

AGİT Genel Sekreteri Sinirlioğlu, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile Moskova’daki basın toplantısında görülüyor. AGİT yıllar sonra, oy birliğiyle seçilen kıdemli Türk diplomatın Genel Sekreterliğinde yeniden Batı ile Rusya arasında köprü oluyor.
Son dönemde uluslararası görüşme trafiği arttı. Üst düzey zirveler, kritik ziyaretler, toplantılar yapıldı. Canlı yayınlar, basın açıklamaları izledik. Bunlar arasında bana iki fotoğraf dikkat çekici geldi: Türkiye açısından öne çıkarılabilecek özellikte.
Birinci fotoğraf, Kiev’de düzenlenen Zirve’ye ait. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’ye destek vermek amacıyla 24 Şubat 2025 tarihinde savaşın dördüncü yılına girildiği ve Ukrayna’nın kaderinin konuşulduğu bir zaman kesitinde, Batılı Devlet ve Hükümet Başkanları ile Avrupa Birliği’nin siyasi liderliğinin (AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ve AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen) Zelenski ile makamında buluşmalarının fotoğrafı. Bu fotoğraf ile Avrupa’nın Ukrayna’nın yanında yer aldığı, güçlü bir dayanışma içinde olduğu mesajı verilmişti.
Kiev’deki Zirve’nin katılımcılarının kimler olduğu ertesi günü uluslararası basında daha iyi görüldü: Zirve’de Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Genel Sekreteri de yer alıyordu.
İkinci fotoğraf ve önemi
İkinci fotoğraf ise, yazının manşetindeki, Ukrayna’nın Moskova’yı İHA’larla hedef aldığı gecenin hemen ertesi günü 11 Mart tarihinde bazı yerleşim alanlarında meydana gelen hasarı yerinde tespit için bulunan AGİT Genel Sekreteri’ne ait.
Bu bir AGİT Genel Sekreterinin dört yıl aradan sonra Moskova’ya yaptığı ilk seyahatti. Önce Kiev’e sonra Moskova’ya gidip devrede olması, “her tarafla görüşebiliyorum” mesajı veriyor, ayrı diplomatik önem taşıyordu.
AGİT Genel Sekreteri’nin Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Lavrov ile ikili görüşmesi bağlamındaki basın toplantısında verdiği mesajlar kayda değerdi. AGİT yıllardan sonra yeniden Rusya ile Batı arasında köprü işlevi görüyordu.
AGİT Genel Sekreteri Sinirlioğlu
AGİT Genel Sekreteri bir Türk diplomat. Değerli bir meslektaşım, arkadaşım Büyükelçi Feridun Sinirlioğlu. Geçtiğimiz Aralık ayında Malta’daki Bakanlar Konseyi’nde 57 ülke Dışişleri Bakanının oybirliğiyle aldıkları kararla Genel Sekreter seçildi.
Kısa süre önce de ülke ziyaretlerine başladı. Kiev ve Moskova ziyaretleri bu çerçevede gerçekleşti.
AGİT’te dört yılı aşkın Türkiye Cumhuriyeti’nin Daimi Temsilcisi olarak görev yaptım. 2016’dan 2021’e uzanan, Ukrayna-Rusya savaşına giden süreci Viyana’da yaşadım. Kırım’ın işgali sonrasında AGİT Ukrayna Gözlem Misyonunu yönetmek için Baş Gözlemci olarak Büyükelçi Ertuğrul Apakan seçilmişti. Görevini AGİT’in tüm üyelerinin büyük takdirini toplayarak tamamladıktan sonra yerine bir başka Türk diplomatı, Büyükelçi Halit Çevik seçildi. AGİT Ukrayna Gözlem Misyonu kapatılana değin o da herkesin takdirini toplayarak görevini yürüttü.
Trump – Putin görüşmesi ve farklı senaryolar
ABD Başkanı Trump ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin arasında telefon trafiği sürüyor. İki ülke liderinin 18 Mart günü yaptıkları uzun telefon görüşmesinin yankıları büyük.
Ateşkes çabalarının arttığı ve bazı Avrupa ülkelerinin ağırlığını ortaya koyma arayışında olduğu bir dönemde, AGİT’e önümüzdeki dönemde nasıl bir rol düşecek?
Tarafların üzerinde mutabık kalacağı anlaşmanın uygulanmasını gözlemleme görevini kim üstlenecek ya da daha sonra bir barışı koruma misyonu olabilecek mi? Geleceğin güvenlik mimarisi nasıl oluşacak? NATO Genel Sekreterinin rolü ve mesajları üzerinde durmakta yarar var.
NATO açısından sınamaları net biçimde görüyoruz. AGİT’te Genel Sekreterin konumu daha farklı. AGİT Dönem Başkanlığı bu yıl Finlandiya’da. AGİT Genel Sekreteri’nin Helsinki Nihai Senedi’nin 1975’te imzalanmasının Ellinci Yıldönümünde AGİT zeminin önemini korumak, AGİT’in yılların birikimiyle sahip olduğu araçların (toolbox), uzmanlığının ve deneyiminin göz ardı edilmemesi için yoğun çaba sarfettiği görülüyor. Bu çabaları aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası örgütlerde oynayabileceği etkin rolü ortaya koyuyor.
Helsinki Senedinden AGİT’e
AGİT’in öldüğü yönünde yorumlara rastlamak da mümkün. Aslında NATO dahil çok taraflı örgütlerin geneli açısından bu tür saptamalar yapılabiliyor. Beyin ölümü, felç… Ne isterseniz var; teşhisler pek parlak değil.
Ama uluslararası ve bölgesel örgütlerin dayanıklılığı (resilience) biliniyor. Önemli olan doğru zamanda yeniden dirilme cesaretini göstermek…
Helsinki’de 1 Ağustos 1975’te yapılan imza töreninde Sovyet lideri Brejnev’in yanında Başbakan Demirel oturuyordu.
Rus resmi Rossiya-24 televizyon kanalının 1975 Helsinki Zirvesi ile ilgili hazırladığı belgesel filmde Rus sunucu o anı “SSCB Komünist Partisi Genel Sekreteri (Ülke Başkanı) Leonid Brejnev, tarihi senedi imzaladıktan sonra yanında oturan Türkiye liderine (Demirel) uzatıyor” sözleriyle anlatıyordu.
Ateşkes, kalıcı barış, eski ve yeni uluslararası zeminler, hangileri tarihte kalacak, hangileri yaşamlarını sürdürecek, uluslararası sistem nasıl gelişecek, sınamalar nasıl karşılanacak… herkes merakla bekliyor.
Helsinki’de bu yıl AGİT nasıl bir fotoğraf verecek?
Yaklaşan Antalya Diplomasi Forumu
2022 Nisan ayında düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu’nda (ADF) Türk Diplomasisi Rusya ve Ukrayna Dışişleri Bakanlarını biraraya getirmişti. Dördüncüsü bu yıl “Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek” temasıyla 11-13 Nisan’da gerçekleşecek olan ADF, önemli buluşmaların, barış zemininde girişimlerin yer aldığı platformlardan biri oldu.
Her yönüyle böylesi zorlu bir zaman kesitinde, Münih Güvenlik Konferansı’ndan sonra, Antalya Diplomasi Forumu da muhtemelen hatırlarda kalacaktır. Verilecek mesajlar, gerçekleşecek buluşmalar, başlatılacak ya da daha ileri aşamalara taşınabilecek diplomatik çabalar umarım uluslararası ortam bakımından daha iyi bir geleceğe kapı aralar.