında ve genel olarak açıklanan resmi tahminlerin çok az altında ilan ediliyor. Son örnek olarak, Nisan 2024 enflasyon oranı tahmin edilen yüzde 70 yerine yüzde 69,8 olarak açıklandı.
Gazeteci Çiğdem Toker, bunun altında TÜİK’in tüketici enflasyon oranını açıklarken esas aldığı 400 kalemlik “madde fiyat listesinin” yattığını, enflasyon oranının “sağlıklı hesaplanmamasında” bu listedeki tercihlerin etkili olduğunu yazıyor. Toker T24’teki yazısında 2019’dan beri bu listenin kamuoyuyla paylaşılmadığını, DİSK’in bu konuda açtığı davayı kazandığını, TÜİK itirazının Danıştay’dan dönmesine rağmen “bilgi karartmasına” devam ettiğini vurguluyor.
TÜİK hesapları neden önemli?
Davayı açıp kazanan DİSK buna rağmen şeffaflıktan uzak uygulamanın devamını son olarak 3 Mayıs’ya TÜİK önündeki basın açıklamasıyla protesto etmişti.Çalışanların ücret artışlarında da TÜİK verileri esas alınıyor. TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verileri, bağlantılı bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanlığının ekonomik krizden çıkış için Orta Vadeli Programı (OVP) ve Merkez Bankasının enflasyonla mücadelesinde de esas alınıyor. .Yazının tamamını bu bağlantıdan okuyabilirsiniz.