Yetkin Report

  • English
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Hafıza Kartı
  • Hayat
  • Yazarlar
  • Arşiv
  • İletişim

Abdülhamid: yazdım diye MİT sitesinden çıkarabilirler ama

Yazar: Murat Yetkin / 29 Temmuz 2020, Çarşamba / Oda: Siyaset
Erdoğan’ın örnek gösterdiği Abdülhamid döneminde inanılmaz toprak kayıpları olmuş, istihbarat teşkilatını da kendisi için kurmuştu. Fotoğrafta MİT Başkanı Fidan, Cumhurbaşkanına Maslak Karargâhının maketini sunarken görülüyor. (Foto: Cumhurbaşkanlığı)

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 26 Temmuz’da Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) Maslak’taki yeni binasının açılışında sarf ettiği bir cümle aslında yenir yutulur cinsten olmayan bir tarih çarpıtması. Cumhurbaşkanı konuşmasında ne Türkiye’deki ilk merkezi dış istihbarat yapılanmasını kuran, İstiklâl Savaşı önderi Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ten, ne de MİT’in öncülü olan Milli Emniyet Hizmetini (MAH) örgütleyen Mareşal Fevzi Çakmak’tan söz etti. Söz ettiği tek örnek Sultan İkinci Abdülhamid oldu.
Erdoğan’a göre, “Merhum Abdülhamid Han’ın güçlü istihbarat ağı ve diplomatik dehası sayesinde ülkeyi pek çok badireden tek kurşun atmadan kurtardığı da tarih kitaplarında uzun uzun anlatılır.”
O kitap hangisiyse ben de okumak isterim. Çünkü tarih kitapları Abdülhamid’in 33 yıllık iktidarı boyunca, Atatürk ve İstiklâl Savaşı kahramanları sayesinde elde tutulabilen bugünkü Türkiye topraklarının iki katı kadar, 1,5 milyon kilometreden fazla toprak kaybedildiğini yazar.
Erdoğan’ın Güvenlik ve Dış Politikalar Baş Danışmanı ve sözcüsü İbrahim Kalın bu konuları gayet iyi bilir, bu konuşma metinlerini artık Kalın’ın görmediğini düşünmeye başlayacağım.

Kıbrıs, Girit, Kars, Ardahan, Plevne

Çünkü tarih kitapları, örneğin bugün hâlâ uğraştığımız en önemli dış politika sorunu olan Kıbrıs’ın Abdülhamid tarafından İngiliz Krallığına tek kurşun atılmadan bırakıldığını yazar. 93 Harbi olarak bilinen 1877-78 Rus savaşının sonunda Ayastefanos, yani bugünkü Yeşilköy’e kadar gelen Rus ordularının Payitaht’a girmemesini, geri dönmesini savaş açma tehdidiyle sağlayan İngiltere’ye adeta teslim komisyonu gibi verilmişti. Ermeni milliyetçiliği teslim anlaşmasında Osmanlı topraklarındaki bütün Ortodoksların koruyuculuğu Abdülhamid tarafından Rusya’ya verildikten sonra alevlenmişti. 93 Harbi ile sadece Balkanlar, merhum dedemin memleketi Razgrad, Plevne, Üsküp kaybedilmekle kalmamıştı. Doğu’da Kars, Ardahan, Batum, Artvin, Doğu Beyazıt, Eleşkirt Ruslara bırakılmış, üstüne tazminat ödenmişti.
Ermeni sorununun ve Kürt sorununun bugüne dek uzayan sancılarında Abdülhamid’in “dış düşmandan” çok “iç düşmanı” hedef alan saplantıları ve Hamidiye Alaylarının acımasızlığının payı vardı. Doğu Akdeniz’in bir başka incisi Girit de Abdülhamid zamanında kaybedilmişti.
Filistin’de Yahudi yerleşimlerine Erdoğan’ın diplomasi dehası gördüğü Abdülhamid döneminde izin verilmişti. İleride İsrail’in başkenti ilan edilecek Tel Aviv şehri Abdülhamid döneminde başlamış bir toplu konut projesiydi.

Gelelim istihbarat dehası olmasına

Şimdi ben bunu yazdım diye MİT’in sitesinden kaldırabilirler ama, gelin Cumhurbaşkanımızın hayran olduğu Abdülhamid istihbaratçılığını, MİT’in kendi tarihçesinden okuyalım:
• “II. Abdülhamid ve Yıldız İstihbarat Teşkilatı: XIX. Yüzyılın sonuna doğru devlet istihbaratı geliştirilmiş, ancak özel çıkarlara hizmet veren bir araç haline getirilmiştir. O hâtıratında, “Yabancı devletler kendi emellerine hizmet edecek kimseleri vezir ve sadrazam mertebesine kadar çıkarabilmişlerse, devlet emniyet içinde olamazdı. Doğrudan doğruya şahsıma bağlı bir İstihbarat teşkilatı kurmaya bu düşünce ile karar verdim. İç düşmanlarımın Jurnalcilik dedikleri teşkilat budur” ifadeleri ile bu teşkilata neden ihtiyaç duyduğunu belirtmektedir. II. Abdülhamid’in teşkilat kadrosundan beklediği diğer bir husus, kendi tahtına yönelik komploları ortaya çıkarmaktı.”
Dedim ya, şimdi ben bunu yazdım diye, MİT’in kendi tarihçesi bir hışımla kendi sitesinden kazınabilir. Ama doğrusu budur: Abdülhamid’in kurduğu MİT’in deyişiyle “Yıldız İstihbarat Teşkilatı”, millî değil, “şahsi” bir istihbarat örgütüydü. Onu deviren İttihatçıların kurduğu Teşkilat-ı Mahsusa ideolojik bir teşkilattı. Türkiye’de ilk millî istihbarat örgütünü kuran lider Erdoğan’ın anmaya bile gerek duymadığı Atatürk olmuştu.
İnsan hayret ediyor, değil mi?

Yeni yazılardan haberdar olun! Lütfen aboneliğinizi güncelleyin.

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun.

Aboneliğinizi onaylamak için gelen veya istenmeyen posta kutunuzu kontrol edin.

Etiketler: Abdülhamid, Atatürk, Girit, istihbarat, Kıbrıs, MİT

OKUMAYA DEVAM EDİN

Cumhurbaşkanına göre yönettiği ülkenin yarısı terörist
Haydi aydın gençler, Dışişleri sınavına, diplomat olmaya
Sezen, Sedef, Gülşen: salt gündem saptırma olmaktan çıktı
  • Toplum Terörsüz Türkiye sürecinden habersiz: Araştırma12 Mayıs 2025
  • PKK kendini fesih ve silahlı mücadeleye son kararı açıkladı12 Mayıs 2025
  • Özel: Silah bırakılmasını bekliyoruz. Erdoğan: Müjdeleri alacaksınız10 Mayıs 2025
  • Yasakla koruyup baskıyla şekillendirerek yönetmeye çalışmak10 Mayıs 2025
  • Kürt sorununa PKK’nın silahsızlandırılması yoluyla çözüm kapısındayız9 Mayıs 2025
  • Avrupa Birliği ile Türkiye’nin yeni ilişki dinamiği: güvenlik9 Mayıs 2025
  • 9 Mayıs Avrupa Günü mü, Zafer Günü mü?9 Mayıs 2025
  • Özel “Hürriyet kavgası” dedi. İmamoğlu’na yasak, Yavaş’tan cevap geldi8 Mayıs 2025
  • Merz dönemi sancılı başladı: Almanya modeli sarsılıyor7 Mayıs 2025
  • Erdoğan-Bahçeli: dört ay sonra yarım saat. İmamoğlu, PKK, ABD7 Mayıs 2025
Haberler arşivinde arama yapın...

Siyaset

Ekonomi

Hafıza Kartı

Hayat

Arşiv

English

Hakkımızda

Künye

Yazarlar

Yardım

Reklam & İşbirliği

Bize Ulaşın

tbtcreative.com | UFKZDN © 2024 yetkinreport.com

Kurumsal Bilgiler     ·      Yardım     ·      Kullanıcı Sözleşmesi     ·      Yasal Çekince

TOP