Ekonomik sorunların toplumda yol açtığı rahatsızlık muhalefet partilerini harekete geçirdi. Muhalefet bir yandan erken seçim çağrısı yaparken, diğer yandan saha çalışmalarını hızlandırdı. Hafta sonu Denizli’de gövde gösterisi yapan İYİ Parti lideri Meral Akşener “İktidar işini yapmıyorsa o sandık gelir” dedi.
“Türkiye bugün çok derin bir krizle karşı karşıya” diye konuşan Akşener şöyle devam etii: “Şimdi ben de size soruyorum: bu iktidar şu anda millete gidebiliyor mu? Yüzleri var mı? Esnafın arasına çıkabiliyorlar mı? Halkın arasına, tarım köylüsünün arasına gelebiliyorlar mı? Çarşıda pazarda gezebiliyorlar mı? Gençlerin karşısına çıkabiliyorlar mı? Öyleyse tek çözüm var: Seçim Seçim Seçim!” Akşener, Halk TV’ye Ocak ayından itibaren mitingleri hızlandıracaklarını da söyledi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Ankara’da eşiyle alışverişe gittiği semt pazarında esnafla ekonomik sorunları konuştu ve “gıda sorunlarını da çözeceğini” söyledi. Kılıçdaoğlu bir gün önce de market zincirlerine çağrıda bulunup on temel gıda maddesinin fiyatına olabildiğince zam yapmamalarını istemişti.
Cumhur İttifakı müttefik mi arıyor?
İktidarın Cumhur İttifakı ise erken seçime sıcak bakmıyor. AK Parti yetkilileri seçimin planlandığı üzere Haziran 2023’de yapılacağını söylüyor, o vakte kadar da ekonomiyi topalrayarak toplumdaki memnuniyetsizliği aşabileceklerine inanıyor.
Ancak son araştırmalar iktidar ittifakının oylarının düşüşte olduğunu, muhalefetin ise bir yükseliş yakaladığını gösteriyor.
İngiltere’de serbest gazetecilik yapan James Deventry, her ay kamuya açık araştırmaların sonuçlarından derlediği “anketlerin anketinde” Ekim ayında AK Parti’nin oylarının yüzde 30, CHP’nin yüzde 26, İYİ Parti’nin yüzde 14, HDP’nin yüzde 10, MHP’nin ise yüzde 8 düzeyinde göründüğünü yazdı.
Bu oy düşüşleri, iktidar partisinin hareketlenmesine yol açıyor. MHP yüzde 50 artı 1 uygulamasının devam etmesi yönünde ısrarlı. MHP lideri Devlet Bahçeli, bu ölçünün başkanlık sisteminin temeli olduğu görüşünde.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partiyi Cumhur İttifakına davet ettiğini ancak kendisinin reddettiği söyledi. Sözcü’den Ruhat Mengi’ye konuşan Karamollaoğlu, “Denetlenmeyen bir başkanlık sistemine” destek vermelerinin mümkün olmadığı yanıtını verdiğini söyledi.
Altı-parti görüşmeleri ve sol partiler
Saadet Parti’sinin başkanlık sistemi ile ilgili eleştirisini yeni kurulan ve muhalefete ortak olan partiler de paylaşıyor.
Örneğin partisinin Sivas Kongresinde konuşan DEVA Partisi lideri Ali Babacan, ittifak tartışmalarının Türkiye’ye zarar verdiğini ifade ederek, “İttifak veya koalisyon şu anda bunların hiçbirisi bizim gündemimizde değil. Biz hiçbir ittifakın içinde değiliz. Bizim şu an hiçbir ittifakta olma gibi bir durumumuz yok ama seçim günü yaklaşırken bütün alternatiflere bakacağız,” dedi.
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ise 18 Kasım’da yaptığı konuşmada Erdoğan’ı sert bir dille eleştirerek, erken seçim çağrısına katıldığını açıkladı. Demokrat Parti’nin da katılımıyla düzenli olarak görüşen bu altı parti geçenlerde, seçimi muhalefet kazanırsa güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş Anayasa taslağı üzerinde anlaştıklarını açıklamıştı.
Bir yandan da siyasetin solunda yer alan partiler için ise siyasette üçüncü bir ittifak kurulabileceği tartışması açıldı. HDP, TİP gibi partilerin milletvekili seçimlerde ortak davranma ancak Erdoğan’a karşı mufalefet blokunun adayını desteklemeyi tartıştıkları bildiriliyor.