İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüştükten sonra mecliste grubu bulunan siyasi partilerle bir araya gelen DEM Parti heyeti, Edirne Cezaevinde tutuklu bulunan eski HDP eş-başkanı Selahattin Demirtaş’ı ziyaret etti.
DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, Van Milletvekili Pervin Buldan ve Ahmet Türk’ten oluşan heyet, 11 Ocak’ta Edirne’ye giderek Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevine geldi. Heyet burada Demirtaş ve Selçuk Mızraklı ile görüştü.
Yaklaşık 3 saat süren görüşmenin ardından bir açıklama yapan heyet üyeleri Demirtaş ve Mızraklı’nın yürütülen sürece tam destek verdiğini ifade etti.
Heyetin ziyaretinin ardından sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Demirtaş da sürece desteğini açıkladı.
Demirtaş’ı ziyaret: “Sürece destek tam”
Görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Buldan, “Ziyaretten çok büyük bir moralle ayrılıyoruz. Çünkü hem Sayın Demirtaş’ın hem Sayın Mızraklı’nın bu sürece dair yapmış olduğu değerlendirmeler oldukça açık ve net. Her koşulda ve her şartta bu sürecin arkasında olacaklarını ifade ettiler,” dedi.
Gazetecilere konuşan Sırrı Süreyya Önder de, “gelişmekte olan sürece katkılarının ve desteklerinin tam olduğunu size iletmemizi istediler,” dedi.
“Mümkün olan en geniş katılımı sağlamakla uğraşıyıoruz. İlk defa böyle geniş bir paydada buluştuk,” diyen Önder, 12 Ocak’ta Figen Yüksekdağ’ı ziyaret ettikten sonra Ankara’da bir açıklama yapacaklarını söyledi.
İmralı’daki ikinci görüşmenin tarihinin henüz belli olmadığını belirten Önder “çok fazla uzayacağını düşünmüyoruz” dedi.
Önder’in ardından söz alan Ahmet Türk de “Bizim çabamız barış içindir. Burada barışı sağlayarak Türkiye’de daha güçlü Türkiye’nin Orta Doğu’da demokrasi ihrac edecek bir noktaya gelmesini istiyoruz,” dedi.
Demirtaş: “tereddütsüz yanında olacağım”
Heyetin ziyaretinin ardından sosyal medya hesabından açıklama yapan Demirtaş “demokrasinin güçlenmesine dair atılacak her adımın tereddütsüz yanında olacağımı belirtiyorum,” dedi.
Demirtaş’ın açıklaması şöyle:
Değerli kardeşlerim,
“DEM Parti İmralı Heyeti”mizin ziyareti vesilesiyle herkese yürek dolusu selam, sevgilerimi iletiyorum. Büyük bir fedakarlık ve ciddiyetle çalışmalarını sürdüren heyetimize de teşekkürlerimi sunarken ayrıca kendilerine, partimiz DEM Parti’ye, özellikle İmralı Tecrit Adasında demokratik çözüm ve barış için büyük çaba sarf eden Sayın Abdullah Öcalan’a güven ve desteğimin tam olduğunu belirtmek istiyorum.
“Şeffaflık son derece önemli”
Bu dönemin en hassas konusu kamuoyu desteğidir. Bu nedenle şeffaflık son derece önemli ve gereklidir. Heyetimizin, şeffaflığın gereği olarak Meclis’teki siyasi partileri bilgilendirmesi, önümüzdeki günlerde de sivil toplum örgütlerini, siyasi ve toplumsal çevreleri bilgilendirecek olması değerlidir. Ayrıca barış dilinin tüm çevrelere hakim olması da önemlidir. Bu konularda konuşan herkes tehdit, şantaj, aşağılama dilinden ve provokatif söylemlerden uzak durmalı, yenme ve yenilme üzerinden boş ve anlamsız bir retorik oluşturmak yerine herkesin, hepimizin kazanacağı ortak bir gelecek üzerinde durmalıdır.“Çağrıyı yapacak olan da olası bir çağrının muhatabı da biz değiliz”
Her ne kadar sürece bir isim konulmasından ısrarla kaçınılıyor olunsa da bizim açımızdan bu süreç, “Demokratikleşme, Barış ve Kardeşlik” sürecidir. Bizler demokratik, barışçıl zeminde siyaset yapan aktörler olarak çatışmaların, şiddetin kalıcı şekilde son bulmasını arzuluyor, istiyor, destekliyoruz. Sayın Öcalan, koşulları oluştuğunda bu konuda bir inisiyatif alacaksa yanında olacağımızı belirtiyoruz. Olası bir çağrının tüm inisiyatifi elbette kendisindedir. Kendisinin de belirttiği gibi, böylesi bir çağrının hukuki, siyasi zeminini oluşturma sorumluluğu da iktidar ve parlamentodadır. Bizler, barış girişimlerine bu aşamada her türlü desteği sunarız. Ancak çağrıyı yapacak olan da olası bir çağrının muhatabı da biz değiliz. Siyasetçiler olarak bizim rolümüz ve misyonumuz, barış zeminini güçlendirmek, tarafları barış için cesaretlendirmek, teşvik etmek ve barışı kolaylaştırmaktır. Fakat bundan da öte temel sorumluluğumuz; demokrasi, özgürlükler, eşitlik, adalet ve temel insan hakları için barışçıl, sivil, siyasi mücadeleyi büyütmektir. Bu mücadelenin kanal ve imkânlarının şimdiden açılması gerekir ki barış zemini de güçlensin. Bu hususu da ilgililerin dikkatine sunmak isteriz.“Güven verici somut adımların hızlıca atılması gerekiyor”
Herkes şunu bilmeli ki, ortada bazı iyi niyetler ve bu iyi niyetlerle yürütülen hazırlıklar var. Ancak sürecin ete kemiğe bürünebilmesi için, güven verici somut adımların hızlıca atılması gerekiyor. Yıllardır bu topraklarda tarifi imkânsız acılara neden olan ve ülkenin bütün enerjisini tüketen çatışmaların ortadan kaldırılması, siyasal bir barışın sağlanması için her türlü desteği vermeye hazırız.Ancak siyasal barış, beraberinde toplumsal barış yani demokratikleşme, eşitlik, adalet ve özgürlükler mücadelesinin tüm kanallarını açacak şekilde yapılırsa kalıcı olur, herkesin ve ülkenin yararına olur. Bu şekilde, siyasal barışın toplumsal desteği de artar, halkın ekseriyetinin sahiplenmesiyle tüm provokasyonlar ve baltalama girişimleri de boşa çıkar.
Yine bu kritik ve tarihi dönemde, Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Özgür Özel ve diğer tüm parti liderlerine, barış için aldıkları ve alacakları inisiyatifler nedeniyle teşekkürlerimi sunuyor, desteğimi iletiyorum. Her türlü kişisel, partisel çıkarın ötesinde, demokrasinin güçlenmesine dair atılacak her adımın tereddütsüz yanında olacağımı belirtiyorum.
“Kürtlerin çoğunun yönü de yüzü de Türkiye’ye dönüktür”
Son olarak şunu da özellikle belirtmek istiyorum; Kürtlerin çoğunun yönü de yüzü de Türkiye’ye dönüktür. Barış ve güçlü bir demokrasi inşa edilebilirse bu süreçten hep birlikte kazanarak çıkacağımıza inanıyorum. Bunun için, Türkiye Cumhuriyeti devletinin de yönünü, yüzünü tüm Kürtlere çevirerek büyük ve onurlu barışın inşasını sağlayacağını umuyor, diliyorum.Heyetimize tekrar teşekkür ederken başarı dileklerimle birlikte, bir kez daha hepinize sıcak selam, sevgilerimi iletiyorum.”
Yüksekdağ ziyaretinin ardından açıklama gelecek
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Ekim ayında partisinin grup toplantısında bir çağrı yapmış, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın meclise gelerek örgütü feshettiğini açıklamasını istemişti. DEM Parti ile PKK lideri arasında da görüşmelerin başlaması çağrısı yapan Bahçeli’nin bu sözlerinin ardından başlayan süreç, yoğun bir görüşme trafiği ile sürüyor.
DEM Parti’de oluşturulan heyet 28 Aralık’ta Abdullah Öcalan ile görüşmesinin ardından mecliste grubu bulunan partileri ziyaret etmiş, görüşme ile ilgili detayları paylaşmıştı.
Heyet bu haftasonu tutuklu HDP eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ı ziyaret edeceklerini duyurmuştu. DEM Parti heyeti Kocaeli Kandıra Cezaevi’nde bulunan Yüksekdağ’ı yarın ziyaret edecek.